Vakıa suresi 81. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿اَفَبِهٰذَا الْحَد۪يثِ اَنْتُمْ مُدْهِنُونَۙ ﴾ [الواقعة: 81]
ayet arapça & türkçe okunuşuEfebihâżâ-lhadîśi entum mudhinûn(e) [Vakıa: 81]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Siz bu sözü mü hor görüyorsunuz? [Vakıa: 81]
Vakıa Suresi 81. ayet tefsiri
Kur’ân-ı Kerîm, Allah Teâlâ’nın en büyük rahmet tecellisi ve nimetlerin en kıymetlisidir. Onu, kullarını dünya ve âhiret saadetine eriştirmek için rehber olarak indirdi. Eşsiz bir mânevî rızık kıldı. Hatta helâlinden kazanma ve helâl yollarda harcamayı öğretme bakımından onu maddi rızıkların da önemli bir tamamlayıcısı yaptı. Hâsılı insanın maddesi-mânası, dünyası ve âhireti açısından bu kadar yüksek bir değere sahip olan Kur’ân-ı Kerîm’in hakkı, şükür değil de, ona nankörlük ve yalanlamakla mukabele mi etmektir? Halbuki buna karşı yapılacak tek şey, şükürdür, teşekkürdür, onun hakkını korumaktır ve gösterdiği yoldan yürümektir. Fakat kâfirler ve müşrikler, ondan istifade edecek yerde ona hürmetsizlik etmekte, onu lekelemeye çalışmakta, böylece ondan alacakları nasiplerini küfür, inkâr ve yalanlamaktan ibaret kılmaktadırlar.
Böyle davransınlar bakalım, nasıl olsa canlarının bir daha geri dönmemek üzere boğaza dayanacağı vakit çok yakındır:Ömer Çelik Tefsiri
Vakıa suresi 81 ayeti anlamı - okunuşu
Şimdi siz bu ilâhî kelâmı mı küçümsüyorsunuz?
Mokhtasar tefsiri
-Ey müşrikler!- Siz; bu sözü (Kur`an`ı) yalanlıyor, tasdik etmiyor musunuz?
Ali Fikri Yavuz
Şimdi siz, bu (İlâhi) kelâma mı yağ (leke) süreceksiniz
İngilizce - Sahih International
Then is it to this statement that you are indifferent
Vakıa suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Artık siz, bu sözü mü yalanlayacaksınız?
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
İndi siz bu kəlamı yalan sayırsınız? (Bu sözümə məhəl qoymursunuz?)
Kuran Araştırmaları Vakfı
Şimdi siz, bu sözü mü küçümsüyorsunuz?
Vakıa suresi (Al-Waqiah) 81 ayeti arapça okunuşu
﴿أَفَبِهَٰذَا الْحَدِيثِ أَنتُم مُّدْهِنُونَ﴾
[ الواقعة: 81]
English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Kararıp ortalığı bürüdüğü zaman geceye and olsun.
- Sana dağları sorarlar; de ki: "Rabbim onları ufalayıp savuracak, yerlerini düz, kuru bir toprak haline
- Sizler ve taptığınız şeyler, cehenneme girecek kimseden başkasını Allah'a karşı azdırıcı değilsiniz.
- Allah'la karşılaşmayı uman bilsin ki, Allah'ın bunun için belirttiği vakit gelecektir. O, işitir ve bilir.
- Onlar dikensiz sedir ağaçları, salkımları sarkmış muz ağaçları, uzamış gölge altında, çağlayarak akan sular kenarlarında;
- Onların ister bağışlanmasını dile, ister dileme, birdir. Onlara yetmiş defa bağışlanma dilesen Allah onları bağışlamayacaktır.
- Şimdi sana, "Doğruya yönelen, puta tapanlardan olmayan İbrahim'in dinine uy" diye vahyettik.
- İyi hareket edenin ecrini zayi etmeyiz. Doğrusu, inanıp yararlı iş yapanlara, işte onlara, içlerinden ırmaklar
- Yaptıklarına karşılık onlar için saklanan müjdeyi kimse bilmez.
- Başına bir fenalık gelince feryat eder,
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Vakıa indirin:
Vakıa Suresi mp3 : Vakıa suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler