Haşr suresi 7. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Haşr suresi 7 ayeti okunuşu - Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Haşr suresi - Al-Hashr aya 7 (The Mustering).
  
   

﴿مَٓا اَفَٓاءَ اللّٰهُ عَلٰى رَسُولِه۪ مِنْ اَهْلِ الْقُرٰى فَلِلّٰهِ وَلِلرَّسُولِ وَلِذِي الْقُرْبٰى وَالْيَتَامٰى وَالْمَسَاك۪ينِ وَابْنِ السَّب۪يلِۙ كَيْ لَا يَكُونَ دُولَةً بَيْنَ الْاَغْنِيَٓاءِ مِنْكُمْۜ وَمَٓا اٰتٰيكُمُ الرَّسُولُ فَخُذُوهُ وَمَا نَهٰيكُمْ عَنْهُ فَانْتَهُواۚ وَاتَّقُوا اللّٰهَۜ اِنَّ اللّٰهَ شَد۪يدُ الْعِقَابِۢ ﴾ [الحشر: 7]

ayet arapça & türkçe okunuşu

Mâ efâa(A)llâhu ‘alâ rasûlihi min ehli-lkurâ feli(A)llâhi ve lirrasûli ve liżî-lkurbâ velyetâmâ velmesâkîni vebni-ssebîli key lâ yekûne dûleten beyne-l-aġniyâ-i minkum(c) vemâ âtâkumu-rrasûlu feḣużûhu vemâ nehâkum ‘anhu fentehû(c) vettekû(A)llâh(e)(s) inna(A)llâhe şedîdu-l’ikâb(i) [Haşr: 7]


Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet

Allah'ın, fethedilen memleketler halkının mallarından Peygamberine verdikleri; Allah, Peygamber, yakınlar, yetimler, yoksullar ve yolda kalmışlar içindir; ta ki içinizdeki zenginler arasında elden ele dolaşan bir devlet olmasın. Peygamber size ne verirse onu alın, sizi neden menederse ondan geri durun; Allah'tan sakının, doğrusu Allah'ın cezalandırması çetindir. [Haşr: 7]


Haşr Suresi 7. ayet tefsiri

Savaşsız ve zahmetsiz olarak düşmandan ele geçen mallara “ fey ” denilir. “ Ganimet ” ise savaşmak suretiyle ele geçen düşman mallarıdır. Nitekim Nadîr oğullarından elde edilen mallar, at koşturmaya veya deve sürmeye gerek olmaksızın savaşmadan elde edilmişti. Fey ile ganimetin hükümleri farklıdır. Enfâl sûresinin 41. âyetine göre ganimet beşe ayrılır. Beşte biri Allah’a ve Rasûlü’ne yani devlet bütçesine aittir. Kalan beşte dördü savaşa katılan mücahitlere dağıtılır. Fey ise tamamen Allah ve Rasûlü’ne ait olup, Peygamber ( s.a.s. ) ve ondan sonra gelen halifeler onu diledikleri gibi müslümanların işlerine harcarlar. Nitekim 7. ve 8. âyetler de bu malların kimlere harcanacağı hususuna ayrıca açıklık getirilmektedir.

Allah Teâlâ’nın fey’in bu şekilde taksim edilmesini istemesi, malın sadece zenginler ve güçlüler arasında dolaşıp durmasını engellemek, toplumun fakir kesimlerinin de bundan azami derecede istifadesini sağlamaktır. اَلدُّولَةُ ( dûle ) kelimesi, dâl harfinin ötresiyle “ elden ele dolaşan güzel şey ” anlamına gelir. Dâl harfinin fethasıyla اَلدَّوْلَةُ ( devlet ) ise “ sevilen, hoşa giden güzel bir şeyin ardında dolaşmak veya güzel bir şeyin ele geçmesi ” mânasına gelir.

İslâm devletinin iktisâdî anlayışının temelini teşkil eden kaidelerden biri de, Kur’ân-ı Kerîm’in koyduğu bu mühim esastır. Yani zenginlik sadece zenginlerin arasında dolaşan bir şey olmaktan çıkarılıp tüm topluma yayılmalıdır. Servet sadece zenginler arasında dolaşmamalı veya zenginler gün be gün daha da zenginleşirken, fakirler daha da fakirleşmemelidirler. Bu açıdan bakıldığında Kur’an’ın sadece mücerret bir kaide ortaya koymakla kalmadığı, bunun yanı sıra bir kısım pratik önlemler aldığı görülecektir. Bunların başında faizi haram kılıp, zekâtı emretmesi gelir. Fey haricinde ganimetlerden beşte birinin fakirlere verilmesini ister. Sadakaya ek olarak, çeşitli kefaretler vasıtasıyla zenginliğin akışının fakirler tarafına olması için infak edilmesini sürekli telkin eder. İslâm’ın ayrıca vefat eden kimsenin bıraktığı servetin en geniş kitleye yayılmasını sağlayacak bir veraset hukuku ihdas ettiği dikkat çeker. Ahlâkî bakımdan cimrilik kötülenirken, cömertlik fazilet olarak teşvik edilir. Zenginlere mallarında fakirlerin payı olduğu ve bu payın hayrat olarak değil, onların hakkı olarak verilmesi gerektiği bildirilir. Fey hakkında emredilen kanuna göre, onun bir kısmı toplumdaki fakir ve muhtaçlara yardım olarak kullanılmalıdır. Bu gerçekler, İslâm devletinin gelir giderlerinin ve genel olarak tüm mali ve iktisadi ilişkilerin, gelir kaynakları üzerinde zenginlerin tekel kuramayacakları ve servetin akışının fakirlerden zenginlere değil, zenginlerden fakirlere akacağı bir biçimde düzenlenmesi gerektiğini açıkça belirtmektedir.

Bu sebeple buyruluyor ki:
Ömer Çelik Tefsiri
Haşr suresi Diyanet

Haşr'den 7 Ayeti'ni dinle


Haşr suresi 7 ayeti anlamı - okunuşu

Allah’ın barış yoluyla fethedilen ülkelerin halkından Pey­gam­beri’ne nasip ettiği ganimet malları Allah’a, Peygamber’e, Peygam­ber’in yakın akrabasına, yetîmlere, yoksullara ve yolda kalmışlara aittir. Tâ ki o mallar, içinizde sadece zenginler arasında dolaşan bir servet hâline gelmesin! Peygamber size ne verdiyse onu alın; size neyi yasakladıysa ondan da kaçının. Allah’a gönülden saygı bes­leyip O’na karşı gelmekten sakının. Çünkü Allah’ın cezası pek şid­detlidir.


Mokhtasar tefsiri

Yüce Allah’ın (fethedilen) kasaba halkından savaşmadan alınarak Peygamberine verdiği fey Allah`a aittir. Allah onu dilediği kimseye verir. Yine resule mülk olarak verir. Haşimoğulları`ndan ve Abdulmuttalip Oğulları`ndan olan akrabalarına verir. Bu, sadakadan men edilmeleri sebebi ile onlar için bir telafidir. Yine yetimler, fakirler, yolda kalmış ve nafakasını yitirmiş olan kimseler içindir. Bu; malların, sadece zengin olanlar arasında dönüp dolaşmaması ve fakirlere de verilmesi içindir. -Ey Müminler!- Resul -sallallahu aleyhi ve sellem- size fey mallarından ne verdiyse, onu alın ve sizi neyden sakındırmışsa ondan kaçının. Emirlerine itaat ederek ve yasaklarından kaçınarak Allah`tan korkun. Muhakkak ki Yüce Allah, cezalandırması çetin olandır. O`nun cezalandırmasından sakının.


Ali Fikri Yavuz

Allah’ın, peygamberine (kâfir) memleketler ahalisinden verdiği ganimet; Allah için (Kâbe ve diğer mescidlerin tamiri için), Peygamber için, O’na yakın olan akraba için, yetimler, yoksullar ve yolda kalmış kimseler içindir. (Bir rivayete göre de Allah’ın hissesi, Peygamberin hissesine dahildir. Bu takdirde ganimet altı hisse değil de beş hisse itibar edilerek adları geçenlere birer sehim verilir.) Tâ ki, o mal, sizden yalnız zenginler arasında dolaşan bir servet olmasın, (bundan muhtaçlar da faydalansın). Peygamber size (ganimetten) ne verdi ise, onu alın; (ve emirlerini tutun). Size neyi yasak etti ise, onu da almayın; (yapma dediğini yapmayın). Allah’dan korkun; çünkü Allah çok şiddetli azab sahibidir


İngilizce - Sahih International


And what Allah restored to His Messenger from the people of the towns - it is for Allah and for the Messenger and for [his] near relatives and orphans and the [stranded] traveler - so that it will not be a perpetual distribution among the rich from among you. And whatever the Messenger has given you - take; and what he has forbidden you - refrain from. And fear Allah; indeed, Allah is severe in penalty.

Haşr suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


Allah'ın, fethedilen köylerin mallarından Peygamberine verdiği ganimetler artık Allah'ındır ve Peygamberin ve yakınların ve yetimlerin ve yoksulların ve yolda kalmışların; bu da, o malın, sizin içinizdeki zenginlerin ellerinde devreden bir mal, bir sermaye olmaması içindir ve Peygamber, size ne verirse alın onu ve neden vazgeçmenizi emrederse vazgeçin ondan ve çekinin Allah'tan; şüphe yok ki Allah'ın azabı çetindir.


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


Allah Öz Peyğəmbərinə (fəth olunmuş) məmləkətlərin əhalisindən (dinc yolla) verdiyi qənimət Allaha, Peyğəmbərə, (Muhəmməd əleyhissəlama yaxın olan) qohum-əqrabaya, yetimlərə, yoxsullara və (pulu qurtarıb yolda qalan) müsafirə (yolçulara) məxsusdur. Bu ona görədir ki, (həmin mal-dövlət) içərinizdəki zənginlər arasında əldən-ələ dolaşan bir sərvət olmasın (ondan yoxsullar da faydalansın). Peyğəmbər sizə nə verirsə, onu götürün; nəyi qadağan edirsə, ondan əl çəkin. Allahdan qorxun. Həqiqətən, Allahın cəzası çox şiddətlidir.


Kuran Araştırmaları Vakfı


Allah'ın, (fethedilen) ülkeler halkından Peygamberine verdiği ganimetler, Allah, Peygamber, yakınları, yetimler, yoksullar ve yolda kalmışlar içindir. Böylece o mallar, içinizden yalnız zenginler arasında dolaşan bir devlet olmaz. Peygamber size ne verdiyse onu alın, size ne yasakladıysa ondan da sakının. Allah'tan korkun. Çünkü Allah'ın azabı çetindir.

Haşr suresi (Al-Hashr) 7 ayeti arapça okunuşu

﴿مَّا أَفَاءَ اللَّهُ عَلَىٰ رَسُولِهِ مِنْ أَهْلِ الْقُرَىٰ فَلِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ وَلِذِي الْقُرْبَىٰ وَالْيَتَامَىٰ وَالْمَسَاكِينِ وَابْنِ السَّبِيلِ كَيْ لَا يَكُونَ دُولَةً بَيْنَ الْأَغْنِيَاءِ مِنكُمْ ۚ وَمَا آتَاكُمُ الرَّسُولُ فَخُذُوهُ وَمَا نَهَاكُمْ عَنْهُ فَانتَهُوا ۚ وَاتَّقُوا اللَّهَ ۖ إِنَّ اللَّهَ شَدِيدُ الْعِقَابِ
[ الحشر: 7]

ma efael lahü ala rasulihi min ehlil kura felillahi velirrasuli velizil kurba velyetama velmesakini vebnis sebili key la yekune duletem beynel 'agniyai minküm vema atakümür rasulü fehuzuhü vema nehaküm anhü fentehu vettekul lah innel lahe şedidül ikab

ما أفاء الله على رسوله من أهل القرى فلله وللرسول ولذي القربى واليتامى والمساكين وابن السبيل كي لا يكون دولة بين الأغنياء منكم وما آتاكم الرسول فخذوه وما نهاكم عنه فانتهوا واتقوا الله إن الله شديد العقاب

سورة: الحشر - آية: ( 7 )  - جزء: ( 28 )  -  صفحة: ( 546 )


English Türkçe Indonesia
Русский Français فارسی
تفسير انجليزي اعراب

Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler

  1. "Keşke size yetecek bir kuvvetim olsa veya sağlam bir yere sığınsam" dedi.
  2. Kuran, ancak aranızda doğru yola girmeyi dileyene ve alemlere bir öğüttür.
  3. Dileseydik onu acılaştırırdık; hala şükretmez misiniz?
  4. Kıyamet gününden önce ortadan kaldırmayacağımız veya çetin azaba uğratmayacağımız bir şehir yoktur. Bu, Kitap'da yazılıdır.
  5. Annesine babasına: "Of ikinizden; benden önce nice nesiller gelip geçmişken beni tekrar diriltilmemle mi tehdit
  6. Söyle bakalım, o kul doğru yolda giden veya Allah'a karşı gelmekten sakınmayı buyuran bir kimse
  7. İki kadından biri: "Babacığım! Onu ücretli olarak tut; ücretle tuttuklarının en iyisi bu güçlü ve
  8. Milletinin cevabı sadece: "Lut'un ailesini kasabanızdan çıkarın, güya onlar temiz kalmaya çalışan insanlarmış" demek oldu.
  9. "Yoksulun yiyeceği ile ilgilenmezdi."
  10. Biz onları ahiret yurdunu düşünen, içten bağlı kimseler kıldık.

türkçe Kuran sureleri :

Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Haşr indirin:

Haşr Suresi mp3 : Haşr suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Haşr Suresi Ahmed El Agamy
Ahmed Al Ajmy
Haşr Suresi Bandar Balila
Bandar Balila
Haşr Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al Jalil
Haşr Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al Ghamdi
Haşr Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al Shuraim
Haşr Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit
Haşr Suresi Abdul Rashid Sufi
Abdul Rashid Sufi
Haşr Suresi Abdullah Basfar
Abdullah Basfar
Haşr Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al Juhani
Haşr Suresi Fares Abbad
Fares Abbad
Haşr Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al Muaiqly
Haşr Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al Minshawi
Haşr Suresi Al Hosary
Al Hosary
Haşr Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasi
Haşr Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Saturday, July 27, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler