Ankebut suresi 19. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿اَوَلَمْ يَرَوْا كَيْفَ يُبْدِئُ اللّٰهُ الْخَلْقَ ثُمَّ يُع۪يدُهُۜ اِنَّ ذٰلِكَ عَلَى اللّٰهِ يَس۪يرٌ ﴾ [العنكبوت: 19]
ayet arapça & türkçe okunuşuEve lem yerav keyfe yubdi-u(A)llâhu-lḣalka śümme yu’îduh(u)(c) inne żâlike ‘ala(A)llâhi yesîr(un) [Ankebut: 19]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Allah'ın yaratmaya nasıl başlayıp, sonra onu nasıl tekrar edeceğini anlamazlar mı? Doğrusu bu Allah'a kolaydır. [Ankebut: 19]
Ankebut Suresi 19. ayet tefsiri
Cenâb-ı Hakk’ın kâinatta her an vuku bulmakta olan ilâhî kudret akışları ve azamet tecellileri, O’nun nihâyetsiz bir kudret, sonsuz bir ilim ve hikmete sahip yüce bir varlık olduğunu gösterir. Bunların başında yaratılış gerçeği gelir. Allah, başlangıçta tüm kâinatı ve bütün mahlukâtı yoktan yarattı. Fakat onu o şekilde kendi haline terk etmedi. Her an o yaratmayı tekrar tekrar yinelemektedir. Güneş, dünya ve ay devamlı dönmekte; seneler, aylar, günler, saatler, mevsimler tekrar etmekte; ölüp giden nesillerin yerine yenileri gelmekte; insan ruhuna ait müspet ya da menfi mânevî haller de tekrarlanıp durmaktadır. Bunu yapabilen kudret sahibi Allah, insanları öldükten sonra diriltecek ve sonsuz âhiret hayatını yaratmaya da güç yetirecektir. Dilediğine azap edecek, dilediğine merhamet edecektir. Hiç kimse, O’nu yaptığı işten alıkoyma veya O’nun kudret elinden kaçıp kurtulma ya da O’nun hâkimiyeti dışına çıkma imkânına sahip değildir. İnsana bu konuda yardımcı olacak kimse de bulunmayacaktır. Hâsılı Allah’ın varlığını, birliğini ve kudretini gösteren bunca âyetlerini ve O’na kavuşmayı yani âhireti inkâr edenlerin sonu hüsran olacaktır. Bu hüsrandan kurtulmanın yolu ise, İslâm’ın öğrettiği tevhid inancını anlamak, kâmil bir âhiret akîdesine sahip olmak ve dünyadaki kısa imtihan günlerini bu şuurla ihya etmektir.
Söz arasında verilen bu yüksek voltajlı ilâhî telkinlerden sonra sıra kavminin Hz. İbrâhim’e verdiği cevaba gelmektedir:
Ömer Çelik Tefsiri
Ankebut suresi 19 ayeti anlamı - okunuşu
O inkârcılar, Allah’ın varlıkları ilk defa nasıl yarattığını, sonra da yaratılışı tekrar ettiğini görmez ve en son yeniden yaratacağı üzerinde hiç düşünmezler mi? Şüphesiz bu, Allah için pek kolaydır.
Mokhtasar tefsiri
O yalanlayanlar, Allah`ın mahlukatı emsalsiz olarak yoktan nasıl yarattığını, sonra da yok olmasının ardından onu tekrar nasıl (hayata) döndürdüğünü görmüyorlar mı? Muhakkak bu, Allah’a çok kolay gelir. O, her şeye kadirdir. Hiçbir şey O`nu aciz bırakamaz.
Ali Fikri Yavuz
(O kâfirler), görmediler mi, Allah (nutfeden) yaratmağa nasıl başlıyor, sonra (kıyamette) onu nasıl iade edecek? (Bunu kitabda okuyub anlamadılar mı?) Şüphesiz ki bu (yaratmak ve iade etmek) Allah’a pek kolaydır
İngilizce - Sahih International
Have they not considered how Allah begins creation and then repeats it? Indeed that, for Allah, is easy.
Ankebut suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Görmezler mi ki Allah, nasıl yaratmaya başlıyor, sonra yaratışı, nasıl yeniliyor? Şüphe yok ki bu, Allah'a pek kolay.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Məgər onlar (kafirlər) Allahın məxluqatı əvvəlcə (yoxdan) necə yaratdığını, sonra da onu (qiyamət günü) yenidən dirildəcəyini bilmirlərmi? Həqiqətən, bu, Allah üçün asandır! (Allah insanı əvvəlcə nütfədən, sonra laxtalanmış qandan, daha sonra bir bir parça ətdən yaradır. İnsan anadan olandan sonra ömrünün uşaqlıq, yeniyetməlik, yetkinlik, ahıllıq, qocalıq çağlarını yaşayır və nəhayət, ölür. Allah bütün məxluqatı yoxdan yaratdığı kimi, qiyamət günü onları yenidən dirildəcəkdir!)
Kuran Araştırmaları Vakfı
Allah'ın, yaratılanı ilk baştan nasıl yarattığını, (ölümden) sonra bunu(nasıl) tekrarladığını görmediler mi? Şüphesiz bu, Allah'a göre kolaydır.
Ankebut suresi (Al-Ankabut) 19 ayeti arapça okunuşu
﴿أَوَلَمْ يَرَوْا كَيْفَ يُبْدِئُ اللَّهُ الْخَلْقَ ثُمَّ يُعِيدُهُ ۚ إِنَّ ذَٰلِكَ عَلَى اللَّهِ يَسِيرٌ﴾
[ العنكبوت: 19]
أولم يروا كيف يبدئ الله الخلق ثم يعيده إن ذلك على الله يسير
سورة: العنكبوت - آية: ( 19 ) - جزء: ( 20 ) - صفحة: ( 398 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Onun karada da, sizi yere batırmasından veya başınıza taş yağdırmasından güvende misiniz? Sonra kendinize bir
- Elinde bulunandan verenin, Allah'a karşı gelmekten sakınanın, en güzel söz olan Allah'ın birliğini doğrulayanın işlerini
- Biz, and olsun ki öğüt almaları için bu Kuran'da bunları türlü türlü açıkladık. Fakat bu
- Binek vermen için sana geldiklerinde, "Size binek bulamıyorum" dediğin zaman, sarfedecek bir şey bulamadıkları için
- Akşam üstü ağlayarak babalarına geldiklerinde: "Ey babamız! İnan olsun biz yarış yapıyorduk; Yusuf'u eşyamızın yanına
- And olsun ki, söyledikleri şeylerden senin gönlünün daraldığını biliyoruz.
- And olsun ki, Hicr halkı peygamberi yalanlamışlardı.
- De ki: "Rabbim! Şeytanların kışkırtmalarından Sana sığınırım."
- De ki: "göklerde ve yerde olanlar kimindir?", "Allah'ındır" de. O, rahmet etmeyi kendi üzerine almıştır;
- Adamlarını toplayıp seslendi:
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Ankebut indirin:
Ankebut Suresi mp3 : Ankebut suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler