Ali İmran suresi 48. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿وَيُعَلِّمُهُ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَالتَّوْرٰيةَ وَالْاِنْج۪يلَۚ ﴾ [آل عمران: 48]
ayet arapça & türkçe okunuşuVeyu’allimuhu-lkitâbe velhikmete ve-ttevrâte vel-incîl(e) [Ali İmran: 48]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Ona Kitabı, hikmeti, Tevrat'ı ve İncil'i öğretecek, İsrailoğullarına şöyle diyen bir peygamber kılacak: "Ben size Rabbinizden bir ayet getirdim. Ben size çamurdan kuş gibi bir şey yapıp ona üfleyeceğim, Allah'ın izniyle, hemen kuş olacaktır; anadan doğma körleri, alacalıları iyi edeceğim; Allah'ın izniyle, ölüleri dirilteceğim; yediklerinizi ve evlerinizde sakladıklarınızı da size haber vereceğim. İnanmışsanız bunda size delil vardır". [Ali İmran: 48]
Ali İmran Suresi 48. ayet tefsiri
Allah Teâlâ, Îsâ ( a.s. )’a okuma yazmayı, hikmeti, Tevrat ve İncîl’i öğretmiş; onu İsrâiloğulları’na peygamber olarak göndermiştir. Bu esnada ona peygamberliğini ispat etmesine yarayacak bir kısım mûcizeler ihsan etmiştir. Bunlar kısaca şöyledir:
› Çamurdan kuş sûretinde bir şey yapıp üfleyince, onun Allah’ın izniyle uçabilen canlı bir kuş hâline gelmesi.
› Anadan doğma körleri ve alaca hastalarını iyileştirmesi,
› Allah’ın izniyle ölüleri diriltmesi,
› İnsanların evlerinde yedikleri ve biriktirdikleri şeyleri olduğu gibi haber vermesi.
Hz. İsa’nın bir vazifesi de kendinden önce gelen Tevrât’ı tasdik etmek, bununla beraber İsrâiloğulları’na daha önce haram kılınmış olan bir kısım şeyleri tekrar helâl kılmaktı. Nitekim Nisâ 160, En‘âm 146 ve Nahl 118. âyetlerde yahudilere, zulüm ve isyanları yüzünden bazı şeylerin haram kılındığına temas edilmektedir. Dolayısıyla burada Hz. İsa’nın şeriatının, bu haramları kaldırmak sûretiyle, Hz. Mûsâ’nın tebliğ ettiği bir takım hükümleri neshettiği ortaya konulmaktadır.
Hz. İsa, Allah’ın izniyle gösterdiği bu mûcizelerden hareketle kendinin peygamber olduğunu, dolayısıyla kendisine iman ve itaat edilmesi gerektiğini hatırlatarak: “ O halde Allah’a karşı gelmekten sakınınve bana itaat edin. Şüphesiz Allah benim de Rabbim, sizin de Rabbinizdir. Öyleyse artık O’na kulluk edin. İşte bu en doğru yoldur ” ( Âl-i İmrân 3/50-51 ) demiştir. Onun bu sözünden maksat, kendisi hakkında bâtıl şeyler ileri sürüp onun ilâh veya ilâhın oğlu olduğunu söyleyenlere bir cevaptır. Çünkü o, bu ifadeleriyle Allah’a boyun eğdiğini ortaya koymakta ve O’nun kulu ve peygamberi olduğunu haber vermektedir.
Din, ferdî olmaktan çok toplumsal bir gerçektir. Dinin tam olarak tebliği, yaşanması ve yaşatılması ancak el ele, gönül gönüle veren sağlam bir cemiyetle mümkündür. Bu sebeple peygamberler, dini insanlara ulaştırma ve din düşmanlarına karşı metin durabilme hususunda hep kendilerine yardımcı olacak samimi insanlar aramışlardır. Hz. İsa’nın da aynı yolu takip ettiği şöyle beyân buyrulur:
Ömer Çelik Tefsiri
Ali İmran suresi 48 ayeti anlamı - okunuşu
Allah İsa’ya okuyup yazmayı, hikmeti, Tevrat ve İncil’i öğretecek.
Mokhtasar tefsiri
Allah ona yazmayı, doğru söz söylemeyi, söz ve amellerde başarılı olmayı öğretendir. Aynı şekilde O`na Musa -aleysisselam-`a indirdiği kitap olan Tevrat`ı ve indireceği İncil`i öğretendir.
Ali Fikri Yavuz
Allah ona (Hz. Îsa’ya) yazı yazmayı, hikmeti, Tevrat’ı ve İncil’i öğretecek
İngilizce - Sahih International
And He will teach him writing and wisdom and the Torah and the Gospel
Ali İmran suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Tanrı ona bilgiyi, hikmeti, Tevrat'ı, İncil'i öğretir.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(Allah) ona (İsaya) yazmağı, hikməti, Tövratı və İncili öyrədəcək.
Kuran Araştırmaları Vakfı
(Melekler, Meryem'e hitaben İsa hakkında sözlerine devam ettiler:) Allah ona yazmayı, hikmeti, Tevrat'ı, İncil'i öğretecek.
Ali İmran suresi (Al Imran) 48 ayeti arapça okunuşu
﴿وَيُعَلِّمُهُ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَالتَّوْرَاةَ وَالْإِنجِيلَ﴾
[ آل عمران: 48]
English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- O da onların tanrılarına gizlice yönelip: "Sundukları yiyecekleri yemiyor musunuz? Ne o, konuşmuyor musunuz?" dedi.
- Rabbinin gölgeyi nasıl uzattığını görmez misin? İsteseydi onu durdururdu. Sonra Biz güneşi, ona delil kılıp
- Kitap ehlinden inkarcı olanları ilk sürgünde yurtlarından çıkaran O'dur. Oysa ey inananlar! Çıkacaklarını sanmamıştınız, onlar
- Senden önce gönderdiğimiz bütün peygamberler de, şüphesiz, yemek yerler, sokaklarda gezerlerdi. Ey insanlar! Sabreder misiniz
- Allah'ın, O'na içten bağlanan kulları bunun dışındadır.
- Yüzleri ateşte çevrildiği gün: "Keşke Allah'a itaat etseydik, keşke Peygamber'e itaat etseydik!" derler.
- Size verilen herhangi bir şey, dünya hayatının bir geçimliği ve süsüdür. Allah katında olan daha
- O gün onlar meydana çıkarlar; onların hiçbir şeyi Allah'a gizli kalmaz. "Bugün hükümranlık kimindir?" denir;
- Doğrusu bugün, cennetlikler eğlenceyle meşguldürler.
- Korku ve ümide düşürmek için size şimşeği gösteren, yağmurla yüklü bulutları meydana getiren O'dur.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Ali İmran indirin:
Ali İmran Suresi mp3 : Ali İmran suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler