Saffat suresi 18. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿قُلْ نَعَمْ وَاَنْتُمْ دَاخِرُونَۚ ﴾ [الصافات: 18]
ayet arapça & türkçe okunuşuKul ne’am ve entum dâḣirûn(e) [Saffat: 18]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
De ki: "Evet hem de zelil ve hakir olarak." [Saffat: 18]
Saffat Suresi 18. ayet tefsiri
Göklerin, yerin, bunlardaki büyük ve komplex varlıkların yaratılması, elbette insanın yaratılışına göre daha büyük bir kuvvet ve kudreti gerektirir. Yani insanın yaratılışı bunlar karşısında daha basit kalır. Gerçi insanı da yapışkan bir çamurdan yaratan Allah’tır. Buradan çıkarılacak netice şudur: Bu kadar muazzam varlıkları yaratan ve idâre eden Allah’ın, ölüleri diriltmeye gücü yeter. Yalnız bunu anlayabilmek için selim bir akılla düşünmeye, derin bir tefekkür ve tedebbüre ihtiyaç vardır. Bunun en güzel misâli Resûlullah ( s.a.s. )’dir. O, kâinattaki ilâhî kudret akışları ve azamet tecellileri karşısında hayran kalır; bunlar üzerinde derin derin tefekkür edip Yüce Allah’ı tesbih ve tenzih ederdi. Ona tâbi olan mü’minler de böyledir. Onların bu güzel hallerini şu âyet-i kerîmeler daha açık haber verir:
“ Şüphesiz göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelip gidişinde akl-ı selim sahipleri için pek çok delil ve ibretler vardır. O akıl sahipleri, ayakta dururken, otururken ve yanları üzerine yatarken dâimâ Allah’ı zikrederler; göklerin ve yerin yaratılışını tefekkür ederler ve: «Rabbimiz! Sen bunları boşuna yaratmadın. Sen bütün eksik sıfatlardan pak ve uzaksın. Bizi cehennem azabından koru!» derler. ” ( Âl-i İmrân 3/190-191 )
Peygamber ve mü’minler karşısında başka bir grup var ki, bunlar kâfirlerdir. Bunlar, mü’minlerin hayran kaldıkları şeyleri alaya alıyorlar. Kur’an’ı, Peygamber’i ve bunların haber verdiği âhireti yalanlıyorlar. Gördükleri mûcizelerle alay edip, onları büyü olarak niteliyorlar. Ölüp toprak ve kemik yığını haline geldikten sonra yeniden dirilişi reddediyor, kendilerinden asırlarca önce ölmüş dedelerinin nasıl dirilebileceğini şirkle bulanmış akıllarına sığdıramıyorlar. Halbuki, bu kadar muazzam kâinatı, varlıkları ve şeref misafiri olan insanı yaratan Allah, İsrâfil’in ikinci kez üflediği korkunç bir sesle herkesi diriltecek, hepsi kabirlerinden fırlayıp sağa sola bakmaya başlayacaklar. Onlar, bu günün, Peygamber ( a.s. )’ın haber verdiği hesap günü olduğunu hemen anlayacaklar. Fakat hazırlıksız yakalandıkları için “ Eyvâh! ” diyecek ve pişman olacaklar. Çünkü hesaplarının hiç de iç açıcı olmadığı bellidir. Bunu artık kendileri de farketmektedir:Ömer Çelik Tefsiri
Saffat suresi 18 ayeti anlamı - okunuşu
De ki: “Evet, hem de zelil ve perişan bir halde diriltileceksiniz.”
Mokhtasar tefsiri
Ey Muhammed! Onlara cevap olarak de ki: "Evet! Toprak ve çürümüş kemikler olduktan sonra tekrar diriltileceksiniz ve önceden gelip geçmiş atalarınız da diriltilecekler. Sizler hepiniz hor ve hakir olarak diriltileceksiniz."
Ali Fikri Yavuz
(Ey Rasûlüm), de ki: “- Hem hepiniz zelîl ve hakîr olarak (diriltileceksiniz).”
İngilizce - Sahih International
Say, "Yes, and you will be [rendered] contemptible."
Saffat suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
De ki: Evet ve siz horhakir bir halde dirileceksiniz.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(Ya Peyğəmbər!) De: “Bəli, özü də zəlil (xar) olaraq (dirildiləcəksiniz).
Kuran Araştırmaları Vakfı
De ki: Evet, hem de hor ve hakir olarak (diriltileceksiniz).
Saffat suresi (As-Saaffat) 18 ayeti arapça okunuşu
﴿قُلْ نَعَمْ وَأَنتُمْ دَاخِرُونَ﴾
[ الصافات: 18]
English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Bizimle karşılaşmayı ummayan ve dünya hayatından hoşnut olup ona bağlananların ve ayetlerimizden habersiz bulunanların, işte
- Ey inananlar! Siz Allah'ın dinine yardım ederseniz, O da size yardım eder, ayaklarınızı savaşta sabit
- Gemide olanlarla karşılıklı kura çekmişti de yenilenlerden olmuştu, bu sebeple denize atılmıştı.
- Doğrusu onun katımızda yakınlığı ve güzel bir istikbali vardır.
- "Bir kere yok olmayı değil, birçok defa yok olmayı isteyin" denir.
- Ey İnananlar! Oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, Allah'a karşı gelmekten sakınasınız diye, size sayılı
- Onun konuşması ancak, bildirilen bir vahy iledir.
- Kardeşleri Nuh, onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim.
- Nuh: "Rabbim! Beni yalanlamalarına karşılık bana yardım et" dedi.
- Sen, Allah'tan korkup sana koşarak gelen kimseye aldırmıyorsun.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Saffat indirin:
Saffat Suresi mp3 : Saffat suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler