Nur suresi 56. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Nur suresi 56 ayeti okunuşu - Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Nur suresi - An-Nur aya 56 (The Light).
  
   

﴿وَاَق۪يمُوا الصَّلٰوةَ وَاٰتُوا الزَّكٰوةَ وَاَط۪يعُوا الرَّسُولَ لَعَلَّكُمْ تُرْحَمُونَ ﴾ [النور: 56]

ayet arapça & türkçe okunuşu

Veakîmû-ssalâte veâtû-zzekâte veatî’û-rrasûle le’allekum turhamûn(e) [Nur: 56]


Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet

Namaz kılın, zekat verin, Peygambere itaat edin ki size merhamet edilsin. [Nur: 56]


Nur Suresi 56. ayet tefsiri

Âyette haber verilen vaat ve müjde sadece Resûlullah ( s.a.s. ) ve onun ashâbına değil, bilakis kıyâmete kadar gelecek bütün müslümanlaradır. Burada Cenâb-ı Hak iki şarta bağlı olarak üç vaatte bulunuyor:

Şartlar:

Biirncisi; kâmil bir imana sahip olmak,

İkincisi; sâlih ameller işlemek. Bundan maksat sadece namaz kılmak, oruç tutmak, hacca gitmek gibi ibâdetler değil, aynı zamanda dünyanın imarına yardımcı olacak her türlü işi Allah’ın rızâsına uygun tarzda ve en güzel şekilde yapmaktır. Kâinatın fizik, matematik, sosyolojik, psikolojik tüm kanunlarından istifade ederek bize ihsan edilen tüm dünya nimetlerini İslâm’ın yüceltilmesi ve hakkın galip gelmesi için kullanmaktır.

Va‘dedilen neticeler:

  Kendilerinden önceki mü’minleri kâfirlerin yerine geçirip hâkim kıldığı gibi onları da yeryüzüne hâkim ve iktidar sahibi kılacaktır. Meselâ daha önce Firavun ve hanedanını helak ederek İsrâiloğulları’nı onların yerine geçirmişti. Tarih boyu bu durum tekrar edip durmuştur.

  Onlar için seçip râzı olduğu İslâm dinini onların iyiliğine yerleştirip koruyacak, onlara İslâmı hayatlarına uygulama güç, kudret ve imkânını bahşedecektir. Böylece İslâm Arap Yarımadası başta olmak üzere dünyanın pek çok yerine yayılıp yerleşecektir.

  İçinde bulundukları korku, şiddet ve endişe döneminin arkasından, bunun yerine onları tam bir emniyet ve selâmete ulaştıracaktır.

Konuyla ilgili olarak Resûl-i Ekrem ( s.a.s. ) şöyle buyurur: “ Allah’a gerçekten iman eden ve salih amellerde bulunan bu ümmeti; Allah katında yüce mertebe kazanmak, dinini yaşamak, düşmanlarına karşı Allah’tan yardım görmek ve yeryüzünde güç sahibi olmakla müjdele. Kim âhiret amelini dünya için yaparsa, onun âhirette hiçbir nasibi yoktur. ” ( Ahmed b. Hanbel, Müsned, V, 134 )

Demek ki, başarıların sebebi, mü’minlerin yalnızca Allah’a kulluk ediyor ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmuyor olmalarıdır. Başarı ve zafere ulaştıktan sonra da yapacakları iş, yine Allah’a kulluk etmek ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmamaktır. Bu durumlarında bir değişiklik olduğunda, kendilerine lütfedilen başarılar da değişecek, Allah’ın nimetlerine nankörlük edenler gâlibiyetlerini kaybedeceklerdir. Allah Teâlâ buyurur:

“ …Bir toplum, içinde bulundukları iyi hâli değiştirmedikçe, Allah, onlara olan nimetini değiştirmez. Fakat Allah, bir topluma kendi günahları yüzünden bir kötülük dilediği zaman, artık onun geri çevrilmesi mümkün değildir. Onları, Allah’tan başka koruyacak kimse de bulunmaz. ” ( Ra‘d 13/11 )

Bu sebeple Cenâb-ı Hak mü’minlere sürekli ilâhî rahmete nâil olmaları ve o rahmet içinde kalmaları için namazı kılmalarını, zekâtı vermelerini ve Resûlullah ( s.a.s. )’e itaat etmelerini bir daha hatırlatmaktadır. Zaten yeryüzünde hâkimiyet elde eden mü’minlerin gerçek hedefi, Allah’ın dinini hâkim kılmak ve onun olabildiğince kalabalık kitleler tarafından yaşanmasını sağlamaktır. Bu hususa ışık tutan bir âyet-i kerîmede şöyle buyrulur:

“ Allah’ın dinine yardım eden o mü’minler, kendilerine yeryüzünde bir hâkimiyet verdiğimizde, namazlarını dosdoğru kılar, zekâtlarını verir, her türlü iyiliği emredip yayar, kötülük ve yanlışlıkları yasaklayıp önünü almaya çalışırlar. Bütün işlerin neticede varıp değerlendirileceği yer Allah’ın huzurudur. ” ( Hac 22/41 )

Bu âyetlerde va‘dedilen müjdenin gerçekleşmesi ve örneklendirilmesi bakımından Resûl-i Ekrem ( s.a.s. ) ve ashâbının durumu pek güzel bir numûnedir. Şöyle ki: Resûlullah ( s.a.s. ) ve ashâbı Mekke’de on yıl kadar korku içinde ve gizli bir şekilde insanları Allah’ın birliğine imana ve yalnızca O’na kul olmaya davet ettiler. Sonra izin verildi, Medine’ye hicret ettiler. Arkasından savaş emri geldi. Orada korku çekerek, gece gündüz silahlı dolaşarak sabırla beklemek mecburiyetinde kaldılar. Bu ağır şartlar altında bunalan bir sahâbî Peygamberimiz ( s.a.s. )’e gelerek:

“ Ey Allah’ın Rasûlü! Devamlı korku ve tehlike içinde mi yaşayacağız? Silahları bırakıp güvenlik ve huzur içinde yaşayacağımız bir gün gelmeyecek mi? ” diye sordu. Bunun üzerine Allah Resûlü ( s.a.s. ) şu cevabı verdi:

“ İçinizden bir kimsenin, silah taşımadan, elbisesine bürünerek kalabalıklar arasında rahatça oturacağı günlere kavuşmak için çok değil, biraz daha sabredeceksiniz. ”

Bu sözün üzerinden çok zaman geçmeden bu âyet-i kerîme nâzil oldu. Allah Teâlâ Peygamberini Arap yarımadasına hâkim kıldı, silahı bıraktılar. Daha sonra içine düştükleri iç savaş günlerine kadar Hz. Ebubekir, Hz. Ömer ve Hz. Osman’ın hilâfetlerinde aynı huzur ve güven içinde yaşadılar. Sonra tekrar korkulu günlere girdiler, korunaklar ve korumalar edindiler. Hâsılı onlar durumlarını değiştirdiler, bu yüzden içinde bulundukları huzur da değişip yok oldu. ( Taberî, Câmi‘u’l-beyân, XVIII, 212 )

Hâsılı başarı, huzur ve mutluluğun yolu, İslâm’ı hayatın her alanını mükemmel bir tarzda tanzim edip kuşatan bir din hâlinde benimseyip uygulamaktan geçer. Bu münâsebetle şimdi aile hayatına yeniden dönülüp, aile fertlerinin ev içinde uymaları gereken pek mühim prensipler hatırlatılarak şöyle buyrulur:


Ömer Çelik Tefsiri
Nur suresi Diyanet

Nur'den 56 Ayeti'ni dinle


Nur suresi 56 ayeti anlamı - okunuşu

Öyleyse, namazı dosdoğru kılın, zekâtı verin ve Peygamber’e itaat edin ki Allah’ın rahmetine erişesiniz.


Mokhtasar tefsiri

Allah`ın rahmetine nail olmak için namazı en kamil şekilde eda edin, mallarınızın zekâtını verin ve size emrettiği şeyleri yapıp yasakladığı şeyleri terk ederek resul -sallallahu aleyhi ve sellem-`e itaat edin.


Ali Fikri Yavuz

Namazı gereği üzre kılın, zekâtı verin ve peygambere itaat edin ki, rahmete kavuşturulasınız


İngilizce - Sahih International


And establish prayer and give zakah and obey the Messenger - that you may receive mercy.

Nur suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


Ve namaz kılın, zekat verin ve Peygambere itaat edin de acınmışlardan olun.


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


Namaz qılın, zəkat verin və Peyğəmbərə itaət edin ki, sizə rəhm olunsun!


Kuran Araştırmaları Vakfı


Namazı kılın; zekatı verin; Peygamber'e itaat edin ki merhamet göresiniz.

Nur suresi (An-Nur) 56 ayeti arapça okunuşu

﴿وَأَقِيمُوا الصَّلَاةَ وَآتُوا الزَّكَاةَ وَأَطِيعُوا الرَّسُولَ لَعَلَّكُمْ تُرْحَمُونَ﴾
[ النور: 56]

ve ekimus salate veatüz zekate ve etiür rasule lealleküm türhamun

وأقيموا الصلاة وآتوا الزكاة وأطيعوا الرسول لعلكم ترحمون

سورة: النور - آية: ( 56 )  - جزء: ( 18 )  -  صفحة: ( 357 )


English Türkçe Indonesia
Русский Français فارسی
تفسير انجليزي اعراب

Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler

  1. Hamd de Alemlerin Rabbi Allah'adır.
  2. Hor görülen yahudileri, bereketlendirdiğimiz yerin doğularına ve batılarına mirasçı kıldık. Rabbinin İsrailoğullarına verdiği güzel söz,
  3. Rabbini hamd ile an, secde edenlerden ol ve ölünceye kadar Rabbine kulluk et.
  4. Allah onlara yine: "Yeryüzünde kaç yıl kaldınız" der.
  5. Biz yeryüzünü, dirilerin ve ölülerin toplantı yeri yapmadık mı?
  6. Binlerce kişinin memleketlerinden ölüm korkusuyla çıktıklarını görmedin mi? Allah onlara "Ölün" dedi. Sonra onları diriltti.
  7. Firavun: "Ey ileri gelenler! Sizin benden başka bir tanrınız olduğunu bilmiyorum. Ey Haman! Benim için,
  8. De ki, "Ey kitap ehli! Allah'a, bize indirilene ve daha önce indirilene inanmamızdan ve çoğunuzun
  9. Allah size delillerini gösteriyor. Allah'ın delillerinden hangisini inkar edersiniz?
  10. And olsun ki, bunlardan öncekiler de yalanlamışlardı. Beni inkar etmek nasılmış?

türkçe Kuran sureleri :

Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Nur indirin:

Nur Suresi mp3 : Nur suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Nur Suresi Ahmed El Agamy
Ahmed Al Ajmy
Nur Suresi Bandar Balila
Bandar Balila
Nur Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al Jalil
Nur Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al Ghamdi
Nur Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al Shuraim
Nur Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit
Nur Suresi Abdul Rashid Sufi
Abdul Rashid Sufi
Nur Suresi Abdullah Basfar
Abdullah Basfar
Nur Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al Juhani
Nur Suresi Fares Abbad
Fares Abbad
Nur Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al Muaiqly
Nur Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al Minshawi
Nur Suresi Al Hosary
Al Hosary
Nur Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasi
Nur Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Tuesday, July 16, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler