Müminun suresi 56. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿نُسَارِعُ لَهُمْ فِي الْخَيْرَاتِۜ بَلْ لَا يَشْعُرُونَ ﴾ [المؤمنون: 56]
ayet arapça & türkçe okunuşuNusâri’u lehum fî-lḣayrât(i)(c) bel lâ yeş’urûn(e) [Müminun: 56]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Kendilerine mal ve oğullar vermekle, iyiliklerde onlar için acele ettiğimizi mi zannederler? Hayır; farkında değiller. [Müminun: 56]
Müminun Suresi 56. ayet tefsiri
Bütün peygamberler aynı dini tebliğ etmişlerdir. O da tevhid dini olan İslâm’dır. İslâm şirki yasaklayıp bir olan Allah’a ibâdeti emreder. Fakat bir kısım insanlar tevhid akidesinden uzaklaşarak, fikir, düşünce ve yaşayış itibariyle farklı gruplara ayrılmışlardır. Günümüzde de açıkça görüldüğü üzere böylece pek çok din ve mezhep ortaya çıkmıştır. İşin ilginç yanı, hak veya bâtıl olduğuna bakmaksızın herkes kendi görüş, parti, din ve mezhebiyle memnun ve mutlu olmakta, onunla sevinip böbürlenmektedir. Bu durum, insanın bir şeye körü körüne bağlanma zaafiyetinden kaynaklanmaktadır. Bu ise insanın, boyunu aşan bir su gibi, içine daldığı tam bir cehâlet, gaflet, sapıklık ve şaşkınlıktır. Öyle bir cehâlet ve gaflet ki, dünyada sahip oldukları servet ve evlatları kendilerinin tabii bir hakkı sayıyor, -hâşâ- Allah’ın bu şekilde kendilerine ihsanda bulunmasını bir mecburiyet olarak telakki ediyorlar. Halbuki bu geçici menfaatler, onların lehine değil sonuç itibariyle aleyhinedir. Dolayısıyla Allah Teâlâ, o şaşkınlığı içinde devam etmek isteyenleri, ölüm veya azap gelip gözleri açılıncaya kadar öylece kendi hallerine terk etmeyi öğütlemektedir.
Rivayete göre Hz. Ömer’e Kİsrâ’nın bilezikleri getirilmiş, o da onu alıp, Süraka ( r.a. )’ın koluna takmış ve bilezik omzuna kadar çıkmıştı. Bunun üzerine Hz. Ömer:
“ Allahım! Ben senin peygamberinin senin yolunda harcamak için eline mal geçmesini arzu ettiğini gördüm, biliyorum sen malı onun nazarında değersiz kıldın. Yine, Ebubekir ( r.a. )’in de böyle kıymetli malları cömertçe vermekten hoşlandığını da biliyorum. Allahım! Bu, taraf-ı ilâhînden Ömer için bir imtihan olmasın ” demiş ve peşine «Onlar, zannediyorlar mı ki, kendilerine verdiğimiz bunca servet ve evlatlarla, üzerlerine hep hayır yağdırmak için can atıp duruyoruz? Hayır! Ama onlar yanıldıklarının farkında değiller!» ( Mü’minûn 23/55-56 ) âyetlerini okumuştur.” ( Fahreddin er-Râzî, Mefâtîhu’l-gayb, XXIII, 92 )
Dolayısıyla ilâhî lutuflara erişmek için böyle yanlış inanç ve düşünceleri terk edip, övülen şu özelliklere sahip olmak lazımdır:
Ömer Çelik Tefsiri
Müminun suresi 56 ayeti anlamı - okunuşu
Üzerlerine hep hayır yağdırmak için can atıp duruyoruz? Hayır! Ama onlar yanıldıklarının farkında değiller!
Mokhtasar tefsiri
Elindeki ile sevinip duran bu gruplar dünya hayatında kendilerine vermiş olduğumuz mal ve evlatları hak ettikleri iyiliklerin bir an önce verilmiş karşılığı mı zannediyorlar? Hayır! Durum onların zannettiği gibi değildir. Biz onlara, bunları ancak bir oyalama ve onları bu şekilde tutmak için veriyoruz. Fakat onlar, bunun farkında değillerdir.
Ali Fikri Yavuz
Onlara dünyada verdiğimiz mal ve evlâddan dolayı, biz onların hayırlarına acele ediyoruz, zannında mı bulunuyorlar? Hayır, anlamıyorlar, (dünya haline aldanıyorlar, ahiretteki perişanlığı düşünmüyorlar)
İngilizce - Sahih International
Is [because] We hasten for them good things? Rather, they do not perceive.
Müminun suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Hayırlara ulaşıvermelerini sağlamadayız, hayır, anlamıyorlar.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Biz onların yaxşılıqlarına tələsirik? Xeyr, anlamırlar! (Kafirlərə dünyada istədiklərini verib tədriclə onları əzaba yaxınlaşdırmağımızı, az sonra qəflətən başlarının üstünü alacağımızı düşünmürlər!)
Kuran Araştırmaları Vakfı
Kendilerine faydalar sağlamak için can atıyoruz? Hayır, onlar işin farkına varamıyorlar.
Müminun suresi (Al-Muminun) 56 ayeti arapça okunuşu
﴿نُسَارِعُ لَهُمْ فِي الْخَيْرَاتِ ۚ بَل لَّا يَشْعُرُونَ﴾
[ المؤمنون: 56]
English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Buyruğumuz gelince oraların altını üstüne getirdik; üzerine Rabbinin katından, işaretli olarak yığın yığın sert taş
- And olsun ki sizi, içinizden cihada çıkanları ve sabredenleri meydana çıkarana ve haberlerinizi açıklayana kadar
- Doğrusu Rabbin onları diriltip bir araya getirecektir. Şüphesiz O Hakim'dir, Herşeyi Bilen'dir.
- Musa onlara: "Ne atacaksanız atın" dedi.
- O gün Allah onlara seslenir: "Peygamberlere ne cevap verdiniz?" der.
- Süleyman'ın cinlerden, insanlardan ve kuşlardan müteşekkil olan ordusu toplandı. Hepsi toplu olarak gidiyorlardı.
- Yeryüzünde dolaşıp, kendilerinden daha çok, daha kuvvetli, yeryüzünde bıraktıkları eserler daha sağlam olan öncekilerin sonuçlarının
- And olsun ki insanı Biz yarattık; nefsinin kendisine fısıldadıklarını biliriz; Biz ona şah damarından daha
- O gün işin dehşetinden baldırlar açılır; gözleri dönmüş olarak yüzlerini zillet bürür; secdeye çağırılırlar ama
- Bunun üzerine, İblis'in dışında bütün melekler hemen secde ettiler. O, secde edenlerle beraber olmaktan çekindi.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Müminun indirin:
Müminun Suresi mp3 : Müminun suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler