İbrahim suresi 17. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿يَتَجَرَّعُهُ وَلَا يَكَادُ يُس۪يغُهُ وَيَأْت۪يهِ الْمَوْتُ مِنْ كُلِّ مَكَانٍ وَمَا هُوَ بِمَيِّتٍۜ وَمِنْ وَرَٓائِه۪ عَذَابٌ غَل۪يظٌ ﴾ [إبراهيم: 17]
ayet arapça & türkçe okunuşuYetecerra’uhu velâ yekâdu yusîġuhu veye/tîhi-lmevtu min kulli mekânin vemâ huve bimeyyit(in)(s) vemin verâ-ihi ‘ażâbun ġalîz(un) [İbrahim: 17]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Onu yudum yudum alacak fakat yutamıyacaktır. Ölüm ona her taraftan geldiği halde, ölemiyecek, arkasından da çetin bir azap gelecektir. [İbrahim: 17]
İbrahim Suresi 17. ayet tefsiri
15. âyette yer alan جَبَّارٌ ( cebbâr ), Allah’ın emirlerine boyun bükmeyip kendini büyük gören, kendini ilâhî tâlimatlara itaat etmeyecek kadar yüce kabul eden ve insanları kendi istediği şekilde davranmaya mecbur eden zorba kimse mânasına gelir. عَن۪يدٌ ( ‘anîd ) ise inatçı, çok inat eden demektir. İmanın hakikatlerinden yüz çeviren, Allah’tan uzak duran ve dürüst insanlara düşmanlık eden kimseler bu vasıfla anılır. Bunların kaderleri hep kaybetmek, hep hüsrana uğramaktır. Bu hüsran dünya hayatıyla sınırlı değildir. Âhirette de bunları, irinli suları, dayanılmaz ıstırapları ve şiddetli azaplarıyla cehennem beklemektedir.
Burada inatçı zorbaların hüsranı, cehennemde irinli su içerken içine düştükleri perişan halleri canlı bir manzara halinde takdim edilerek daha net bir şekilde zihinlere kazılmaktadır:
Bu manzarada zorbalar yaralı vücutlardan akan irini içiyorlar. Pis ve acı oluşundan dolayı da bir türlü yutamıyorlar, anında dışarı çıkarıyorlar. Onları saran bu pislik, tiksinti ve iğrenme durumu, kelimeler arasında elle tutulacak kadar muşahhas hâle getirilir. Bu ceza yetmiyormuş gibi, o zorbaları tüm sebep ve alametleriyle her taraftan ölüm kuşatır, fakat ölemezler. Ölüm onlar için bir kurtuluş olacak, fakat bu da imkânsızdır. Hak ettikleri azabın devamı ve tamamlanması için ölmemeleri gerekmektedir. Âyet-i kerîmede şöyle buyrulur: “ Ne haklarında ölüm kararı verilir ki ölüp de azaptan kurtulsunlar. Ne de tattıkları azaptan en küçük bir eksiltme ve hafifletme olur. ” ( Fâtır 35/36 ) Bunların ardından da onlara şiddetli bir azap vardır. İşte bu gerçekten dehşet verici bir manzaradır. Hüsrana uğramış zorbaların hâlini arzederken, arka planda da perişan akıbetlerini, bu derece korkunç, dehşetli ve ürpertici bir tarzda gözler önüne sermektedir.
Şu misal ise kıyamet günü kaybedenlerden olmanın acı sonucunu bir daha silinmeyecek şekilde zihinlere kazımaktadır:
Ömer Çelik Tefsiri
İbrahim suresi 17 ayeti anlamı - okunuşu
O berbat suyu azar azar yudumlamaya çalışacak, fakat bir türlü boğazından geçiremeyecek. Ayrıca ölüm onu dört bir yandan kuşatacak; fakat, ölmek istese bile, asla ölüp kurtulamayacak! Ardından da daha şiddetli bir azap gelecek.
Mokhtasar tefsiri
Acılığının, sıcaklığının ve iğrenç kokusunun, şiddetinden dolayı yudum yudum içmek için kendisini zorlayacak ancak yutamayacaktır. Çekmiş olduğu azabın şiddetinden dolayı ölüm ona her yönden gelecek, ancak ölüp rahata kavuşamayacaktır. Bilakis diri olarak kalıp azabı tadacaktır. Önünde onu bekleyen daha şiddetli başka bir azap olacaktır.
Ali Fikri Yavuz
Onu yutmağa çalışacak, fakat boğazından geçiremiyecek ve her taraftan kendisine ölüm gelecek; halbuki ölmiyecektir. Arkasından da şiddetli ve ağır bir azab, cehennemde ebedî kalış vardır
İngilizce - Sahih International
He will gulp it but will hardly [be able to] swallow it. And death will come to him from everywhere, but he is not to die. And before him is a massive punishment.
İbrahim suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Yudumyudum içmeye çalışacak, fakat bir türlü boğazından geçmeyecek; her taraftan ölüm gelecek ona, fakat ölmeyecek de ve ilerde daha da ağır bir azap var.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
O, irinli-qanlı suyu qurtum-qurtum içər, onu zorla udar (boğazından aşağı keçirə bilməz). Ona hər tərəfdən (bədəninin hər yerindən) ölüm gələr, lakin ölməz (ki, birdəfəlik canı qurtarsın). Hələ bunun ardınca (daha) dəhşətli bir əzab gələcəkdir!
Kuran Araştırmaları Vakfı
Onu yudumlamaya çalışacak, fakat boğazından geçiremeyecek ve ona her yandan ölüm gelecek, oysa o ölecek değildir (ki azaptan kurtulsun). Bundan ötede şiddetli bir azap da vardır.
İbrahim suresi (Ibrahim) 17 ayeti arapça okunuşu
﴿يَتَجَرَّعُهُ وَلَا يَكَادُ يُسِيغُهُ وَيَأْتِيهِ الْمَوْتُ مِن كُلِّ مَكَانٍ وَمَا هُوَ بِمَيِّتٍ ۖ وَمِن وَرَائِهِ عَذَابٌ غَلِيظٌ﴾
[ إبراهيم: 17]
يتجرعه ولا يكاد يسيغه ويأتيه الموت من كل مكان وما هو بميت ومن ورائه عذاب غليظ
سورة: إبراهيم - آية: ( 17 ) - جزء: ( 13 ) - صفحة: ( 257 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Şeytan, ayıp yerlerini kendilerine göstermek için onlara fısıldadı: "Rabbinizin sizi bu ağaçtan menetmesi melek olmanız
- Oysa Rahman'a çocuk edinmek yaraşmaz, çünkü göklerde ve yerde olan her şey Rahman'a baş eğmiş
- Allah'ın gökten bir su indirip, onu yerdeki kaynaklara yerleştiren, sonra onunla çeşitli renklerde ekinler yetiştiren
- Kullara yazıklar olsun! Kendilerine hangi elçi gelse, onu alaya alıyorlardı.
- Onları bulduğunuz yerde öldürün. Sizi çıkardıkları yerden siz de onları çıkarın. Fitne çıkarmak, adam öldürmekten
- De ki: "Bu Kuran büyük bir haberdir, ama siz ondan yüz çeviriyorsunuz."
- And olsun ki peygamberlerimizi belgelerle gönderdik; insanların doğru (adaletli) hareket etmeleri için peygamberlere kitap ve
- Muhakkak sizi biraz korku, biraz açlık ve mallardan, canlardan, ürünlerden biraz eksiltmekle deneriz, sabredenleri müjdele.
- O da: "Bak sen! Kayalığa vardığımızda balığı unutmuştum. Bana onu hatırlamamı unutturan ancak şeytandır. Balık
- Hiç bir dost diğer bir dostunu sormaz.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah İbrahim indirin:
İbrahim Suresi mp3 : İbrahim suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler