Tarık suresi 4. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Tarık suresi 4 ayeti okunuşu - Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Tarık suresi - At-Tariq aya 4 (The Night-Visitant).
  
   

﴿اِنْ كُلُّ نَفْسٍ لَمَّا عَلَيْهَا حَافِظٌۜ ﴾ [الطارق: 4]

ayet arapça & türkçe okunuşu

İn kullu nefsin lemmâ ‘aleyhâ hâfiz(un) [Tarık: 4]


Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet

Üzerinde gözetici olmayan kimse yoktur. [Tarık: 4]


Tarık Suresi 4. ayet tefsiri

Sûrede vurgulanmak istenen hakikatleri beyân için iki şey üzerine yemin edilir: Semâ ve târık. Semâ, sırlarına vakıf olmamız takatimizin ötesinde olan, ancak cüz’i bir şekilde görüp bilebildiğimiz gökyüzüdür. اَلطَّارِقُ ( tārık ) ise, bir aletle veya herhangi bir cisimle vurmak, çarpmak anlamına gelen اَلطَّرْقُ ( tark ) kelimesinden isimdir. Bu bakımdan ayaklarımızla vurup yürüdüğümüz yola, ayaklarını vurarak yola giden yolcuya ve geceleyin gelip gönül hoplatan ziyaretçiye “ târık ” denilir. Sonra bu mânadan hareketle her ne olursa olsun geceleyin ortaya çıkıp göze gönle çarpan her şeye hatta hayalî şekillere de târık denilmiştir. Sabaha yakın ortaya çıkan Sabah yıldızına da parlaklığıyla göze çarptığından dolayı bu isim verilmiştir. Nitekim burada onun “ necm-i sâkıb ” olduğu beyân edilir.  اَلنَّجْمُ الثَّاقِبُ ( en-necmu’s-sâkıb ), “ delen yıldız ” anlamına gelip ışığının kuvvetinden dolayı karanlığı deliyor gibi gözüken her parlak yıldıza denir. Bu kelimenin “ yüksek yıldız ” anlamı da vardır. Bu anlamlardan hareketle Necm-i sâkıbın gece doğan herhangi bir parlak ve yüksek yıldıza, Sabah yıldızına, Necm sûresinin birinci ayetinde zikredilen Süreyyâ yıldızına veya Kur’an’ın inen parçalarının her birine isim olması mümkündür.

Bu yeminlerin gâyesi, her insan üzerinde, onu koruyan, onun düşünce, niyet, söz ve davranışlarını görüp gözeten, takip edip kaydeden bir bekçi bir koruyucu muhâfız bulunduğunu haber vermektir. Bu muhâfız öncelikle mutlak bir kudret ve sonsuz ilim sahibi olan Allah zü’l-celâl Hazretleridir. Cenâb-ı Hakk’ın bu vasfını dile getiren şu âyet-i kerîmeler ne kadar dikkat çekicidir:

“ Allah, üzerinizde kusursuz bir gözetleyici ve koruyucudur. ” ( Nisâ 4/1 )

“ Allah, her şeyi hakkiyle görüp gözetendir. ” ( Ahzab 33/52 )

“ Gerçek şu ki, insanı biz yarattık ve nefsinin ona neler fısıldadığını da çok iyi biliyoruz. Çünkü biz ona şah damarından daha yakınız. ” ( Kâf 50/16 )

Bu ayetler, insanın üzerindeki en büyük bekçinin yüce Allah olduğunu haber verir.

Rivayet edildiğine göre Hz. Ömer, hilâfeti devrinde Muâz ( r.a. )’ı Kilâboğulları aşiretine göndermişti. Devlet hazinesinden ödenmesi gereken paraları ödeyecek, verilmesi gereken malları verecek, zenginlerden alınan zekâtları fakirlere ve muhtaçlara dağıtacaktı. Hz. Muâz, üzerine aldığı bu vazîfeyi îtinâ ile îfâ ediyor, gönüller fethederek tatlı hatıralarla geri dönüyordu. Geri döndüğünde, dünya malı olarak Sadece omuzuna attığı atkısı kalıyordu. Bu atkı zaten, giderken de var olan bir atkıydı. Bir defâsında hanımı dayanamayıp sordu:

“ –Böyle bir vazîfe üstlenenler, belli bir ücret alırlar, evlerine de hediye getirirler. Senin hediyelerin nerede? ”

Muâz ( r.a. ) cevap verdi:          

“ –Benimle birlikte yanımdan hiç ayrılmayan bir murâkıp vardı. Her aldığımı, verdiğimi hesap ediyordu. ”

Hanımı kızdı:

“ –Resûlullah ( s.a.s. ) her şeyde sana güvenirdi. Ebubekir de öyle. Ömer geldi; seninle birlikte murâkıp mı gönderiyor? Her yaptığını tâkip mi ettiriyor? ” dedi.

Söz, Hz. Ömer’in hanımına, ondan da Hz. Ömer’e ulaştı. Hz. Ömer, Muâz ( r.a. )’ı çağırıp sitemle sordu:

“ –Ben senin ardından böyle bir murâkıp göndermediğim hâlde, duyduklarım nedir yâ Muâz? Benim sana îtimâdım yok mu zannediyorsun? ”

Hz. Muâz’ın cevâbı pek mânidardı:

“ –Ey Mü’minlerin Emîri! Hanımıma özür olarak öne sürebilecek ancak bunu bulabildim. Hem murâkıp dediğim, sizin murâkıbınız değil, Allah’ın murâkabesi idi. Bu sebeple yaptığım hizmetin ecri zâyi olmasın diye -câiz bile olsa- nefsim için hiçbir şey alamam… ”

Hz. Ömer, onun bu sözlerle neyi kasdettiğini anlamıştı. Zira Muâz ( r.a. ) nefsine ve dünyaya âit her şeyden müstağnî idi. Halîfe, onu taltîf ederek kendinden bir miktar hediye verdi ve:

“ –Git bununla âilenin gönlünü al! ” dedi.

Bununla birlikte ayette bahsedilen “ hâfız ”ın bekçi melekler olması da mümkündür. Zira:

“ Oysa yanıbaşınızda sizi sürekli gözetleyenler var. Her söz ve davranışınızı kayda geçiren tertemiz, şerefli melekler. Yaptığınız her şeyi bilirler. ” ( İnfitâr 82/10-12 )

“ Allah, kullarının üzerinde her istediğini yapma kudret ve kuvvetine sahiptir. Ayrıca üzerinize, yaptıklarınızı kaydeden ve sizi koruyan melekler gönderir... ” ( En‘âm 6/61 ) ayetleri, insanı takip eden, onun söz ve davranışlarını yazıp kaydeden bekçi meleklerin varlığını haber vermektedir. Bu sebeple insanın, azgın nefsin aldatmalarına kanmayıp hayatını bu ilâhî ikazlar ışığında tanzim ederek düzene sokmaya çalışması gerekir. Özellikle çocuklarımızı terbiye ederken, üzerlerinde böyle ilâhî bir kontrolün olduğu onların körpe dimağlarına kesinlikle nakşedilmelidir.

İnsanın başıboş bırakılmadığına, kontrol edildiğine ve birgün hesaba çekileceğine delil isterseniz: 


Ömer Çelik Tefsiri
Tarık suresi Diyanet

Tarık'den 4 Ayeti'ni dinle


Tarık suresi 4 ayeti anlamı - okunuşu

Hiçbir kimse yoktur ki, üzerinde bir gözetleyici, bir koruyucu bulunmasın.


Mokhtasar tefsiri

Allah Teâlâ, kıyamet günü hesap vermesi için her bir kişiye amellerini kaydeden bir melek görevlendirmiştir.


Ali Fikri Yavuz

(İşte and olsun o semâya ve bu Târık’a ki), hiç bir nefis yoktur ki, üzerinde bir gözetleyici (melek) olmasın


İngilizce - Sahih International


There is no soul but that it has over it a protector.

Tarık suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


Hiçbir kimse yoktur ki onun bir gözetip koruyan memuru bulunmasın.


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


Elə bir kimsə yoxdur ki, onun üstündə bir gözətçi (mələk) olmasın!


Kuran Araştırmaları Vakfı


Hiç kimse yoktur ki üzerinde bir koruyucu, bir denetleyici bulunmasın.

Tarık suresi (At-Tariq) 4 ayeti arapça okunuşu

﴿إِن كُلُّ نَفْسٍ لَّمَّا عَلَيْهَا حَافِظٌ﴾
[ الطارق: 4]

in küllü nefsil lemma aleyha hafiz

إن كل نفس لما عليها حافظ

سورة: الطارق - آية: ( 4 )  - جزء: ( 30 )  -  صفحة: ( 591 )


English Türkçe Indonesia
Русский Français فارسی
تفسير انجليزي اعراب

Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler

  1. Ey inkarcılar! Aşırı giden kimselersiniz diye sizi Kuran'la uyarmaktan vaz mı geçelim?
  2. İnecek azabı gözetle, onlar da göreceklerdir.
  3. O zaman "Erteye bırakılmaz mıyız?" derler.
  4. Rabbin meleklere, "Ben sizinleyim, inananları destekleyin" diye vahyetti. "Ben inkar edenlerin kalblerine korku salacağım, artık
  5. Bunlar Allah'ın yasalarıdır. Allah'a ve Peygamberine kim itaat ederse onu içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyacaktır,
  6. Hayır, öyle değil; iyilik yaparak kendini Allah'a veren kimsenin ecri Rabbi'nin katındadır. Onlara korku yoktur,
  7. Ey İnananlar! Yahudileri ve hıristiyanları dost olarak benimsemeyin, onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden kim onlara dost
  8. Gaybın anahtarları O'nun katındadır, onları ancak O bilir. Karada ve denizde olanı bilir. Düşen yaprağı,
  9. Gökleri ve yeri altı günde yaratan, sonra arşa hükmeden, yere gireni ve ondan çıkanı, gökten
  10. Sonunda Bize gelince arkadaşına: "Keşke benimle senin aranda doğu ile batı arasındaki kadar uzaklık olsaydı,

türkçe Kuran sureleri :

Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Tarık indirin:

Tarık Suresi mp3 : Tarık suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Tarık Suresi Ahmed El Agamy
Ahmed Al Ajmy
Tarık Suresi Bandar Balila
Bandar Balila
Tarık Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al Jalil
Tarık Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al Ghamdi
Tarık Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al Shuraim
Tarık Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit
Tarık Suresi Abdul Rashid Sufi
Abdul Rashid Sufi
Tarık Suresi Abdullah Basfar
Abdullah Basfar
Tarık Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al Juhani
Tarık Suresi Fares Abbad
Fares Abbad
Tarık Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al Muaiqly
Tarık Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al Minshawi
Tarık Suresi Al Hosary
Al Hosary
Tarık Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasi
Tarık Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Thursday, November 21, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler