Fecr suresi 8. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Fecr suresi 8 ayeti okunuşu - Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Fecr suresi - Al-Fajr aya 8 (The Break of Day).
  
   

﴿اَلَّت۪ي لَمْ يُخْلَقْ مِثْلُهَا فِي الْبِلَادِۙۖ ﴾ [الفجر: 8]

ayet arapça & türkçe okunuşu

Elletî lem yuḣlak miśluhâ fî-lbilâd(i) [Fecr: 8]


Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet

Rabbinin, hiçbir memlekette benzeri ortaya konmayan sütunlara sahip İrem şehrinde oturan Ad milletine ne ettiğini görmedin mi? [Fecr: 8]


Fecr Suresi 8. ayet tefsiri

Azgınlıkları sebebiyle helak edilen üç kavme yer verilir. Bunlar Âd ve Semûd kavimleri ile Firavun’dur. Kur’ân-ı Kerîm bunların ibret verici kıssalarını tekrar tekrar anlatır. Ancak burada o kavimlerin dünya hayatındaki zenginlik, saltanat ve şa’şaalarına dikkat çekilir:

Âd kavmi, Hûd ( a.s. )’ın peygamber olarak gönderildiği kavimdir. Uzun boylu, iri cüsseli, güçlü kuvvetli kimseler idiler. Şan, şöhret ve kuvvet itibariyle onlardan daha üstün kimse yoktu. Güçlerine güvenir, bununla iftihar ederlerdi. Nitekim onlar hakkında şöyle buyrulur:

“ Âd kavmine gelince, yeryüzünde haksız yere büyüklük tasladılar ve: «Bizden daha güçlü kim varmış?» dediler. Kendilerini yaratan Allah’ın, onlardan daha güçlü olduğunu görmüyorlar mıydı? Doğrusu onlar, bizim âyetlerimizi bile bile inkâr ediyorlardı. ” ( Fussilet 41/15 )

Bunlar bir şehir yapmışlardı. İsmi “ İrem ”di. Bu şehir ذَات الْعِمَادِ  ( zâtü’l-imâd ), yâni “ sütunlar, direkler sahibi ” olarak vasfedilir. Bu vasıf, bu şehirde evlerin direkler üzerine kurulduğunu anlatır. Bu şehir evleri, bağları, bahçeleri, sularıyla güzellik numunesi olarak dillere destan olmuştur. “ İrem bağları ” diye edebiyata girmiştir. Âyet-i kerîme, bu şehrin dünyada benzeri görülmemiş bir güzellik ve ihtişama sahip olduğunu haber vermektedir.

Semûd, Sâlih ( a.s. )’ın peygamber olarak gönderildiği kavimdir. Onlar da güçlü, varlıklı, nimetler içine gark olmuş bir toplumdu. Burada dikkat çekilen, yaptıkları evlerdir. Onlar vâdi kenarındaki dağları, kayaları yontarak evler yaparlardı. Nitekim bunlar hakkında: “ Şımarık kimseler olarak dağlardan büyük bir ustalıkla görkemli evler yontuyorsunuz ” ( Şuarâ 26/149 ) buyrulur.

Firavun ise ذُو الْاَوْتَادِ ( zü’l-evtâd ) yani “ direkler sahibi ” olarak vasfedilir. Bu ifade onun askerlerinin ve bu askerlerin çadırlarının çokluğunu gösterir. Ayrıca bununla Firavun’un yaptırmış olduğu saraylara, derin temeller üzerine oturtulmuş sağlam binalara ve meşhur piramitlere işaret edilir. ( bk. Sād 38/12 ) Buna göre Firavun, askerî gücüyle, bina ve saraylarıyla büyük bir saltanat sahibiydi. Zaten kendisi de: “ Ey kavmim! Mısır’ın mülkü ve hâkimiyeti, sonra ayaklarımın altından akan şu ırmaklar bana ait değil mi? ” der, özellikle Hz. Mûsâ ve İsrâiloğullarına karşı böbürlenirdi. ( bk. Zuhruf 43/51 )

Bunlar, kendilerine verilen nimetlerle şımardılar. Gururlanıp kibirlendiler. Azgınlaşıp taşkınlık yaptılar. Bulundukları ülkeleri fesada boğup oradaki düzeni alt üst ettiler. Zulüm ve haksızlık yaptılar. Bu yüzden ilâhî cezaya çarptırılıp azap kamçılarıyla helak edildiler:

“ Biz bu topluluk ve kişilerden her birini günahları yüzünden kıskıvrak yakalayıverdik: Kiminin üzerine taş yağdıran bir kasırga gönderdik. Kimini o korkunç çığlık yakaladı. Kimini yerin dibine geçirdik. Kimini de suda boğduk. Allah, böyle yapmakla kesinlikle onlara zulmetmedi; lâkin onlar kendi kendilerine zulmettiler. ” ( Ankebût 29/40 )

Çünkü Allah, bir gözetleme yerinden pür dikkat gözetleme yapan bir gözetleyici gibi, her an ve her durumda onların yaptıklarını gözetlemektedir. Olan biteni görmekte ve şâhit olmaktadır. O hiçbir şeyi kaçırmamaktadır. Her birine bakmaktadır. Ameline göre de hem dünya hem âhirette uygun bir karşılık verecektir.

O halde bir toplumda idareciler ve mesuliyet sahibi kimseler, her türlü inanç, amel, davranış ve uygulamalarında Allah’ın hükümlerini, O’nun peygamberinin ve kitabının davetini hiçe sayar, yalanlar, hak ve adâlet ölçülerinden sapar ve neticede ülkeyi fitne ve fesat ortamı hâline getirirlerse, kaçınılmaz bir şekilde helaki hak etmiş olurlar. Bu tehdit, ilk olarak zenginlikleriyle şımarıp Peygamberimiz ( s.a.s. )’in davetini reddeden, onun beraberindeki fakir müslümanları küçümseyen müşrik liderlere olsa da, kıyamete kadar durumu bu şekilde olan herkes için geçerlidir. Çünkü zaman geçse de insan gerçeği, insan psikolojisi, onun nefsine ve ruhuna terettüp eden hadiseler değişmemekte, her devirde müspet ya da menfi ayniyle tekerrür etmektedir:


Ömer Çelik Tefsiri
Fecr suresi Diyanet

Fecr'den 8 Ayeti'ni dinle


Fecr suresi 8 ayeti anlamı - okunuşu

Ki, beldeler arasında onun eşi benzeri yaratılmamıştı.


Mokhtasar tefsiri

Öyle ki Allah Teâlâ, hiçbir ülkede bir benzerini yaratmamıştı.


Ali Fikri Yavuz

Öyle bir kavim ki, memleketler içinde (boy ve kuvvetçe), onun gibisi yaratılmamıştı


İngilizce - Sahih International


The likes of whom had never been created in the land?

Fecr suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


Öylesine bir şehirdi ki yaratılmamıştı eşi şehirler arasında.


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


(Elə bir qövm ki) məmləkətlər (əhli) arasında onun kimisi yaradılmamışdı.


Kuran Araştırmaları Vakfı


Ki ülkeler içinde onun benzeri yaratılmamıştı,

Fecr suresi (Al-Fajr) 8 ayeti arapça okunuşu

﴿الَّتِي لَمْ يُخْلَقْ مِثْلُهَا فِي الْبِلَادِ﴾
[ الفجر: 8]

elleti lem yuhlak mislüha fil bilad

التي لم يخلق مثلها في البلاد

سورة: الفجر - آية: ( 8 )  - جزء: ( 30 )  -  صفحة: ( 593 )


English Türkçe Indonesia
Русский Français فارسی
تفسير انجليزي اعراب

Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler

  1. Eğer inkar ederseniz, gençleri ihtiyarlatan günden nasıl korunursunuz?
  2. Onların büyük kısmı eski ümmetlerden, bir kısmı da sonrakilerdendir.
  3. Doğrusu Benim mümin kullarım üzerinde senin bir hakimiyetin olamaz. Rabbin vekil olarak yeter."
  4. Eğer Allah'a ve hakkı batıldan ayıran o günde, iki topluluğun karşılaştığı günde kulumuza indirdiğimize inanıyorsanız,
  5. İnkarcılara, ikiyüzlülere itaat etme; eziyetlerine aldırma; Allah'a güven, güvenilecek olarak Allah yeter.
  6. O, senden, sen de O'ndan hoşnut olarak Rabbine dön!
  7. Böylece sizi insanlara şahid ve örnek olmanız için tam ortada bulunan bir ümmet kıldık. Peygamber
  8. Medyen halkına kardeşleri Şuayb'ı gönderdik. O, "Ey milletim! Allah'a kulluk edin, ahiret gününe umut besleyin.
  9. "Ey Yahya! Kitaba kuvvetle sarıl" deyip daha çocukken ona hikmet, katımızdan kalp yumuşaklığı ve safiyet
  10. "Doğru sözlü iseniz bildirin bu vaad ne zamandır?" derler.

türkçe Kuran sureleri :

Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Fecr indirin:

Fecr Suresi mp3 : Fecr suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Fecr Suresi Ahmed El Agamy
Ahmed Al Ajmy
Fecr Suresi Bandar Balila
Bandar Balila
Fecr Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al Jalil
Fecr Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al Ghamdi
Fecr Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al Shuraim
Fecr Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit
Fecr Suresi Abdul Rashid Sufi
Abdul Rashid Sufi
Fecr Suresi Abdullah Basfar
Abdullah Basfar
Fecr Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al Juhani
Fecr Suresi Fares Abbad
Fares Abbad
Fecr Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al Muaiqly
Fecr Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al Minshawi
Fecr Suresi Al Hosary
Al Hosary
Fecr Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasi
Fecr Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Sunday, November 17, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler