Mearic suresi 3. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿مِنَ اللّٰهِ ذِي الْمَعَارِجِۜ ﴾ [المعارج: 3]
ayet arapça & türkçe okunuşuMina(A)llâhi żî-lme’âric(i) [Mearic: 3]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Birisi, yüksek derecelere sahip olan Allah katından, inkarcılara gelecek ve savunulması imkansız olacak azabı soruyor. [Mearic: 3]
Mearic Suresi 3. ayet tefsiri
Resûlullah ( s.a.s. )’in davetine inanmayan, onun, iman etmedikleri takdirde başlarına büyük bir azabın geleceği yönündeki ikazını da alay ve eğlenceyle karşılayan müşrikler, kendilerine va’dedilen o azabın bir an önce gelmesini istiyorlardı. Rivayete göre Nadr b. Hâris: “ Ey Allah! Eğer bu Kur’an, senin katından gelen gerçek bir kitap ise, hiç durma hemen üzerimize gökten taş yağdır veya bize elem verici bir azap gönder ” ( Enfâl 8/32 ) demişti. Bunun üzerine bu âyetler indi. ( Fahreddin er-Râzî, Mefâtîhu’l-gayb, XXX, 107 ) Ebu Cehil’in “ Haydi üzerimize göğü parça parça düşür! ” ( Şuarâ 26/187 ) demesi üzerine indiği de nakledilir.
Gerçek şu ki, gerek dünyevî gerek uhrevî olsun, Allah tarafından kâfirler için takdir edilen azap vakti geldiğinde mutlaka vuku bulacak ve buna kimse mâni olamayacaktır. Kâfirlerin onu acele istemesi yahut onu alaya almaları, ilâhî takdiri değiştirmez. Varlıklar ve hâdiseler hakkında ilâhî plan nasıl karara bağlanmışsa o şekilde vuku bulur. Bu bakımdan Cenâb-ı Hak zâtını ذُو الْمَعَارِجِ ( zi’l-meâric ) olarak vasfeder. Meâric, ma‘rec kelimesinin çoğulu olup “ yükselme vasıtaları ” demektir. Bu kelimeye:
Meleklerin yükseldikleri gökler,
Allah’ın yaratıklarına lütfettiği nimetlerin mertebeleri,
Cennetteki dereceler,
Manevî ve ruhânî mertebeler, gibi mânalar verilir.
Bütün bunları yaratan, ikram ve ihsan eden Yüce Rabbimizdir. Dolayısıyla bu ifade, Cenâb-ı Hakk’ın en yüce ve en üstün varlık olduğunu bildirir. Onun huzuruna çıkmak için melekler ve Cebrâil, bizim saydığımız dünya yıllarına göre elli bin sene olan bir günde peş peşe derecelerle yükselirler. Allah Teâlâ zamandan ve mekandan münezzeh olduğu, ayrıca meleklerin yükseldiği derecelerin, merdivenlerin mâhiyetini bilemediğimiz için bu mevzûyu tam olarak anlamak bize kapalıdır. Bunu böyle bilir ve inanırız. Ancak “ elli bin yıl ” ifadesi, meleklerin gerekli tâlimatları alıp vazifelerini yapmak için ilâhî huzurda kat ettikleri mesâfelerin, derecelerin ne kadar çok ve ne kadar yüce olduğu hakkında insan tasavvuruna bir ufuk vermektedir. Bunun içindir ki, Peygamberimiz ( s.a.s. )’e ve onun şahsında her mü’mine, Allah yolunda vazifesini tam yapıp güzel bir şekilde sabretmesi ve Rabbinin tecelli ettireceği neticeleri beklemesi tavsiye olunmaktadır. Kâfirler kıyâmeti uzak görüp inkâr etseler de, Allah Teâlâ’ya göre o, hemen şimdi olacakmış gibi yakındır. Bu ifade, kıyametin, kopması ne kadar kesin bir hadise olduğunu göstermeye kâfîdir.
Şimdi seyredin o günde meydana gelecek dehşetli manzaraları:Ömer Çelik Tefsiri
Mearic suresi 3 ayeti anlamı - okunuşu
Çünkü o, yükselme derecelerinin sahibi olan Allah’tandır.
Mokhtasar tefsiri
Bu, yücelik, yükseklik mertebe, erdem ve nimetlerin sahibi Allah tarafındandır.
Ali Fikri Yavuz
(O azabın inişi) yüksek makamların sahibi Allah’dandır
İngilizce - Sahih International
[It is] from Allah, owner of the ways of ascent.
Mearic suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Yüksek dereceler sahibi Allah'tandır.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(O əzab yüksək) dərəcələr sahibi olan Allahdandır!
Kuran Araştırmaları Vakfı
Yükselme derecelerinin sahibi olan Allah katından.
Mearic suresi (Al-Maarij) 3 ayeti arapça okunuşu
﴿مِّنَ اللَّهِ ذِي الْمَعَارِجِ﴾
[ المعارج: 3]
English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Allah'ın nimet verdiği ve senin de nimetlendirdiğin kimseye: "Eşini bırakma, Allah'tan sakın" diyor, Allah'ın açığa
- Sizi topraktan yaratması O'nun varlığının belgelerindendir. Sonra hemen birer insan olup yeryüzüne yayılırsınız.
- Onlara vadettiğimiz azabın bir kısmını sana göstersek de senin canını alsak da, vazifen sadece tebliğ
- Sadaka vermekte gönülden davranan müminlere dil uzatan ve ancak ellerinden geldiği kadar verebilenlerle alay eden
- Kendisine verilen kötü müjde yüzünden, halktan gizlenmeye çalışır; onu utana utana tutsun mu, yoksa toprağa
- Tek olarak yaratıp kendisine bol bol mal, çevresinde bulunan oğullar verdiğim ve nimetleri yaydıkça yaydığım
- Ama, insanoğlu gelecekte de suç işlemek ister de: "Kıyamet günü ne zamanmış! " der.
- Onlar fena bir şey yaptıklarında veya kendilerine zulmettiklerinde Allah'ı anarlar, günahlarının bağışlanmasını dilerler. Günahları Allah'tan
- Onlar dikensiz sedir ağaçları, salkımları sarkmış muz ağaçları, uzamış gölge altında, çağlayarak akan sular kenarlarında;
- Yoksa apaçık bir deliliniz mi var?
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Mearic indirin:
Mearic Suresi mp3 : Mearic suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler