Bakara suresi 191. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Bakara suresi 191 ayeti okunuşu - Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Bakara suresi - Al-Baqarah aya 191 (The Cow).
  
   

﴿وَاقْتُلُوهُمْ حَيْثُ ثَقِفْتُمُوهُمْ وَاَخْرِجُوهُمْ مِنْ حَيْثُ اَخْرَجُوكُمْ وَالْفِتْنَةُ اَشَدُّ مِنَ الْقَتْلِۚ وَلَا تُقَاتِلُوهُمْ عِنْدَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ حَتّٰى يُقَاتِلُوكُمْ ف۪يهِۚ فَاِنْ قَاتَلُوكُمْ فَاقْتُلُوهُمْۜ كَذٰلِكَ جَزَٓاءُ الْكَافِر۪ينَ ﴾ [البقرة: 191]

ayet arapça & türkçe okunuşu

Vaktulûhum hayśu śekiftumûhum veaḣricûhum min hayśu aḣracûkum(c) velfitnetu eşeddu mine-lkatl(i)(c) velâ tukâtilûhum ‘inde-lmescidi-lharâmi hattâ yukâtilûkum fîh(i)(k) fe-in kâtelûkum fektulûhum keżâlike cezâu-lkâfirîn(e) [Bakara: 191]


Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet

Onları bulduğunuz yerde öldürün. Sizi çıkardıkları yerden siz de onları çıkarın. Fitne çıkarmak, adam öldürmekten daha kötüdür. Mescidi Haram'ın yanında, onlar savaşmadıkça siz de onlarla savaşmayın. Sizinle savaşırlarsa onları öldürün. İnkar edenlerin cezası böyledir. [Bakara: 191]


Bakara Suresi 191. ayet tefsiri

Bu âyetler, Allah’a ve Rasûlü’ne inanmaları sebebiyle Mekke’den zorla çıkarılan ve Medine’de onlara yardımcı olan bütün mü’minlere hitap etmekte, kendilerine bu zulmü revâ görenleri yakaladıkları yerde öldürmelerine ve onları Mekke’den çıkarmalarına imkân tanımaktadır. Bu emrin uygulanması için bölgenin Harem veya Harem harici olma şartı bulunmadığı gibi, karşı tarafın taarruz etmesini bekleme şartı da yoktur. Zira düşmana hücum ederek askerlerini yakalayıp öldürmek, savaşı kazanmanın en mühim esaslarından biridir. Cenab-ı Hakk’ın bu emri ve geleceğe yönelik bu va‘di Mekke’nin fethi günü gerçekleşmiştir. Peygamberimiz o gün, İslâm’ı kabul etmeyen müşrikleri Mekke’den çıkarmıştır.

Âyetin “ Bilin ki fitne, adam öldürmekten daha beterdir ” ( Bakara 2/191 ) ifadesinde yer alan الْفِتْنَةُ ( fitne ) kelimesi sözlükte karışığını almak, işe lazım olacak değerli kısmını değersiz kısmından ayırmak için altını ateşe koymaktır. Bu mânadan hareketle burada insanı sıkıntı, ızdırap, azap ve belâya sokmak mânasında kullanılmıştır. Bununla beraber şirk ve küfrü yaymak, dinden dönmek ve döndürmek, Allah’ın haramlarını ihlal etmek, yasaklarını çiğnemek, umumî asayiş ve sükûneti bozmak, şiddete başvurarak bir inancı bastırmaya ve ortadan kaldırmaya çalışmak ve insanları vatanlarından çıkarmak hep birer fitne örnekleridir.

Ölümü temennî ettiren ve aratan durumlar, şüphesiz ölümden daha beterdir. Ayetteki söz geliminde insanı vatanından çıkarmanın ona, ölümü temenni ettirecek fitne ve sıkıntı cümlesinden olduğuna bir işaret vardır. Müminin imanından döndürülüp kâfir olması da, mümin olduğu ve dinine sımsıkı sarılı bulunduğu halde öldürülmesinden daha ağır, daha zararlı bir durumdur. Gerçekten de o dönemde müminlerden bazı kimseler, Mekke müşrikleri tarafından küfre döndürülmek için azaba uğratılıyor, onlar da, “ Allah yolunda öldürülenlere sakın «ölüler» demeyin. Çünkü onlar diridir, fakat siz farkında değilsiniz ” ( Bakara 2/154 ) ilâhî emri gereğince ölmeyi göze alıp Allah’ın izniyle tahammül gösteriyorlardı. Yine savaşmanın örfen haram olduğu bir ayda ashâb-ı kirâmdan bazılarını müşrikler öldürmüşler, bu da müslümanların gücüne gitmişti.

Bütün bu gelişmeler, müslümanlara savaşın emredilmesinin sebep ve gerekçelerini oluşturmuştur. Böylece müslümanlar fitneyi ortadan kaldırmak için Allah yolunda savaşa, gazi veya şehîd olmaya teşvik edilmişlerdir.

Âyetin devamında, Mescid-i Harâm civârında, Mekke içinde öncelikle müşrikler savaşa başlamadıkça, müslümanların onlarla savaşması yasaklanmaktadır. Fakat müşrikler savaşı başlattıkları ve müslümanları öldürdükleri takdirde, müslümanların da onları öldürmelerine müsaade edilmektedir. Bu durumda kâfirlere böyle bir cezanın takdir edilmesi tabii karşılanmalıdır.

Eğer size savaş açan kâfirler, savaştan ve Allah’ı inkârdan vazgeçer ve tevbe ederlerse, Allah onların bütün günahlarını bağışlar, onlara merhamet eder ve onları âhiretin ebedi nimetleriyle rızıklandırır. Bu âyette müslümanlara, savaştan vazgeçen kâfirlere karşı şiddet kullanmamaları gerektiğine dair bir ima ve işaret bulunmaktadır. Onlar, Allah Teâlâ’nın bağışlayıcı ve merhamet edici sıfatlarından hisse almaya çalışıp, durumun nezâketini de dikkate alarak -kâfir de olsalar- Allah’ın kullarına bu şekilde davranmaya gayret göstermelidirler. Sadece Allah rızâsı için, Allah yolunda ve Allah’ın yoluna engel olanlarla savaşmalı; kâfirler düşmanca tutumlarından vazgeçer geçmez müslümanlar da hemen savaştan vazgeçmelidirler.

Ancak müslümanın sürekli devam etmesi gereken bir savaşı daha vardır:


Ömer Çelik Tefsiri
Bakara suresi Diyanet

Bakara'den 191 Ayeti'ni dinle


Bakara suresi 191 ayeti anlamı - okunuşu

Onları yakaladığınız yerde öldürün. Onlar sizi nereden çıkardılarsa siz de onları oradan çıkarın. Bilin ki fitne, adam öldürmekten daha beterdir. Onlar sizinle Mescid-i Harâm civarında savaşmadıkça, siz de onlarla orada savaşmayın. Fakat sizinle orada savaşmaya kalkışırlarsa onları öldürün. Kâfirlerin cezası işte budur.


Mokhtasar tefsiri

Onlarla karşılaştığınız zaman onları öldürün ve onların sizleri çıkardıkları yer olan Mekke şehrinden siz de onları çıkarın. Müminin dinine engel olan ve onu küfre döndüren fitne öldürmekten daha büyüktür. Mescid-i Haram’a hürmeten onlar sizinle orada savaşmaya başlamadıkça, siz de onlarla savaşmaya başlamayın. Eğer Mescid-i Haram’ın yanında onlar sizinle savaşırlarsa, siz de onlarla savaşın. Bu ceza –Mescid-i Haram’da saldırıda bulundukları için öldürülmeleri- kâfirlerin cezasıdır.


Ali Fikri Yavuz

O kâfirleri nerede bulursanız öldürün, onlar sizi Mekke’den çıkardıkları gibi, siz de onları oradan çıkarın. Onların şirk (Allah’a ortak koşma) fitneleri, katilden daha kötüdür. Onlar, Mescid-i Harâm’da sizinle döğüşmedikçe, siz de orada kendileriyle savaşmayın. Fakat, orada sizi öldürürlerse, siz de onları öldürün; kâfirlerin cezası böyledir


İngilizce - Sahih International


And kill them wherever you overtake them and expel them from wherever they have expelled you, and fitnah is worse than killing. And do not fight them at al-Masjid al- Haram until they fight you there. But if they fight you, then kill them. Such is the recompense of the disbelievers.

Bakara suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


Onları Nerede yakalarsanız öldürün. Sizi yurdunuzdan çıkardıkları gibi siz de onları yurtlarından çıkarın. Fitne, adam öldürmeden beterdir. Yalnız onlar, Mescidi Haram yanında sizinle savaşa kalkışmazlarsa siz de onlarla Mescidi Haram yanında savaşmayın. Ama onlar, sizi orada öldürmeye kalkışırlarsa öldürün onları. Budur kafirlerin cezası işte.


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


Onları (Məkkə müşriklərini) harada görsəniz öldürün. Sizi çıxartdıqları yerdən (Məkkədən) siz də onları çıxardın. Fitnə (müşriklərin fitnəsi) qətldən daha şiddətlidir. Onlar sizinlə Məscidülhəram yanında vuruşmayınca, siz də onlarla orada vuruşmayın! Əgər (orada) sizinlə vuruşsalar, siz də onları öldürün. Kafirlərin cəzası ancaq budur!


Kuran Araştırmaları Vakfı


Onları (size karşı savaşanları) yakaladığınız yerde öldürün. Sizi çıkardıkları yerden siz de onları çıkarın. Fitne, adam öldürmekten daha kötüdür. Mescid-i Haram'da onlar sizinle savaşmadıkça, siz de onlarla savaşmayın. Eğer onlar size karşı savaş açarlarsa siz de onları öldürün. İşte kafirlerin cezası böyledir.

Bakara suresi (Al-Baqarah) 191 ayeti arapça okunuşu

﴿وَاقْتُلُوهُمْ حَيْثُ ثَقِفْتُمُوهُمْ وَأَخْرِجُوهُم مِّنْ حَيْثُ أَخْرَجُوكُمْ ۚ وَالْفِتْنَةُ أَشَدُّ مِنَ الْقَتْلِ ۚ وَلَا تُقَاتِلُوهُمْ عِندَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ حَتَّىٰ يُقَاتِلُوكُمْ فِيهِ ۖ فَإِن قَاتَلُوكُمْ فَاقْتُلُوهُمْ ۗ كَذَٰلِكَ جَزَاءُ الْكَافِرِينَ
[ البقرة: 191]

vaktüluhüm haysü sekiftümuhüm veahricuhüm min haysü ahracuküm velfitnetü eşeddü minel katl vela tükatiluhüm indel mescidil harami hatta yükatiluküm fih fein kateluküm faktüluhüm kezalike cezaül kafirin

واقتلوهم حيث ثقفتموهم وأخرجوهم من حيث أخرجوكم والفتنة أشد من القتل ولا تقاتلوهم عند المسجد الحرام حتى يقاتلوكم فيه فإن قاتلوكم فاقتلوهم كذلك جزاء الكافرين

سورة: البقرة - آية: ( 191 )  - جزء: ( 2 )  -  صفحة: ( 30 )


English Türkçe Indonesia
Русский Français فارسی
تفسير انجليزي اعراب

Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler

  1. Biz de, onu ve askerlerini yakalayıp suya attık. Zalimlerin sonunun nasıl olduğuna bir bak.
  2. İnsanlar, yerde yürüyenler ve davarlar da böyle türlü türlü renktedirler. Allah'ın kulları arasında O'ndan korkan,
  3. Kıyamet gününden önce ortadan kaldırmayacağımız veya çetin azaba uğratmayacağımız bir şehir yoktur. Bu, Kitap'da yazılıdır.
  4. "Ey Musa! Gerçek şu ki, Ben, güçlü ve hakim olan Allah'ım"
  5. Göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelmesinde akıl sahiblerine şüphesiz deliller vardır.
  6. O, kendilerinin ateşte azap görecekleri gündür.
  7. Sizler ve taptığınız şeyler, cehenneme girecek kimseden başkasını Allah'a karşı azdırıcı değilsiniz.
  8. Sana dağları sorarlar; de ki: "Rabbim onları ufalayıp savuracak, yerlerini düz, kuru bir toprak haline
  9. "Ey Nuh! Sana ve seninle beraber olan topluluklara bizden bir selamet ve bereketle gemiden in.
  10. Allah çocuk edinmez, O münezzehtir. Bir işin olmasına hükmederse ona ancak "Ol" der, o da

türkçe Kuran sureleri :

Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Bakara indirin:

Bakara Suresi mp3 : Bakara suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Bakara Suresi Ahmed El Agamy
Ahmed Al Ajmy
Bakara Suresi Bandar Balila
Bandar Balila
Bakara Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al Jalil
Bakara Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al Ghamdi
Bakara Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al Shuraim
Bakara Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit
Bakara Suresi Abdul Rashid Sufi
Abdul Rashid Sufi
Bakara Suresi Abdullah Basfar
Abdullah Basfar
Bakara Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al Juhani
Bakara Suresi Fares Abbad
Fares Abbad
Bakara Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al Muaiqly
Bakara Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al Minshawi
Bakara Suresi Al Hosary
Al Hosary
Bakara Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasi
Bakara Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Wednesday, August 14, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler