Hicr suresi 39. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿قَالَ رَبِّ بِمَٓا اَغْوَيْتَن۪ي لَاُزَيِّنَنَّ لَهُمْ فِي الْاَرْضِ وَلَاُغْوِيَنَّهُمْ اَجْمَع۪ينَۙ ﴾ [الحجر: 39]
ayet arapça & türkçe okunuşuKâle rabbi bimâ aġveytenî leuzeyyinenne lehum fî-l-ardi veleuġviyennehum ecma’în(e) [Hicr: 39]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
"Rabbim! Beni saptırdığın için, and olsun ki yeryüzünde fenalıkları onlara güzel göstereceğim; halis kıldığın kulların bir yana, onların hepsini saptıracağım" dedi. [Hicr: 39]
Hicr Suresi 39. ayet tefsiri
İblîs, azgınlığını Cenâb-ı Hakk’a nispet ederek büyük bir küstahlık yapar; isyanına isyan, günahına günah katar. Bu yetmiyormuş gibi, insanları da kendi yaptığı gibi günaha teşvik edeceğine, onları cazip dünya süsleriyle meşgul edip taatlerden uzaklaştıracağına, yine onları azdırıp yoldan çıkaracağına dair o Yüce Huzur’da pervasızca yemin eder.
Resûlullah ( s.a.s. ) şöyle buyurmuştur:
“ İblîs: «Rabbim, izzet ve celâlin hakkı için Âdemoğullarının ruhları bedenlerinde bulunduğu surece onları azdırmaktan geri durmayacağım» der. Bunun üzerine Yüce Rabbimiz şöyle buyurur: «İzzetim ve celalim hakkı için ben de onlar benden bağışlanma diledikleri sürece günahlarını bağışlayıp duracağım.» ” ( Ahmed b. Hanbel, Müsned, III, 76 )
Ancak İblîs’in burada bir gerçeği dile getirdiği de dikkatlerden kaçmamaktadır. Herhalde Cenâb-ı Hak ona bunu söylemesini emretmiş, o da bunu itiraf etmek durumunda kalmıştır. O gerçek de şudur: “ İblîs, Allah’ın ihlâsa erdirilmiş, samimi ve teslimiyet ehli kullarına hiçbir zarar veremeyecektir. ” Bunlar, gönüllerini Allah’a muhabbete, her türlü fiil ve davranışlarını Allah’a itaate, bütün imkân ve istidatlarını Allah’ın dinine hizmete adamış seçkin, lekesiz, tertemiz ve has kullardır. Belki de insanın karşısına İblîs gibi bir imtihanın çıkmasının esas hikmetlerinden biri de budur: Ateşte eritilerek hâlis hale gelen altın gibi, İblîs ve nefis imtihanı ateşinde eriyerek hâlis bir kul haline gelebilmek. Zaten Yüce Rabbimiz’in emrettiği, kullarını kendine davet ettiği dosdoğru yol, işte bu ihlâs ve tevhid yoludur. Bu yol kulu Allah’a götürür ve bu yolun müstakîm olduğuna da Allah kefildir. Bütün varlığıyla, itikat ve ameliyle bu yola giren Allah’ın seçkin kulları üzerinde İblîs’in ne sözlü olarak onları susturacak bir delili, ne de fiilî olarak sataşacak ve kullanacak herhangi bir güç ve hâkimiyeti bulunmamaktadır. Fakat kendi hür iradesiyle İblîs’in peşinden gidenler müstesnâ. Onlar azgınlığı tercih ettikleri için, İblîs de onları azdırmaktadır. Yani suç İblîs’in değil, ona tâbi olanlarındır. Nitekim İblîs bunu kıyamet günü itiraf edecektir:
“ Hesaplar görülüp iş bitirilince şeytan şöyle der: «Allah size gerçekleşmesi kesin olan bir va‘atte bulundu; ben de size öylesine va‘atte bulundum fakat sözümde durmadım. Aslında benim size istediğimi yaptıracak bir gücüm de yoktu. Sadece ben sizi inkâra çağırdım, siz de bana uydunuz. Öyleyse beni kınamayın da kendinizi kınayın. Bugün, ne ben sizin feryadınıza yetişebilirim, ne de siz benim feryadıma yetişebilirsiniz. Dünyada iken beni Allah’a ortak tanımış olmanızı da reddediyorum. Elbette zâlimlere can yakıcı bir azap vardır.» ” ( İbrâhim 14/22 )
Bu âyet-i kerîmenin de işaret ettiği gibi İblîs ve ona tâbi olanlara va‘dedilen yer cehennemdir. Onun yedi kapısı vardır. Oraya müstehak olan azgınlardan, işledikleri kötülüklerin büyüklüğüne göre kim nereye layıksa o kapıdan cehenneme girecektir.
Cehennem kapılarının yedi olmasıyla cennet kapılarının sekiz olması arasında açık bir irtibat vardır. Bu kapıların da insan bedeni üzerindeki itaatle sorumlu tutulan organlarla çok yakın bir alakası olduğu anlaşılmaktadır. Bilindiği gibi insanın sorumlu organları sekiz tanedir: Bunlar kalp, dil, kulak, göz, el, ayak, ağız ve tenâsül uzvudur. Bunların yedisi açık, birisi gizlidir ki, o da kalptir. Doğrudan doğruya Allah’a bakan kalp kapısı açık olursa, bu sekiz azanın her biri Allah’ın emri üzere hareket ederek cennete birer giriş kapısı olabilir. Böylece cennete sekiz kapıdan girilebilir. Fakat içte ruh körlenmiş, kalp kapısı kapanmış bulunursa dıştaki yedi azanın her biri cehenneme açılmış birer giriş kapısı olurlar. İşte cennet kapıları sekiz olduğu halde, cehennem kapılarının yedi olmasının böyle bir hikmeti düşünülebilir.
Ahmed b. Hanbel ( r.h. ) der ki:
“ Senin dört düşmanın var:
Birincisi dünyadır. Dünyanın silahı insanlarla birlikte olmak, hapishânesi uzlettir.
İkincisi şeytandır. Şeytanın silahı tokluk, hapishânesi açlıktır.
Üçüncüsü nefistir. Nefsin silahı uyku, hapishânesi uykusuzluktur.
Dördüncüsü hevâdır. Hevânın silahı konuşmak, hapishânesi susmaktır. ” ( Bursevî, Rûhu’l-Beyân, IV, 600 )
İman ve mârifet kapısı olan kalp, cehenneme kapalıdır. Ondan yalnız cennete girilir, Cemâlullâh’a erişilir. Kalbi iman ve ihlasla dirilmiş olan mü’min şeytana uymaz; Allah’ı inkâr etmekten ve O’na isyan etmekten sakınır. Böyle müttakî kullara ise şu nimetler va‘dedilir:
Ömer Çelik Tefsiri
Hicr suresi 39 ayeti anlamı - okunuşu
İblîs şöyle dedi: “Rabbim! Madem beni azdırıp saptırdın, yemin olsun ki, ben de yeryüzünde günahları onlara çok cazip göstereceğim ve kesinlikle onların hepsini azdırıp yoldan çıkaracağım.”
Mokhtasar tefsiri
İblis de şöyle dedi: "Ey Rabbim! Beni saptırman sebebiyle, ben de yeryüzünde günahları onlara güzel göstereceğim ve onların hepsini doğru yoldan saptıracağım."
Ali Fikri Yavuz
İblîs şöyle dedi: “- Rabbim! Beni azdırmana yemin ederim ki, muhakkak surette ben, yeryüzünde kullara, (fenalıkları) süsleyeceğim; elbette onların hepsini azdıracağım
İngilizce - Sahih International
[Iblees] said, "My Lord, because You have put me in error, I will surely make [disobedience] attractive to them on earth, and I will mislead them all
Hicr suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Rabbim dedi, beni rahmetinden mahrum ettiğin gibi bende kötülükleri, yeryüzünde onlara bezeyecek, onları isyan ettirerek hepsini de rahmetinden mahrum edeceğim.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(İblis) dedi: “Ey Rəbbim! Məni azdırmağına (rəhmətindən kənar etməyinə) əvəz olaraq and içirəm ki, mən də (bunun müqabilində) onlara (pis əməllərini, günahlarını) yer üzündə yaxşı göstərib onların hamısını yoldan çıxaracağam!
Kuran Araştırmaları Vakfı
(İblis) dedi ki: Rabbim! Beni azdırmana karşılık ben de yeryüzünde onlara (günahları) süsleyeceğim ve onların hepsini mutlaka azdıracağım!
Hicr suresi (Al-Hijr) 39 ayeti arapça okunuşu
﴿قَالَ رَبِّ بِمَا أَغْوَيْتَنِي لَأُزَيِّنَنَّ لَهُمْ فِي الْأَرْضِ وَلَأُغْوِيَنَّهُمْ أَجْمَعِينَ﴾
[ الحجر: 39]
قال رب بما أغويتني لأزينن لهم في الأرض ولأغوينهم أجمعين
سورة: الحجر - آية: ( 39 ) - جزء: ( 14 ) - صفحة: ( 264 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Firavun'a bir peygamber gönderdiğimiz gibi, size de, hakkınızda şahidlik edecek bir peygamber gönderdik.
- Hiç yaratan yaratamayana benzer mi? İbret almaz mısınız?
- Sizden kesin söz almıştık. Tur dağını yükselterek tepenize dikmiştik. "Allah'a karşı gelmekten sakınanlardan olabilmeniz için,
- Ey insanlar! Bir misal verilmektedir, şimdi onu dinleyin: Sizlerin Allah'ı bırakıp taptıklarınız bir araya gelseler,
- Sana dağları sorarlar; de ki: "Rabbim onları ufalayıp savuracak, yerlerini düz, kuru bir toprak haline
- Biz de bunun üzerine gök kapılarını boşanan sularla açtık.
- Yer düzeltilip, içinde olanları dışarı atarak boşaldığı zaman ve yer Rabbine boyun eğdiği zaman, ki
- Kitap ehlinden ve ortak koşanlardan inkarcılar, kendilerine apaçık bir belge, içinde kesin ve en doğru
- Musa'nın ardından milleti, ziynet takımlarından, canlıymış gibi böğüren bir buzağı heykeli yaparak onu tanrı edindiler.
- Bu, kendilerine ilim verilenlerin Kuran'ın, senin Rabbin'den bir gerçek olduğunu bilip de ona inanmaları ve
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Hicr indirin:
Hicr Suresi mp3 : Hicr suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler