Hud suresi 96. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Hud suresi 96 ayeti okunuşu - Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Hud suresi - Hud aya 96 (Hud).
  
   

﴿وَلَقَدْ اَرْسَلْنَا مُوسٰى بِاٰيَاتِنَا وَسُلْطَانٍ مُب۪ينٍۙ ﴾ [هود: 96]

ayet arapça & türkçe okunuşu

Velekad erselnâ mûsâ bi-âyâtinâ vesultânin mubîn(in) [Hud: 96]


Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet

And olsun ki Musa'yı Firavun ve erkanına mucizelerimizle, apaçık bir delil ile gönderdik. Firavun'un buyruğuna uydular, oysa Firavun'un buyurduğu sağduyuya uygun değildi. [Hud: 96]


Hud Suresi 96. ayet tefsiri

Allah Teâlâ Hz. Mûsâ’yı Tevrat’ın âyetleriyle; asâ, beyaz el, tufan, çekirge, haşerât, kan ve benzeri mûcizelerle ( bk. A‘râf  7/133; İsrâ 17/101 ) ve Firavun karşısında apaçık bir gâlibiyet ve üstünlükle ( bk. Kasas 28/35 ) gönderdiği halde Firavun’un kavmi Hz. Mûsâ’ya değil, Firavun’un idaresine tâbi oldular. Halbuki Firavun’un idaresi hiç de doğru ve âdil değildi. Onun emirleri, talepleri, kararları, hükümet işlerini yürütüş şekli sonu hayra çıkacak ve hayra götürecek isabetli bir emir ve karar değildi. Bütün işi, azgınlık ve sapkınlık idi. Halkına “ Sizin en yüce Rabbiniz benim! ” ( Naziât 79/24 ) diyor ve kendinden üstün bir rabbin varlığını kabul etmiyordu. ( bk. Kasas 28/38 ) Bu sebeple verdiği emirlerin, Allah’ın emrine uygun olup olmadığını hiç düşünmüyor, yalnızca kendi arzu ve isteklerine göre emir veriyor, verdiği her emrin en doğru emir olduğunu zannediyordu. İşte bunlara “ Firavun emri ” denmekte ve Firavun ile aynı özellikleri taşıyan bütün idareler ve idareciler de bu ifadenin kapsamına girmektedir. Allah’ın buyruklarına uygunluğu dikkate alınmadan verilen emirlerin ise doğru olmayacağı âşikârdır.

İşte bu Firavun, dünyada kavminin önüne düşerek, hayra götürmeyen yanlış kararlarıyla onları Hz. Mûsâ’nın peşinde Kızıldeniz’de kendisiyle beraber boğduğu gibi ( bk. Tâhâ 20/78-79 ), kıyamet günü de onların önüne geçecek, yangınlarını dindirip ciğerlerini serinletecek su yerine, tıpkı bir davar sürüsünün suya götürülmesi gibi, onları yakıp kavuracak cehennem ateşine götürecektir. Nitekim bir âyet-i kerîmede: Kıyâmet gününde her insan topluluğunu önderleriyle birlikte çağıracağız ” ( İsrâ 17/71 ) buyrulur. İşte Firavun emrinin âkıbeti böyle ciğer yakan hazin bir âkıbet, ona uyanlar da böyle bedbaht kimseler olacaktır. Firavun ve ona uyanlar, sonradan da aynı yolu takip edenler hem dünyada hem de âhirette lânete uğratılacaklar, Allah’ın rahmetinden uzak kalacaklardır. Dünyada kendilerinden sonra gelen ümmetler onları lânetleyecekleri gibi, kıyamet günü de bütün mahşer halkı onları lânetleyecektir. Nereye giderlerse gitsinler lânet peşlerini bırakmayacaktır. Onlar dünyada Firavun emrinin peşinden koştukları gibi, yaptıklarına tam bir karşılık olarak lânet de onların peşinden hiç ayrılmayacaktır.

Anlatılan bu ibret dolu kıssalardan çıkarılacak sonuçlara gelince:


Ömer Çelik Tefsiri
Hud suresi Diyanet

Hud'den 96 Ayeti'ni dinle


Hud suresi 96 ayeti anlamı - okunuşu

Elbette biz Mûsâ’yı da mûcizelerimizle ve apaçık bir delille gönderdik;


Mokhtasar tefsiri

Musa -aleyhisselam-`ı Allah`ın birliğine delalet eden mucizeler ve onun getirdiği şeyin doğruluğuna delalet eden apaçık deliller ile gönderdik.


Ali Fikri Yavuz

Şânım hakkı için, biz Mûsa’yı da Firavuna ve kavminin ileri gelenlerine mûcizelerimizle ve apaçık Asâ hüccetimizle gönderdik de, onlar, Firavun’un emrine uydular. Firavun’un emri ise hak değildi (sapıklıktı)


İngilizce - Sahih International


And We did certainly send Moses with Our signs and a clear authority

Hud suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


Andolsun ki biz Musa'yı, delillerimizle ve apaçık bir burhanla göndermiştik


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


Biz Musanı da mö’cüzələrimizlə və açıq-aşkar bir (dəlillə) peyğəmbər göndərdik -


Kuran Araştırmaları Vakfı


Andolsun ki Musa'yı da mucizelerimizle ve apaçık bir delille gönderdik.

Hud suresi (Hud) 96 ayeti arapça okunuşu

﴿وَلَقَدْ أَرْسَلْنَا مُوسَىٰ بِآيَاتِنَا وَسُلْطَانٍ مُّبِينٍ﴾
[ هود: 96]

ve lekad erselna musa biayatina vesültanim mübin

ولقد أرسلنا موسى بآياتنا وسلطان مبين

سورة: هود - آية: ( 96 )  - جزء: ( 12 )  -  صفحة: ( 232 )


English Türkçe Indonesia
Русский Français فارسی
تفسير انجليزي اعراب

Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler


    türkçe Kuran sureleri :

    Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
    Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
    Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
    Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
    As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
    fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
    Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
    Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
    İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

    En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Hud indirin:

    Hud Suresi mp3 : Hud suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
    Hud Suresi Ahmed El Agamy
    Ahmed Al Ajmy
    Hud Suresi Bandar Balila
    Bandar Balila
    Hud Suresi Khalid Al Jalil
    Khalid Al Jalil
    Hud Suresi Saad Al Ghamdi
    Saad Al Ghamdi
    Hud Suresi Saud Al Shuraim
    Saud Al Shuraim
    Hud Suresi Abdul Basit Abdul Samad
    Abdul Basit
    Hud Suresi Ammar Al-Mulla
    Ammar Al-Mulla
    Hud Suresi Abdullah Basfar
    Abdullah Basfar
    Hud Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
    Abdullah Al Juhani
    Hud Suresi Fares Abbad
    Fares Abbad
    Hud Suresi Maher Al Muaiqly
    Maher Al Muaiqly
    Hud Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
    Al Minshawi
    Hud Suresi Al Hosary
    Al Hosary
    Hud Suresi Al-afasi
    Mishari Al-afasi
    Hud Suresi Yasser Al Dosari
    Yasser Al Dosari


    Wednesday, June 25, 2025

    Bizim için dua et, teşekkürler