Neml suresi 47. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿قَالُوا اطَّيَّرْنَا بِكَ وَبِمَنْ مَعَكَۜ قَالَ طَٓائِرُكُمْ عِنْدَ اللّٰهِ بَلْ اَنْتُمْ قَوْمٌ تُفْتَنُونَ ﴾ [النمل: 47]
ayet arapça & türkçe okunuşuKâlû-ttayyernâ bike vebimen me’ak(e)(c) kâle tâ-irukum ‘inda(A)llâh(i)(s) bel entum kavmun tuftenûn(e) [Neml: 47]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
"Sen ve beraberindekiler yüzünden uğursuzluğa uğradık" dediler. Salih: "Uğursuzluğunuz Allah katındandır; belki imtihana çekilen bir milletsiniz" dedi. [Neml: 47]
Neml Suresi 47. ayet tefsiri
Sâlih ( a.s. ) peygamber olarak gönderilip kavmini yalnızca Allah’a kulluğa davet edince, bir kısım insanlar ona iman etti, bir kısmı ise inanmadı. Böylece birbiriyle çekişen, kavga edip duran iki grup ortaya çıkıverdi. Bu çekişme hakkında Allah Teâlâ şöyle buyurur:
“ Kavminin büyüklük taslayan önde gelenleri, kendi kavimlerinden zayıf ve hor gördükleri mü’minlere: «Sâlih’in, Rabbi tarafından gönderilmiş bir peygamber olduğunu kesin olarak biliyor musunuz» diye çıkışırlar, onlar da: «Biz, ona indirilen her şeye kesinlikle iman ediyoruz» derlerdi. Büyüklük taslayan o zâlimler ise: «Siz neye inanıyorsanız, işte biz de onu bütünüyle inkâr ediyoruz» diye mukabele ederlerdi. ” ( A‘râf 7/75-76 )
Hz. Sâlih onlara nasihata devam etti. Buna rağmen onlar, Allah’ın kaza ve kaderini unutup uğradıkları tüm uğursuzlukları Hz. Sâlih ve ona inananlara bağladılar. Dünyanın bir imtihan yeri olduğunu ve kendilerinin de böylece imtihana çekilmekte olduklarını unuttular. İşi daha da ileri götürdüler. Dokuz kişiden oluşan bir çete kurdular. Bunların işi gücü memlekette fesat çıkarmak, bozgunculuk yapmaktı. Toplumda düzenin sağlanması ve ıslahı için hiçbir gayretleri yoktu. Bunlar Allah adına yemin ederek Hz. Sâlih ve ailesini öldürmeye karar verdiler. Niyetleri onları öldürmek, fakat sinsi bir planla suçun altından sıyrılmaktı. Fakat netice bekledikleri gibi olmadı. Her şeyi en iyi bilen ve takip eden Allah Teâlâ, onların hilelerini boşa çıkardı. Tam Hz. Sâlih ve ailesini öldürecekleri sırada onları helak etti. Rivayete göre onlar melekler tarafından atılan taşlarla öldürüldüler. Taşları görüyor, fakat atanları göremiyorlardı. Bir uçurumun altında kalarak veya sığındıkları bir mağarada üzerlerine kocaman bir taş yıkılarak helak edildikleri de söylenir. ( bk. Taberî, Câmi‘u’l-beyân, XIX, 211; Kurtubî, el-Câmi‘, XIII, 217 ) Daha sonra geri kalan inkârcı kavim Cebrâil ( a.s. )’ın çığlığı ve bundan kaynaklanan şiddetli bir depremle helak edilmiştir. İman eden, kalpleri Allah’ın saygısı ve korkusuyla dopdolu olup O’na karşı gelmekten ve her türlü günahtan sakınan kullar ise kurtulmuşlardır. ( bk. A‘râf 7/78; Hûd 11/66-68 )
Resûl-i Ekrem ( s.a.s. )’in peygamber oluşuyla birlikte Mekke’de Semûd kavminin hâline benzer bir durumun ortaya çıkmış olması dikkat çekicidir. Nitekim Mekke ahâlisi iki ayrı gruba bölünmüş ve aralarında amansız bir mücâdele başlamıştı. Dolayısıyla bu kıssa, bu ayetlerin indiği zamandaki şartlara mükemmel bir şekilde işaret etmektedir. Bu açıdan bakıldığında kıssada Resûlullah ( s.a.s. ) ve ona inananlar için bir teselli, müşrikler için de bir uyarı vardır. Çünkü o dokuz kişilik çetenin Hz. Sâlih’i öldürme hakkında düşündüklerini, müşrikler de Peygamberimiz ( s.a.s. ) hakkında düşünüyor ve onu öldürme teşebbüsünde bulunuyorlardı. ( bk. Enfâl 8/30 ) Kıssanın işaretine göre onlar bu konuda başarılı olamayacak, Allah peygamberini ve mü’minleri koruyacak, kâfirler ise yakın zaman içinde fecî bir sonla helâk edileceklerdir.
Zira insanlık tarihi boyunca hak bâtıl mücâdelesi hiç değişmedi, değişmeyecek. İşte bir ibretli misal daha:
Ömer Çelik Tefsiri
Neml suresi 47 ayeti anlamı - okunuşu
Onlar: “Sen ve beraberindekiler yüzünden uğursuzluğa uğradık” dediler. Sâlih: “Başınıza gelen uğursuzluk, işlediğiniz günahlar yüzünden size Allah tarafından gelen bir uyarı ve cezadır. Doğrusu siz, iyiniz kötünüzden ayrılsın diye sınanmakta olan bir topluluksunuz” dedi.
Mokhtasar tefsiri
Kavmi hakka karşı inat ederek ona şöyle dedi: "Seninle ve beraberindeki Müminlerin yüzünden uğursuzluğa uğradık." Salih -aleyhisselam- onlara şöyle dedi: "Başınıza gelen sıkıntılar sebebiyle uğur getirmesi için uçurduğunuz kuşların ilmi Allah katındadır. Bu hususta hiçbir şey O`na gizli kalmaz. Muhakkak sizler; size verilen çok hayırlar ve başınıza gelen şerlerle imtihan edilmekte olan bir kavimsiniz."
Ali Fikri Yavuz
(Onlar peygambere) dediler ki: “- Biz, sen ve beraberindekilerle (müminlerle) uğursuzluğa uğradık, (başımıza çeşitli musibetler geldi)”. Salih onlara şöyle dedi: “- Size gelen uğursuzluk, Allah katında takdir edilmiştir. Doğrusu siz, imtihana çekilen bir kavimsiniz.”
İngilizce - Sahih International
They said, "We consider you a bad omen, you and those with you." He said, "Your omen is with Allah. Rather, you are a people being tested."
Neml suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Biz dediler, seninle ve yanında bulunanlarla uğrusuzluğa uğramadayız. O, uğradığınız uğursuzluk, Allah katından gelmede; hatta siz, sınanmakta olan bir topluluksunuz dedi.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Onlar dedilər: “Bizə sənin və yanında olanların ucbatından uğursuzluq üz verdi. (Ayağınız bizə düşmədiyi üçüb pis günə qaldıq, cürbəcür müsibətlərə düçar olduq). (Saleh) dedi: “Sizin uğursuzluğunuz Allahdandır. Bəlkə də, (itaət edib-etməyəcəyinizi bilmək üçün Allah tərəfindən) imtahan olunursunuz.
Kuran Araştırmaları Vakfı
Şöyle dediler: Senin ve beraberindekilerin yüzünden uğursuzluğa uğradık. Salih: Size çöken uğursuzluk (sebebi), Allah katında (yazılı) dır. Hayır, siz imtihana çekilen bir kavimsiniz, dedi.
Neml suresi (An-Naml) 47 ayeti arapça okunuşu
﴿قَالُوا اطَّيَّرْنَا بِكَ وَبِمَن مَّعَكَ ۚ قَالَ طَائِرُكُمْ عِندَ اللَّهِ ۖ بَلْ أَنتُمْ قَوْمٌ تُفْتَنُونَ﴾
[ النمل: 47]
قالوا اطيرنا بك وبمن معك قال طائركم عند الله بل أنتم قوم تفتنون
سورة: النمل - آية: ( 47 ) - جزء: ( 19 ) - صفحة: ( 381 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Münafıklara, kendilerine elem verici bir azab olduğunu müjdele.
- Gemiyi yaparken, milletinin inkarcı ileri gelenleri yanına uğradıkça onunla alay ederlerdi. O da: "Bizimle alay
- De ki: "Gözleyin, doğrusu ben de sizinle beraber gözlemekteyim."
- Allah sizi annelerinizin karnından bir şey bilmez halde çıkarmıştır. Belki şükredersiniz diye size kulak, göz
- Bu, haberleri yokken kasabalar halkını Allah'ın haksız yere yok etmeyeceğinden dolayıdır.
- Musa: "Rabbim! Bana verdiğin nimete and olsun ki, suçlulara asla yardımcı olmayacağım" dedi.
- Kıyamet saati yaklaşır, ay yarılır; onlar bir delil görünce hala yüz çevirirler ve: "Süregelen bir
- Hayır; her biri önüne açılıvermiş sahifeler verilmesini ister.
- "And olsun ki, biz kuvvetli bir toplulukken kurt onu yerse, biz aciz sayılırız" dediler.
- Allah size ayetleri açıkça bildirir. Allah bilendir, Hakim'dir.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Neml indirin:
Neml Suresi mp3 : Neml suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler