Hac suresi 27. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Hac suresi 27 ayeti okunuşu - Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Hac suresi - Al-Hajj aya 27 (The Pilgrimage).
  
   

﴿وَاَذِّنْ فِي النَّاسِ بِالْحَجِّ يَأْتُوكَ رِجَالًا وَعَلٰى كُلِّ ضَامِرٍ يَأْت۪ينَ مِنْ كُلِّ فَجٍّ عَم۪يقٍۙ ﴾ [الحج: 27]

ayet arapça & türkçe okunuşu

Veeżżin fî-nnâsi bilhacci ye/tûke ricâlen ve’alâ kulli dâmirin ye/tîne min kulli feccin ‘amîk(in) [Hac: 27]


Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet

İnsanları hacca çağır; yürüyerek veya binekler üstünde uzak yollardan sana gelsinler. [Hac: 27]


Hac Suresi 27. ayet tefsiri

Cenâb-ı Hak, Hz. İbrâhim’e Beytullâh’ın yerini göstermiş ve daha önceki temelleri üzerine orasını inşa etmesini emretmişti. ( bk. Bakara 2/127 ) Böylece orası tevhidin ve yalnızca Allah’a ibâdetin bir merkezi hâline gelecekti. Bu çalışmaları sürdürürken dikkat edeceği hususları ise ona şöyle talim buyurmuştu.

    Allah’a hiçbir şeyi ortak koşmayacak. Beytullâh’ı binâ ederken Allah’a ihlastan başka hiçbir gaye beklemeyecek, her şeyi sırf Allah rızâsı için ve samimi bir kulluk vazifesi olarak yapacak. Zaten “ Beytullâh ”, “ Allah’ın evi ” mânasında olup, sırf Allah için ibâdete mahsus hâne demektir.

    Beytullâh’ı onu tavaf edenler, namaz kılmak üzere kıyamda duranlar, rukû ve secde edenler için tertemiz tutacak. Buradaki temizlik hem maddi hem de manevî temizliktir. Dolayısıyla orasını hem ibâdete mâni maddi kirlerden ve pisliklerden temizleyecek; hem de şeytan işi birer pislik olan ( bk. Mâide 5/90 ) putlardan ve dikili taşlardan temizleyecektir.

“ Evimi temizle ” ifadesine işârî olarak; “ Kalbini, Allah’ın zikri dışında her şeyden temizle ”mânası verilebilir.

Nakledildiğine göre, Allah Teâlâ peygamberlerden birine:

“ - Benim için içini boşaltarak bir ev tanzim et ki, için de oturabileyim ” diye vahyeder. O peygamber de:

“ - Ya Rabbi! Seni hangi ev istiâb edebilir? Nasıl bir evden bahsediyorsun? ” diye sorunca, Âlemlerin Rabbi:

“ - Bu, benim mü’min kulumun kalbidir ” buyurur.  Oraya yerleşecek olan Allah’ın zikridir ve kalbin Allah’ın zikri için boşaltılmasına işaret edilmiştir. Buna göre kalp önce gafletten, sonra da kademe kademe Allah’ın dışındaki bütün varlıkların düşüncesinden, dünya ve âhirete ait korku ve ümitlerden boşaltılacaktır. ( Kuşeyrî, Letâifü’l-işârât, II, 317 )

    İnsanlara haccı ilan edecek; onlar da dünyanın uzak yakın çeşitli bölgelerinden gerek yaya olarak, gerekse uzaklardan geldiği için yorgun argın düşen develer üzerinde Beytullâh’ı ziyarete gelecekler.

Şâir şöyle der:

“ Kim ki Kâbe nasib olsa Hudâ rahmet eder

Her kişi hânesine sevdiğini davet eder. ” ( Nahîfî )

Hac, -hâşâ- insanlara kuru bir meşakkat ve zorluk olsun diye farz kılınmış değildir. Bu ibâdetin sağladığı maddi ve mânevî, dünyevî ve uhrevî pek çok faydaları vardır. Uhrevî faydası günahların bağışlanması ve ilâhî rızâya erebilmeye vesile olmasıdır. Dünyevî faydası ise içtimâî, iktisâdî, ticârî ve siyâsî yönden müslümanların gelişmesine ve bir kısım imkânların değerlendirilmesine katkıda bulunmasıdır. Allah Teâlâ buyurur:

“ Allah Kâbe’yi, o Beyt-i Harâm’ı, haram ayları, Kâbe’ye hediye edilen kurbanı ve kurbanlıklara takılan gerdanlıkları insanlar için maddî-manevî bir kalkınma ve geçim vesilesi kılmıştır. Şunu bilesiniz ki, Allah göklerde ve yerde ne varsa hepsini bilir. Çünkü Allah her şeyi hakkiyle bilendir. ” ( Mâide 5/97 )

Hacda ticâretin mübah olduğunu bildiren diğer bir âyette de şöyle buyrulur:

“ Hac mevsiminde ticâret yaparak Rabbinizden rızık talep etmenizde hiçbir günah yoktur. ” ( Bakara 2/198 )

Hacca gelen insanlar, eğer kurban kesecekleri bir hacca niyet ettiler ise, “ kurban günleri ” olarak bilinen Zilhicce’nin 10, 11 ve 12. günlerinde, kurban edilmesi caiz olan deve, sığır, koyun, keçi gibi hayvanların üzerine Allah’ın ismini anarak, yâni بِسْمِ اللّٰهِ اَللّٰهُ اَكْبَرُ ( Bismillâhi Allahu Ekber ) diyerek kurbanlarını keserler. Etlerinden bir kısmını kendileri yer, bir kısmını ise darda kalmış yoksul ve fakirlere yedirirler. Şu kadar var ki, kendilerinin yemesi mübah, fakirlere yedirmeleri vaciptir. Mendup olan, kurbanın üçte birini kendi ve ailesi, üçte birini dostları ve akrabaları, üçte birini ise fakirlere ayırmaktır. Haccın menâsikini yerine getirdikten sonra hacılar kirlerini temizlerler. Yani sakal ve bıyığını düzeltmek, başını tıraş etmek, temizlenmesi gereken başka yerleri temizlemek gibi genel temizliklerini yaparlar. Adaklarını yerine getirirler. Son olarak da el-Beytü’l-Atîk olan Kâbe’yi tavaf ederek hac farîzalarını bitirmiş olurlar.

Burada iki hususa dikkat çekmek gerekir:

Birincisi; âyette bahsedilen tavaf hangi tavaftır? Çoğunluğun görüşüne göre bu, haccın farzlarından olan “ ifâza yani ziyaret tavafı ”dır. Bu tavaf yapılmadan ihramdan çıkılmaz, kirlerden de temizlenilmez. Buna göre âyette kullanılan “ vav ” harfi tertip ifade etmez. Yani farz olan sıra ne ise ona göre hareket edilir: Önce tavaf yapılır, sonra da tıraş olunup ihramdan çıkılır. Eğer bundan maksat, Mekke’nin dışından gelenler için vacip olan “ vedâ tavafı ” ise, buna göre âyetteki “ vavlar ”ın tertibe delâlet ettiği kabul edilir.

İkincisi; Kâbe’ye اَلْبَيْتُ الْعَت۪يقُ  ( el-Beytü’l-‘Atîk ) isminin verilmesinin hikmetleri şunlardır:

  Bu ifade “ Kadim Ev ” mânasına gelir. Gerçekten de yeryüzünde ilk kurulmuş en kadim evin ve mâbedin Kâbe olduğunda şüphe yoktur. ( bk. Âl-i İmrân 3/96 )

  ‘Atîk kelimesinin değerli, saygı değer, şerefli mânaları da vardır. Kâbe gerçekten böyledir; çok değerli ve şereflidir. Nitekim onun bir ismi de “ Hürmetli Ev ” mânasında “ el-Beytü’l-Harâm ”dır.

  ‘Atîk, özgür ve hür olmak mânasına da gelir. Kâbe zalim despotların saldırılarından ve sataşmalarından kurtulduğu için ona bu isim verilmiştir. ( bk. Tirmizî, Tefsir 22/3 ) Ayrıca Kâbe, hiç kimsenin şahsî mülkü değil, temelden özgürdür. Aynı zamanda onun اَلْمُعْتِقُ ( Mu‘tik ), yani özgürlüğe kavuşturan mânası da vardır. Çünkü kendisini ziyarete gelenlerin boyunlarını günahlardan kurtarır.

Zaten kulun en mühim vazifesi, Rabbinin emirlerini tutmak, öncelikle de günahlardan sakınmaktır:


Ömer Çelik Tefsiri
Hac suresi Diyanet

Hac'den 27 Ayeti'ni dinle


Hac suresi 27 ayeti anlamı - okunuşu

“Bütün insanlara haccı ilan et ki, gerek yaya olarak gerekse çok uzak diyarlardan yola çıkan ve yolculuktan zayıf düşmüş yorgun develer üzerinde sana gelsinler!”


Mokhtasar tefsiri

Sana inşa etmeni emrettiğimiz Beyti hac etmeleri için insanlar arasında yüksek sesle seslen. Yürüyerek ya da seferden dolayı zayıflayan develer üzerinde sana gelsinler. Develer onları her uzak yoldan taşıyarak getirsinler.


Ali Fikri Yavuz

Bütün insanlara haccı ilân et; gerek yaya olarak, gerek her uzak yoldan binek üzerinde senin huzuruna gelsinler


İngilizce - Sahih International


And proclaim to the people the Hajj [pilgrimage]; they will come to you on foot and on every lean camel; they will come from every distant pass -

Hac suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


Ve insanları hacca davet et, uzakuzak, bütün yerlerden yaya olarak, yahut hayvana binerek gelsinler sana.


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


İnsanları həccə çağır ki, onlar sənin yanına (istər) piyada və (istərsə də) hər uzaq yoldan yollanan hər çür arıq (yorğun-arğın) dəvələr üstündə (süvari olaraq) gəlsinlər.


Kuran Araştırmaları Vakfı


İnsanlar arasında haccı ilan et ki, gerek yaya olarak, gerekse nice uzak yoldan gelen argın develer üzerinde sana gelsinler.

Hac suresi (Al-Hajj) 27 ayeti arapça okunuşu

﴿وَأَذِّن فِي النَّاسِ بِالْحَجِّ يَأْتُوكَ رِجَالًا وَعَلَىٰ كُلِّ ضَامِرٍ يَأْتِينَ مِن كُلِّ فَجٍّ عَمِيقٍ﴾
[ الحج: 27]

ve ezzin fin nasi bilhacci ye'tuke ricalev veala külli damiriy ye'tine min külli feccin amik

وأذن في الناس بالحج يأتوك رجالا وعلى كل ضامر يأتين من كل فج عميق

سورة: الحج - آية: ( 27 )  - جزء: ( 17 )  -  صفحة: ( 335 )


English Türkçe Indonesia
Русский Français فارسی
تفسير انجليزي اعراب

Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler

  1. Sonra yeryüzünü iyice yarmakta ve orada taneli ekinler, üzümler, sebzeler, zeytin, hurma ağaçları ve bahçelerde
  2. O gün yalanlamış olanların vay haline!
  3. Sonra, insanlardan gizlenmek için bir perde germişti. Cebrail'i göndermiştik de ona tam bir insan olarak
  4. "Yahut da iddia ettiğin gibi, göğü tepemize parça parça düşürmeli, ya da Allah'ı ve melekleri
  5. Her iki bahçe de ürünlerini vermişlerdi, hiçbir şeyi de eksik bırakmamışlardı. İkisinin arasından bir de
  6. Sonra, diğerlerini suda boğduk.
  7. İnsanoğlu, kendisine kimsenin güç yetiremeyeceğini mi sanıyor?
  8. Bir şeyi dilediği zaman, O'nun buyruğu sadece, o şeye "Ol" demektir, hemen olur.
  9. Şüphesiz ki, senden önce ümmetlere peygamberler göndermiştik; onları yalvarsınlar diye darlık ve sıkıntıya sokmuştuk.
  10. Bunun üzerine, İblis'in dışında bütün melekler hemen secde ettiler. O, secde edenlerle beraber olmaktan çekindi.

türkçe Kuran sureleri :

Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Hac indirin:

Hac Suresi mp3 : Hac suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Hac Suresi Ahmed El Agamy
Ahmed Al Ajmy
Hac Suresi Bandar Balila
Bandar Balila
Hac Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al Jalil
Hac Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al Ghamdi
Hac Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al Shuraim
Hac Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit
Hac Suresi Abdul Rashid Sufi
Abdul Rashid Sufi
Hac Suresi Abdullah Basfar
Abdullah Basfar
Hac Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al Juhani
Hac Suresi Fares Abbad
Fares Abbad
Hac Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al Muaiqly
Hac Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al Minshawi
Hac Suresi Al Hosary
Al Hosary
Hac Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasi
Hac Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Tuesday, July 16, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler