Casiye suresi 8. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿يَسْمَعُ اٰيَاتِ اللّٰهِ تُتْلٰى عَلَيْهِ ثُمَّ يُصِرُّ مُسْتَكْبِرًا كَاَنْ لَمْ يَسْمَعْهَاۚ فَبَشِّرْهُ بِعَذَابٍ اَل۪يمٍ ﴾ [الجاثية: 8]
ayet arapça & türkçe okunuşuYesme’u âyâti(A)llâhi tutlâ ‘aleyhi śümme yusirru mustekbiran ke-en lem yesma’hâ(s) fe-beşşirhu bi’ażâbin elîm(in) [Casiye: 8]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Kendine okunan Allah'ın ayetlerini dinleyip, sonra, onları hiç duymamış gibi büyüklük taslamakta direnen, yalancı ve günahkar kişinin vay haline! Ona can yakıcı bir azap müjdele. [Casiye: 8]
Casiye Suresi 8. ayet tefsiri
Allah’ın iki türlü âyeti vardır.
› Kavlî âyetleri,
› Kevnî âyetleri.
Kur’ân-ı Kerîm O’nun kavlî âyetlerini ihtivâ eder. Kâinat ise kevnî âyetlerinin toplamıdır. Bu âyetler arasında tam bir uygunluk vardır; hep birbirini tasdik ve tefsir ederler. Bu sebepledir ki Kur’an söz kalıplarına büründürülmüş kâinat, kâinata da fiile tatbik edilmiş Kur’an’dır. İster kavlî, ister kevnî olsun Allah’ın âyetleri karşısında insanlar üç gruptur:
Birincisi; iman nimetine erişip bu âyetlere teslim olanlar, onlardan gereken ders ve ibreti çıkaranlar.
İkincisi; Allah’ın ayetlerini açık bir kalple dinleyip, onlar üzerinde tefekkür ettikleri halde henüz iman nimetine erişemeyen ve kalbi mutmain olmayanlar. Bu insanların kalpleri temiz olduğu için, âyetleri dinledikçe ve gördükçe, inanıp kalplerinin mutmain olması mümkündür.
Üçüncüsü; önceden iman etmemeye karar vermiş, kalbi kapalı kimseler. Böyle kimselerin şu sebeplerle iman etmeyecekleri beyân edilir:
› Onlar yalancıdırlar, iftiracıdırlar, işleri hep gerçekleri ters yüz etmek olup doğruluğa ve gerçeğe yanaşmak istemezler.
› Günaha dalmışlardır; işleri güçleri kötülükle meşgul olmaktır. Kendilerini kötü amellerinden alıkoyacak diye hiçbir yüksek ahlâki kaide kabul etmezler.
› Kibirlidirler ve kendilerini beğenmişlerdir. Her şeyi kendilerinin bildiğini zannettikleri için, Allah’ın âyetleri onlara okunduğunda üzerlerinde hiç düşünmezler. Bu yüzden âyetleri dinleyip dinlememeleri arasında bir fark yoktur.
› Allah’ın âyetleriyle alay ederler. Mesela Kur’an’ın bir âyetini işittiklerinde, onda bir yanlış taraf ararlar ve ayeti siyak ve sibakından çıkararak yorumlarlar ve onu alay konusu yaparlar.
Bunlar dünyada alçaltıcı, onur kırıcı bir cezaya çarptırılacaklardır. Öte dünyada ise en şiddetli bir azaba uğrayacaklardır.
Halbuki bu inkârcı gâfiller, Allah Teâlâ’nın nasıl sonsuz merhametli bir Rab olduğunu bir tanıyabilseler, içinde bulundukları karanlık küfür bataklığından kurtulup imanın aydınlık dünyasına doğabilirler:
Ömer Çelik Tefsiri
Casiye suresi 8 ayeti anlamı - okunuşu
Böylesi, kendisine okunan Allah’ın âyetlerini işitir de, sonra kibrine yediremeyip büyüklük taslayarak, sanki onları hiç işitmemiş gibi, küstahça inkârında direnir. Onu gâyet acı bir azapla müjdele!
Mokhtasar tefsiri
Bu kâfir, Kur`an`da Yüce Allah`ın ayetlerinin kendisine okunduğunu işitir de sonra kendi nefsinde hakka karşı büyüklük taslayarak sanki kendisine o okunan ayetleri duymamış gibi direnir. Ey Resul! O kimseye ahiretinde onun için kötü olacak şeyleri haber ver. O, kendisini bekleyen acı verici azabın ta kendisidir.
Ali Fikri Yavuz
Yüzüne karşı Allah’ın ayetleri okunurken işitir de, sonra kibrinden bunları hiç işitmemiş gibi (küfrü üzerinde) ısrar eder. İşte (Ey Rasûlüm) onu, acıklı bir azab ile müjdele
İngilizce - Sahih International
Who hears the verses of Allah recited to him, then persists arrogantly as if he had not heard them. So give him tidings of a painful punishment.
Casiye suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Ona okununca Allah'ın ayetlerini dinler de sonra gene hiç duymamış gibi ululanıp ısrar eder; artık müjdele onu elemli bir azapla.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
O, Allahın ayələrini özünə oxunduğunu eşidir, sonra guya onları eşitmirmiş kimi (Allahın əmrinə qarşı) təkəbbür göstərərək (küfründə) israr edib durur. (Ya Peyğəmbər!) Beləsinə şiddətli bir əzabla müjdə ver!
Kuran Araştırmaları Vakfı
O, Allah'ın kendisine okunan ayetlerini işitir de sonra büyüklük taslayarak sanki hiç onları duymamış gibi (küfründe) direnir. İşte onu acı bir azap ile müjdele!
Casiye suresi (Al-Jaathiyah) 8 ayeti arapça okunuşu
﴿يَسْمَعُ آيَاتِ اللَّهِ تُتْلَىٰ عَلَيْهِ ثُمَّ يُصِرُّ مُسْتَكْبِرًا كَأَن لَّمْ يَسْمَعْهَا ۖ فَبَشِّرْهُ بِعَذَابٍ أَلِيمٍ﴾
[ الجاثية: 8]
يسمع آيات الله تتلى عليه ثم يصر مستكبرا كأن لم يسمعها فبشره بعذاب أليم
سورة: الجاثية - آية: ( 8 ) - جزء: ( 25 ) - صفحة: ( 499 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Doğrusu bu hükümler ilk sahifelerde, İbrahim ve Musa'nın sahifelerinde de vardır.
- "Ben seni seçtim; artık vahyolunanları dinle."
- Ama hak kendilerinden tarafa ise, itaatle koşa koşa gelirler.
- And olsun ki o, Cebrail'i sınırın sonunda başka bir inişinde de görmüştür.
- Bunun üzerine onu ve ailesini kurtardık, yalnız karısının geride kalanlardan olmasını gerekli bulduk.
- İbrahim'in ikram edilmiş konuklarının haberi sana geldi mi?
- İşte böyle; Allah'ın düşmanlarının cezası ateştir. Ayetlerimizi bile bile inkar etmeleri karşılığı orası onların temelli
- Zira; o, bir daha dirilip dönmeyeceğini sanmıştı.
- Fitne kalmayıp, yalnız Allah'ın dini ortada kalana kadar onlarla savaşın. Eğer vazgeçerlerse sataşmayın. Zulmedenlerden başkasına
- De ki: "İster Allah deyin, ister Rahman deyin, hangisini derseniz deyin, en güzel isimler O'nundur."
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Casiye indirin:
Casiye Suresi mp3 : Casiye suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler