Şuara suresi 227. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿اِلَّا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ وَذَكَرُوا اللّٰهَ كَث۪يرًا وَانْتَصَرُوا مِنْ بَعْدِ مَا ظُلِمُواۜ وَسَيَعْلَمُ الَّذ۪ينَ ظَلَمُٓوا اَيَّ مُنْقَلَبٍ يَنْقَلِبُونَ ﴾ [الشعراء: 227]
ayet arapça & türkçe okunuşuİllâ-lleżîne âmenû ve’amilû-ssâlihâti veżekerû(A)llâhe keśîran ventesarû min ba’di mâ zulimû(k) veseya’lemu-lleżîne zalemû eyye munkalebin yenkalibûn(e) [Şuara: 227]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Ancak inanıp yararlı iş işleyenler, Allah'ı çok çok ananlar ve haksızlığa uğratıldıklarında haklarını alanlar bunun dışındadır. Haksızlık eden kimseler nasıl bir yıkılışla yıkılacaklarını anlayacaklardır. [Şuara: 227]
Şuara Suresi 227. ayet tefsiri
Kur’an, şairlerin kötüleriyle iyilerini birbirinden ayırır. Kötülerine kötü, iyilerine iyi der. Beğenmediği şair tiplerini haber verdiği gibi, beğendiği ve hatta teşvik ettiği şair tipini de beyân eder. İşte bu âyet-i kerîme övülen ve teşvik edilen şair ve şiirin hususiyetlerini belirtir. Kısaca bunlar:
İman etmek
Sâlih ameller işlemek,
Allah’ı çok çok zikretmek,
Zulme maruz kaldıklarında şiirleriyle kendilerini savunmak; İslâm’ın ve müslümanların gâlip gelmesine yardımcı olmak.
Belirtilen bu çerçevede şiirle meşgul olmanın dînen bir sakıncası yoktur. Çünkü bu gibi şairler, gerçekleri dile getirir; söyledikleriyle yaptıkları birbirine uygun olur; İslâm dininin esaslarını savunur; Allah’ı zikreder, O’nu yüceltirler. Yaptıkları iyi işlerle hem kendilerinin hem de toplumun yücelmesini ve yükselmesini gözetirler. Zulmün ve haksızlığın karşısında şiirleriyle mücadele verir, hakkı savunurlar.
Allah Resûlü ( s.a.s. )’in, kötü ve ahlâksız ifadelere yer vermeyen ve iyi maksatla kullanılan şiirleri diğerlerin ayırdığı görülür. Zaman zaman onları dillendirdiği, okuyandan dinlediği ve övdüğü olmuştur. ( bk. Müslim, Şiir 1; Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 444 ) Meselâ şair Lebid’in: “ Dikkat edin! Allah’tan başka her şey bâtıldır ” sözünün, şairlerce söylenmiş en doğru söz olduğunu söyleyerek takdir etmişti. ( Buhârî, Menâkibü’l-Ensâr 26 ) Ayrıca ashâb-ı kirâm arasında Resûlullah ( s.a.s. )’in takdirlerini kazanmış birçok şair bulunmaktaydı. Mesela Efendimiz ( s.a.s. ) Hassan b. Sabit’e: “ Müşrikleri şiirlerinle hicvet, bil ki muhakkak Cebrâil de seninle beraberdir ” ( Buhârî, Megazi 30; Müslim, Fezâilü’s-Sahâbe 153 ) buyururdu. Yine Hassan’ın müşriklere cevap verdiği bir şiir hakkında: “ Şüphesiz ki bu onlarda, ok atmaktan daha kuvvetli bir tesir bırakır ” ( Müslim, Fezâilü’s-Sahâbe 156 ) buyurmuştu.
Âyetin sonunda, Allah’a karşı gelerek; Resûlullah ( s.a.s. )’i büyücü, şair, deli ve kâhinlikle suçlayıp böylece diğer insanların kafalarını karıştırmak suretiyle onları dinden uzaklaştırmakla en büyük zulmü işlemekte olan kâfirler tehdit edilmektedir. Yakında nasıl bir devrime uğrayıp devrilecekleri, yok olup gidecekleri ihtar edilmektedir. Yaptıkları zulümler âhirette de karanlıklar halinde karşılarına çıkacaktır. Efendimiz ( s.a.s. ) şöyle buyurur: “ Zulümden sakınınız; çünkü zulüm kıyamet günü karanlıklar haline döner. ” ( Müslim, Birr 56-57 )
Âyetin bu son cümlesi aynı zamanda, İslâm dininin dünya hayatında zâlimlere karşı yapacağı hak ve adâlet inkılabının ehemmiyetini hatırlatmaktadır. Bu, Kur’ân-ı Kerîm’in istikbâle ait bir mûcizesidir. Resûlullah ( s.a.s. )’in hayatında bu gerçekleşmiştir. Dünya durdukça Kur’an’ın mü’minlere müjde, kâfirlere ise ilâhî bir şamar keyfiyetindeki bu mûcizevi haberi zaman, zemin ve şartları hazır oldukça tekrar tekrar tahakkuk edecektir. İşte bunun peşinden gelen Neml suresi, zâlimlerin yuvarlanacağı inkılâbın nasıl ve ne suretle olacağını beliğ bir surette anlatacaktır:
Ömer Çelik Tefsiri
Şuara suresi 227 ayeti anlamı - okunuşu
Ancak iman edip sâlih ameller işleyenler, Allah’ı çok çok zikredenler ve herhangi bir zulme maruz kaldıklarında şiirleriyle haklarını savunanlar bu hükmün dışındadır. Zulmedenler ise, nasıl her şeyi değiştirecek bir inkılâp ile sarsılıp devrileceklerini yakında bileceklerdir.
Mokhtasar tefsiri
Ancak şairlerden iman edenler, salih ameller işleyenler ve Allah Teâlâ`yı çokça zikreden, Hassân bin Sabit -radyallahu anh- gibi kendisine zulmedildikten sonra Allah`ın düşmanlarından intikam alan/(şiir ile) onlara galip gelen şairler hariçtir. Allah`a şirk koşarak ve O`nun kullarına haksızlık ederek zulmedenler nereye döneceklerini bilecekler. Çok büyük bir yere ve ince bir hesaba dönecekler.
Ali Fikri Yavuz
Ancak iman edib salih amel işliyenler, Allah’ı çok ananlar, kendilerine zulmedildikten sonra (Peygambere hiciv yapan kâfirleri reddederek) öclerini alanlar müstesnadır. O zulmedenler, yakında hangi dönüş yerine döneceklerini bilecelerdir
İngilizce - Sahih International
Except those [poets] who believe and do righteous deeds and remember Allah often and defend [the Muslims] after they were wronged. And those who have wronged are going to know to what [kind of] return they will be returned.
Şuara suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Ancak inananlar ve iyi işlerde bulunanlar ve Allah'ı çok ananlar ve zulme uğradıktan sonra yardıma mazhar olanlar müstesna. Ve zulmedenler, yakında bileceklerdir halleri neye varacak ve nereye varıp gidecekler.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Ancaq iman gətirib yaxşı işlər görən, Allahı çox zikr edən və zülmə uğradıqdan sonra intiqamını alanlardan başqa! Zülm edənlər isə (öləndən sonra) hansı dönüşə dönəcəklərini (hara qayıdacaqlarını, aqibətlərinin necə olacağını, hansı inqilabla sarsılacaqlarını) mütləq biləcəklər!
Kuran Araştırmaları Vakfı
Ancak iman edip iyi işler yapanlar, Allah'ı çok çok ananlar ve haksızlığa uğratıldıklarında kendilerini savunanlar başkadır. Haksızlık edenler, hangi dönüşe (hangi akıbete) döndürüleceklerini yakında bileceklerdir.
Şuara suresi (Ash-Shuara) 227 ayeti arapça okunuşu
﴿إِلَّا الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ وَذَكَرُوا اللَّهَ كَثِيرًا وَانتَصَرُوا مِن بَعْدِ مَا ظُلِمُوا ۗ وَسَيَعْلَمُ الَّذِينَ ظَلَمُوا أَيَّ مُنقَلَبٍ يَنقَلِبُونَ﴾
[ الشعراء: 227]
إلا الذين آمنوا وعملوا الصالحات وذكروا الله كثيرا وانتصروا من بعد ما ظلموا وسيعلم الذين ظلموا أي منقلب ينقلبون
سورة: الشعراء - آية: ( 227 ) - جزء: ( 19 ) - صفحة: ( 376 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Musa, asasını yere atar atmaz apaçık bir yılan (ejderha) oluverdi; elini çıkardı, bakanlar bembeyaz olduğunu
- İnsanların elleriyle işledikleri yüzünden karada ve denizde fesat çıkar; Allah da belki dönerler diye yaptıklarının
- "Gemi, denizde çalışan birkaç yoksula aitti; onu kusurlu kılmak istedim, çünkü peşlerinde her sağlam gemiye
- "Batıla dalanlarla biz de dalardık."
- Din Günü oraya girerler.
- Gizli toplantıdan menedilen, sonra menolundukları şeyi yapmaya kalkışarak günah işlemek, düşmanlık etmek ve Peygambere karşı
- And olsun ki, o, Cebrail'i apaçık ufukta görmüştür.
- Ey inananlar! Alışverişin, dostluğun, şefaatin olmayacağı günün gelmesinden önce sizi rızıklandırdığımızdan hayra sarfedin. İnkar edenler
- Rablerinden kendilerine gelen her yeni ihtarı mutlaka, gönülleri gaflet içinde eğlenerek dinlerler. Zulmedenler, gizli toplantılarında:
- Yoksa sen Mağara ve Kitap ehlini şaşılacak ayetlerimizden mi zannettin?
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Şuara indirin:
Şuara Suresi mp3 : Şuara suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler