Ala suresi 12. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿اَلَّذ۪ي يَصْلَى النَّارَ الْكُبْرٰىۚ ﴾ [الأعلى: 12]
ayet arapça & türkçe okunuşuElleżî yaslâ-nnâra-lkubrâ [Ala: 12]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
O, en büyük ateşe yaslanacaktır. [Ala: 12]
Ala Suresi 12. ayet tefsiri
Allah Resûlü ( s.a.s. ), doğru yola gelmelerini sağlamak üzere kendisini parçalarcasına insanlara tebliğde bulunurdu. Fakat âlemlere rahmet olan Efendimizin bu gayreti bir kısım kişilerin ancak küfür, inat ve ısrarlarının artmasına sebep olurdu. Bu bakımdan ayette Allah Resûlü’ne ve onun izinden gidecek olanlara sadece az veya çok faydalanacağını umdukları kimselere öğütte bulunmaları; fayda verse de vermese de öğüde devam etmeleri, ancak aslandan kaçan yabani merkepler gibi inat ve azgınlıkla Hak’tan kaçan kimselerin ardından koşarak da kendilerini helak edercesine yorulmamaları tavsiye edilmektedir.
Esasen İslâmî tebliğ ve hatırlatma herkese şamildir; umûmîdir. Peygamberin de vazifesi sadece tebliğdir; gerçekleri açık ve anlaşılır bir şekilde kulaklara duyurmaktır. Bundan istifade edecek olanlar özel kimselerdir. Bu ise neticede belli olacaktır. İlâhî irşat, ikaz ve nasihatlerden ancak kalbinde derin bir Allah korkusu taşıyan, O’na son derece saygılı olan ve huzurunda boyun bükenler istifade edeceklerdir. الخشية ( haşyet ) kalbin ürpermesidir. Allah’a olan sevgi ve saygısını yitirmekten korkması ve titremesidir. Yüce Rabbinin sevgisini ve rızâsını kazanacağı yollarda yürümesi; ondan mahrum bırakacak sapık yolları terketmesidir. İşte ilâhî öğüt ve hatırlatmaları dinleyecek, nasihat alacak, düşünüp istifade edecek olanlar, böyle gönülden Allah zü’l-celâle saygılı kimselerdir.
Diğer taraftan, ilâhî rahmetten ümidini kesip akıbetlerini karartmak suretiyle en bedbaht olanlar, bu hatırlatmalardan ve öğütlerden uzak duracak; kabule ve inkıyada yaklaşmayacaklardır. اَلْاَشْقٰى ( eşkâ ), Allah ve Resûlullah düşmanlığında ileri giden azılı kâfirlerdir. Dilimizde dağlarda, sahralarda insanların yolunu kesen, kendilerini öldürüp mallarını talan eden kimselere “ eşkıya ” denilir. Ayette bahsedilen bunların en kötüsüdür. Çünkü bu yapıda ve karakterdeki kimseler, Allah’ın mülkünde O’na başkaldırıp hâkimiyet taslamakta; ferdî ve içtimâî hayata Yüce Yaratıcı’nın müdahalesini engellemekte ve onun hükmünü tanımamaktadırlar. Bunlar adeta Allah Teâlâ’ya: “ Bu dünya benimdir; burada ne senin, ne kitabının ne de Peygamberinin sözü geçer. Burada sözü ve hükmü geçerli olacak sadece benim ” diyen kimselerdir. Bu gibilere öğüt verip Cenâb-ı Mevlâ’yı hatırlattığın zaman duymazlıktan gelir, yüzlerini çevirirler. Bununla kalmaz, fırsat bulunca Allah’a karşı savaş ilan ederler. İşte ilâhî ikazlara kulak tıkayıp öğüt almaktan yüz çeviren o tînetteki kişiler âhirette en büyük ateşe, ebedî olan cehennem ateşine yaslanacaklardır. Allah’ın yakıcı, kavurucu azabına düçar kalacaklardır. Hiç kimseden ne bir yardım ne de bir fayda göreceklerdir. Sonra orada ne ölecek ne de hayat bulacaklardır. Onlara asla bir daha ölüm gelmeyecek. Azabdan da kurtulamayacaklar. Dünyada olduğu gibi güzel bir şey göremeyecek ve tadamayacaklar. Bundan daha büyük bir bedbahtlık düşünülemez. İlâhî hikmetlere, öğüt ve nasihatlara sırt çevirenlerin feci akıbeti işte budur. Böyle bir ceza ölene kadar iman etmeyen, küfür ve şirk üzere ölen kimseler içindir. Halbuki insan için dünyada tevbe edip temizlenme kapısı devamlı açıktır:
Ömer Çelik Tefsiri
Ala suresi 12 ayeti anlamı - okunuşu
Ama o bedbaht, sonunda yanıp kavrulmak üzere en büyük ateşe girecektir.
Mokhtasar tefsiri
Ahirette büyük bir ateşe girerek sonsuza kadar onun sıcaklığının ızdırabını ve acısını çeker.
Ali Fikri Yavuz
Ki o, en büyük ateşe girecek
İngilizce - Sahih International
[He] who will [enter and] burn in the greatest Fire,
Ala suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Öyle bahtsız ki o, pek büyük ataşe atılır, yanar.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(O bədbəxt ki) ən böyük oda (cəhənnəm oduna) girəcəkdir.
Kuran Araştırmaları Vakfı
O ki, en büyük ateşe girecektir.
Ala suresi (Al-Ala) 12 ayeti arapça okunuşu
﴿الَّذِي يَصْلَى النَّارَ الْكُبْرَىٰ﴾
[ الأعلى: 12]
English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Öyleyken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlarsınız?
- And olsun ki, onları hoşnut olacakları bir yere koyar. Şüphesiz Allah bilendir, Halim'dir.
- Onun altından bir ses kendisine şöyle seslendi: "Sakın üzülme, Rabbin içinde bulunanı şerefli kılmıştır. Hurma
- İbrahim şöyle cevap verdi: "Sana selam olsun. Senin için Rabbim'den mağfiret dileyeceğim, çünkü O, bana
- O gün kim azabdan alıkonursa, şüphesiz o kimse rahmete erişmiştir. Bu, apaçık bir kurtuluştur.
- Ayetlerimizi inkar edenler, işte onlar amel defterleri sollarından verilenlerdir.
- Onlar, sarfettikleri zaman ne israf ederler ne de cimrilik, ikisi arasında orta bir yol tutarlar.
- "Rabbimin bana verdikleri sizinkinden daha iyidir. Bana gücünüzle yardım edin de sizinle onların arasına sağlam
- Ey inananlar! Benim de düşmanım, sizin de düşmanınız olanları dost edinmeyin. Onlar, size gelen gerçeği
- Allah: "Ey Musa! İstediğin sana verildi" dedi, "Zaten sana başka bir defa da iyilikte bulunmuş
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Ala indirin:
Ala Suresi mp3 : Ala suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler