Hud suresi 86. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿بَقِيَّتُ اللّٰهِ خَيْرٌ لَكُمْ اِنْ كُنْتُمْ مُؤْمِن۪ينَۚ وَمَٓا اَنَا۬ عَلَيْكُمْ بِحَف۪يظٍ ﴾ [هود: 86]
ayet arapça & türkçe okunuşuBakiyyetu(A)llâhi ḣayrun lekum in kuntum mu/minîn(e)(c) vemâ enâ ‘aleykum bihafîz(in) [Hud: 86]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
"İnanıyorsanız, Allah'ın geri bıraktığı helal kar sizin için daha hayırlıdır. Ben size bekçi değilim." [Hud: 86]
Hud Suresi 86. ayet tefsiri
Hz. Şuayb da diğer peygamberler gibi kavmini öncelikle tevhide davet etti. Medyen halkı daha çok ticaretle meşgul olur, ölçü ve tartıda haksızlık yaparlardı. Rivayete göre bunların biri diğerinden daha büyük olmak üzere iki ölçü, iki de tartı birimi vardı. Başkalarından bir şey alırken büyük ölçekle tam olarak tartmalarını isterler, kendileri başkalarına bir şey tarttıkların da ise küçük ölçeği kullanarak eksik tartarlardı. Şuayb ( a.s. ) onları bu günahtan sakındırdı. Ölçü ve tartıda noksanlık yapmamalarını istedi. Aslında buna ihtiyaçları da yoktu. Çünkü nimet ve bolluk içinde yaşıyorlardı. Bolluk içinde olmanın gereği haksızlık yapmak değil, insanların haklarını gözetmek, halkın yararına hizmet etmek ve Allah’a şükretmekti. Böyle davranmayıp, aksine ölçü ve tartıda noksanlık yapmak, hem elde olan nimetlerin hebâ olmasına sebep olacak, hem de herkesi kuşatacak büyük bir azabın gelmesini hızlandıracaktı. İşte Hz. Şuayb, kavminin böyle topyekün helâke uğramasından korktuğu için onlara nasihat etti; ölçü ve tartıyı adâletle, tam olarak yerine getirmelerini, insanlara haksızlık yapmamalarını, onların mallarının değerini düşürmemelerini ve yeryüzünde fesat çıkararak kötülük yapmamalarını öğütledi. Eğer gerçekten mü’min iseler Allah’ın bakiyyesinin; yani Allah’ın helâlinden onlara nasip edeceği o temiz ve helâl kazancın kendileri için daha hayırlı olduğunu bildirdi. Eğer nasihatlerini dinleyip günahtan vazgeçmezlerse, üzerlerine bir bekçi olmadığını, vazifesinin sadece tebliğ olduğunu hatırlattı.
Alış-veriş yaparken hile ve laf kalabalığı ile malı câzip göstermek yanlış bir davranıştır. Çünkü böyle yapmakla Allah’ın o kimse için takdir ettiği rızık artmayacağı gibi, aksine rızkın bereketi de gider. Bu şekilde haksız yollarla mal biriktirenlerin malını Allah bir anda tamamen yok eder ve sahibine de malın her bir zerresinin mesuliyeti kalır. Şu hâdise buna ne güzel misaldir: Fazla gözüksün diye süte su katan bir adamın bütün inekleri bir sel felâketine maruz kalarak telef olup gider. Firâset sahibi küçük kızı, gaflet içindeki babasına: “ Babacığım süte kattığın sular birikti birikti, sonunda inekleri telef etti ” der.
Azgın kavmin Hz. Şuayb’ın nasihatlerine kulak verecek halleri yoktu:
Ömer Çelik Tefsiri
Hud suresi 86 ayeti anlamı - okunuşu
“Eğer mü’minseniz Allah’ın helâlinden kazandırdığı kârlar sizin için daha hayırlıdır. Bununla beraber ben sizin başınızda bir bekçi de değilim.”
Mokhtasar tefsiri
İnsanların haklarını adaletle yerine getirdikten sonra Allah`ın sizin için helalinden bıraktığı şey, ölçü ve tartıyı eksik yaparak ve yeryüzünde bozgunculuk çıkararak yapılan bir artırmadan daha çok faydalı ve bereketlidir. Eğer gerçekten iman ediyorsanız Allah`ın sizin için bıraktığından razı olun. Ben, sizin amellerinizi saymak için üzerinizde bir gözetleyici değilim. Asıl gözetleyen ancak gizliyi ve açığı bilen Yüce Allah`tır.
Ali Fikri Yavuz
Eğer müminseniz, Allah’ın halâl olarak bırakıldığı kâr, sizin için daha hayırlıdır. Ben de sizin üzerinizde bir gözetleyici değilim.”
İngilizce - Sahih International
What remains [lawful] from Allah is best for you, if you would be believers. But I am not a guardian over you."
Hud suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
İnanmışsanız Allah'ın bıraktığı kar, daha hayırlıdır size ve ben de size bir bekçi değilim.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Əgər mö’minsinizsə, (bilin ki, ölçüdə və çəkidə düz olandan sonra) Allahın (halal olaraq) verdiyi mənfəət (dünyada və axirətdə) sizin üçün daha xeyirlidir. Mən də sizə nəzarətçi deyiləm!”
Kuran Araştırmaları Vakfı
Eğer mümin iseniz Allah'ın (helalinden) bıraktığı (kar) sizin için daha hayırlıdır. Ben üzerinize bir bekçi değilim.
Hud suresi (Hud) 86 ayeti arapça okunuşu
﴿بَقِيَّتُ اللَّهِ خَيْرٌ لَّكُمْ إِن كُنتُم مُّؤْمِنِينَ ۚ وَمَا أَنَا عَلَيْكُم بِحَفِيظٍ﴾
[ هود: 86]
بقية الله خير لكم إن كنتم مؤمنين وما أنا عليكم بحفيظ
سورة: هود - آية: ( 86 ) - جزء: ( 12 ) - صفحة: ( 231 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Doğru sözlülerden iseniz, kitabınızı getirin bakalım.
- Bu sebeple Allah, doğruları doğrulukları ile mükafatlandırır; ikiyüzlüleri de dilerse azablandırır veya tevbelerini kabul eder.
- Dikkat edin; can boğaza gelip köprücük kemiklerine dayandığı zaman: "Çare bulan yok mudur?" denir.
- Kendini kınarken onu bir balık yutmuştu.
- Kuran, ancak aranızda doğru yola girmeyi dileyene ve alemlere bir öğüttür.
- O zaman onlara kendi katımızdan büyük bir ecir verir ve onları doğru yola eriştirirdik.
- Kuran'ı işlerine geldiği gibi bölenlere de, kendi Kitablarının bir kısmına inanıp bir kısmını kabul etmeyen
- De ki: "Cinlerden bir topluluğun Kuran'ı dinlediği bana vahyolundu; onlar şöyle demişlerdir;" "Doğrusu biz, doğru
- Günahın açığını da gizlisini de bırakın. Günah kazananlar, kazandıklarına karşılık şüphesiz ceza göreceklerdir.
- Ölümsüz gençler yanlarında, baş ağrısı ve dönmesi vermeyen bembeyaz bir kaynaktan doldurulmuş kaseler, ibrikler, kadehler;
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Hud indirin:
Hud Suresi mp3 : Hud suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler