Araf suresi 97. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿اَفَاَمِنَ اَهْلُ الْقُرٰٓى اَنْ يَأْتِيَهُمْ بَأْسُنَا بَيَاتًا وَهُمْ نَٓائِمُونَۜ ﴾ [الأعراف: 97]
ayet arapça & türkçe okunuşuEfeemine ehlu-lkurâ en ye/tiyehum be/sunâ beyâten vehum nâ-imûn(e) [Araf: 97]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Kentlerin halkı, geceleyin uyurlarken azabımızın kendilerine gelmesinden güvende miydiler? [Araf: 97]
Araf Suresi 97. ayet tefsiri
Bu âyet-i kerîmeler, yeryüzünün neresinde yaşarsa yaşasın, Allah’ın azabına karşı daima teyakkuz halinde bulunma açısından bütün insanlar için büyük bir îkâzdır. Çünkü burada tekrar edilen اَهْلُ الْقُرٰىۤ ( ehlü’l-kurâ ) ifadesinin, başta Mekke halkı olmak üzere, dünyanın her bir bölgesinde yaşayan insanları şumûlüne alması, cihânşumûl[ 1 ] bir kitap olan Kur’an’ın maksadına daha muvafık düşer.
Cenâb-ı Hak, küfür, isyan ve günaha batmış toplumları vaktini haber vererek cezalandırmaz. Bilakis şartlar oluşunca O’nun azabı ansızın geliverir. Bu sebeple, ister insanların uykuya daldıkları gece vakti olsun, ister bir oyun ve eğlenceden ibaret olan dünya meşgalelerine daldıkları kuşluk vakti olsun, hiç kimse kendini Allah’ın azabına karşı emniyette hissetmemelidir. Mü’minler de buna dâhildir. Çünkü mü’min, Allah’ın rahmeti gibi azabının da gerçek olduğuna inanır, bir taraftan rahmetini umarken diğer taraftan azabına uğramaktan yüreği titrer. O, Allah’ın kudretinin yüceliğini bilenin O’nun gizli tuzağından korkması gerektiğini; Allah’ın gizli tuzağından emin olanın ise O’nun yüce kudretinden gâfil halde bulunduğunu bilir. Bu müspet ve yapıcı duygular, mü’mini her türlü kötülüklerden alıkoyar ve hayırlı işler yapmaya sevkeder. Hâsılı, Allah’ın tuzağından yani farkında olmadan, ansızın bastırıverecek azabından ancak zarara uğramış kimseler kendilerini emniyette hissedebilirler. Çünkü onlar, kendilerine telkin ettikleri bu sahte güven duygusu içinde hiçbir şeyden endişe duymazlar, küfür ve isyana devam ederler, tam bir gaflet içinde yaşarlar. Fenâ bir halde âhirete intikal ederek, ebedî kurtuluştan mahrum kalacakları gibi, bir de cehenneme atılırlar. Bundan daha büyük zarar düşünülebilir mi?
Bunun sebebi kalplerin körelmiş olmasından başka bir şey değildir:
[ 1 ] Cihanşümul: Evrensel; kıyamete kadar her dilden, renkten ve ırktan tüm dünya insanlarını doğru yola davet eden bir kitap. Hiçbir zaman ve zeminin onun davet kapsamı dışında kalması mümkün değildir. Çünkü o, dünya hayatıyla ilgili olduğundan daha fazla ölüm ötesi âlemde ebedî kurtuluş yollarını göstermektedir.
Ömer Çelik Tefsiri
Araf suresi 97 ayeti anlamı - okunuşu
Yoksa o ülkelerin halkı, geceleyin uyurlarken kendilerine azabımızın gelmeyeceğinden emin mi oldular?
Mokhtasar tefsiri
Yoksa yalanlayan o ülkelerin halkı azabımızın geceleyin, onlar uykuda rahat ve tam sükûnet içerisinde iken başlarına gelmesinden güvende mi oldular?
Ali Fikri Yavuz
O memleketlerin halkı (kâfirler), geceleyin uyurlarken, azabımızın kendilerine inivermesinden emin mi oldular
İngilizce - Sahih International
Then, did the people of the cities feel secure from Our punishment coming to them at night while they were asleep?
Araf suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Memleketlerdeki halk, uykuya dalmışken geceleyin ansızın azabımızın gelip çatmayacağından emin mi?
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Məgər o məmləkətlərin əhalisi əzabımızın onlara gecə yatarkən gəlməyəcəyinə əmin idilərmi?
Kuran Araştırmaları Vakfı
Yoksa o ülkelerin halkı geceleyin uyurlarken kendilerine azabımızın gelmeyeceğinden emin mi oldular?
Araf suresi (Al-Araf) 97 ayeti arapça okunuşu
﴿أَفَأَمِنَ أَهْلُ الْقُرَىٰ أَن يَأْتِيَهُم بَأْسُنَا بَيَاتًا وَهُمْ نَائِمُونَ﴾
[ الأعراف: 97]
أفأمن أهل القرى أن يأتيهم بأسنا بياتا وهم نائمون
سورة: الأعراف - آية: ( 97 ) - جزء: ( 9 ) - صفحة: ( 163 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- 'Rabbin meleklere: "Ben, balçıktan, işlenebilen kara topraktan bir insan yaratacağım. Onu yapıp ruhumdan üflediğimde ona
- Gözler O'nu görmez, O bütün gözleri görür. O Latif'tir, haberdardır.
- Ayetlerimize inananlar sana gelince: "Size selam olsun" de. Rabbiniz, sizden kim bilmeyerek fenalık işler de
- Kardeşleri Hud, onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim;
- "İçimizde, kendini Allah'a vermiş olanlar da, yazık edenler de vardır. Kendini Allah'a veren kimseler, işte
- Hayır; bugün onların hepsi teslim olmuşlardır.
- Sadakalarınızı, kendilerini Allah yoluna adayıp yeryüzünde dolaşamayanlara, hayalarından dolayı, kendilerini tanımayanların zengin saydıkları yoksullara verin.
- "Çalmışsa, daha önce kardeşi de çalmıştı" dediler. Yusuf bunu içinde sakladı, onlara açmadı. İçinden, "Durumunuz
- Geleceğinden şüphe olmayan günde, onları topladığımız ve haksızlık yapılmayarak herkese kazandığı eksiksiz verildiği zaman, nasıl
- Rabbinin hükmüne kadar sabret; onların günah işleyen ve inkarcı olanlarına uyma.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Araf indirin:
Araf Suresi mp3 : Araf suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler