Kasas suresi 55. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿وَاِذَا سَمِعُوا اللَّغْوَ اَعْرَضُوا عَنْهُ وَقَالُوا لَنَٓا اَعْمَالُنَا وَلَكُمْ اَعْمَالُكُمْۘ سَلَامٌ عَلَيْكُمْۘ لَا نَبْتَغِي الْجَاهِل۪ينَ ﴾ [القصص: 55]
ayet arapça & türkçe okunuşuVe-iżâ semi’û-llaġve a’radû ‘anhu ve kâlû lenâ a’mâlunâ velekum a’mâlukum selâmun ‘aleykum lâ nebteġî-lcâhilîn(e) [Kasas: 55]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Onlar, boş söz işittikleri vakit ondan yüz çevirirler. "Bizim işlediğimiz bize, sizin işlediğiniz sizedir. Size selam olsun, cahillerle ilgilenmeyiz" derler. [Kasas: 55]
Kasas Suresi 55. ayet tefsiri
Bu âyet-i kerîmeler, Resûlullah Efendimiz ( s.a.s. ) zamanında imanla şereflenen Ehl-i kitap bahtiyârlarını metheder. Yahudilerden Abdullah b. Selâm ve Rifâa b. Rifâa; Hristiyanlardan Varaka b. Nevfel ve Süheyb-i Rûmî gibi şahıslar bunlara sadece örnektir. Kur’an gelmeden önce bunlar, hem Efendimiz’in bîsetine dair kendi kitaplarındaki müjdelere, hem de umûmî olarak Allah’ın birliğine ve gönderdiği peygamberlere inanmışlar, Allah’ın emrine teslim olmuşlardı.
Bunlar;
› Hem Tevrat ve İncil’e inanıp onlara göre amel ettikleri, hem de Kur’an’a inanıp ona göre amel ettiklerinden,
› İnançları uğrunda her türlü maddî ve mânevi zorluklara, eziyetlere katlandıklarından,
› Kötülüğü iyilikle savmak, kötülüğe iyilikle mukâbele etmek, sahip kılındıkları rızklardan Allah yolunda harcamak, her türlü boş ve faydasız sözlerden uzak durmak ve câhillerle hemdem olmamak gibi pek güzel ahlâkî meziyetlere sahip olduklarından iki kat veya kat kat mükâfatla müjdelenmişlerdir.
Resûlullah ( s.a.s. ) şöyle buyurur:
“ Üç sınıf insan vardır ki bunların sevapları iki kat olacaktır. Biri, Ehl-i kitaptan olup da hem kendi peygamberine hem de Hz. Muhammed ( a.s. )’a iman eden kimse. İkincisi, hem Allah’ın hakkını hem de efendisinin hakkını yerine getiren köle. Üçüncüsü de, câriyesini güzelce terbiye eden, ona güzel bir öğretim veren, sonra da onu azat edip kendisiyle evlenen kimse. İşte bunların iki kat ecri vardır. ” ( Buhârî, İlim 31; Müslim, İman 241 )
Aslında bu âyet-i kerîmeler, bu sûrenin indiği zamanda vuku bulan bir hâdiseye atıfta bulunarak âdeta şu mânada Mekke halkını hem düşündürmek, hem de utandırmak istemektedir: “ Siz bizzat kendi aranızdan, kendi şehrinizden gönderilmiş peygamberlik lütfunun kıymetini bilmiyorsunuz. Nimete nankörlükle karşılık veriyor, onu inkâr ediyorsunuz. Halbuki uzak beldelerde bulunan insanlar onu işittiklerinde ona inanıp istifade etmek üzere ta buraya kadar gelmektedirler. ”
İşâret edilen hâdise şöyle vuku bulmuştur:
Habeşistan hicretinden sonra Resûlullah ( s.a.s. )’in zuhuruyla ilgili haberler bu ülkeye de yayılınca yirmi kişilik bir Hıristiyan heyeti işin aslını öğrenmek için Mekke’ye gelip Efendimiz ( s.a.s. ) ile Mescid-i Haram’da buluştular. Kureyş’ten kalabalık bir grup da olup biteni izlemek üzere orada toplandılar. Heyet üyeleri Resûl-i Ekrem ( s.a.s. )’e bir takım sualler sordular, Peygamberimiz ( s.a.s. ) de onları cevapladı. Sonra onları İslâm’a davet etti ve onlara Kur’ân-ı Kerîm’den ayetler okudu. Kur’ân-ı Kerîm’i dinlerken gözyaşlarını tutamayan heyet üyeleri okunanın Allah Kelâmı olduğunu tasdik edip, Resûlullah ( s.a.s. )’e iman ettiler. Toplantı sona erip de halk dağılınca Ebu Cehil ve avanesi Hıristiyan grubun yolunu keserek onları şiddetle payladılar:
“ Şimdiye kadar buraya sizden daha şapşal bir topluluk gelmedi. Ey aptallar güruhu, siz buraya kavminiz tarafından bu adam hakkında bilgi toplamak için geldiniz. Fakat henüz onunla yeni karşılaşmışken, itikadınızdan vazgeçtiniz. ”
Bu şerefli topluluk şu cevabı verdi:
“ - Selâm olsun size; hoşça kalın, selametle gidin! Sizinle tartışmak gibi bir niyetimiz yok. Siz kendi inancınızdan sorumlusunuz, biz de kendi inancımızdan sorumluyız. Şu var ki, bile bile kendimizi hayırdan mahrum etmeye de yanaşmayız. ” ( Kurtubî, el-Câmi‘, XIII, 296 )
İşin gerçeği şu ki:
Ömer Çelik Tefsiri
Kasas suresi 55 ayeti anlamı - okunuşu
Onlar, boş ve çirkin bir söz duydukları zaman ondan yüz çevirirler ve bu sözleri sarfedenlere: “Bizim amellerimiz bize, sizin yaptıklarınız da size. Biz sizin için de ancak iyilik ve selâmet dileriz. Ama biz kendini bilmez câhillerle düşüp kalkmak da istemiyoruz” derler.
Mokhtasar tefsiri
O Müminler, kitap ehlinden batıl sözler işitirlerse, ona hiç bakmadan yüz çevirirler ve bu sözün sahiplerine seslenerek şöyle derler: “Bize, amellerimizin karşılığı verilecektir, size de amellerinizin karşılığı verilecektir. Bizden yana kötü söz ve eziyetlerden esenliktesiniz. Biz, din ve dünya hayatına zarar ve eza barındırdığı için cahillerle arkadaşlık yapmayı arzu etmiyoruz."
Ali Fikri Yavuz
Çirkin söz işittikleri zaman da ondan yüz çevirirler ve şöyle derler: “- Bizim amellerimiz (Allah’a ibadetlerimiz) bize ve sizin amelleriniz (putlara ibadetleriniz) size aiddir. Bizden emin olabilirsiniz, size sövmeyiz. Biz cahilleri arayıb onlarla arkadaş olmayız.”
İngilizce - Sahih International
And when they hear ill speech, they turn away from it and say, "For us are our deeds, and for you are your deeds. Peace will be upon you; we seek not the ignorant."
Kasas suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Ve onlar, kötü ve çirkin söz duyunca yüz çevirirler ve bizim yaptıklarımız derler, bize ait, sizin yaptıklarınız size, esenlik size, biz bilgisizleri dilemez, sevmeyiz.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
Onlar boş (yersiz) bir söz eşitdikləri zaman ondan üz çevirib: “Bizim əməllərimiz bizə, sizin əməlləriniz də sizə aiddir. (Hərə öz əməlinə cavabdehdir). Sizə salam olsun! (Salamat qalın. Bizimki bizdə, sizinki də sizdə!) Biz cahilləri (cahillərlə yoldaşlıq etmək, onların söz-söhbətinə qulaq asmaq, sonra da onlarla çənə-boğaz olmaq) istəmirik!” – deyirlər.
Kuran Araştırmaları Vakfı
Onlar, boş söz işittikleri zaman ondan yüz çevirirler ve: Bizim işlerimiz bize, sizin işleriniz size. Size selam olsun. Biz kendini bilmezleri (arkadaş edinmek) istemeyiz, derler.
Kasas suresi (Al-Qasas) 55 ayeti arapça okunuşu
﴿وَإِذَا سَمِعُوا اللَّغْوَ أَعْرَضُوا عَنْهُ وَقَالُوا لَنَا أَعْمَالُنَا وَلَكُمْ أَعْمَالُكُمْ سَلَامٌ عَلَيْكُمْ لَا نَبْتَغِي الْجَاهِلِينَ﴾
[ القصص: 55]
وإذا سمعوا اللغو أعرضوا عنه وقالوا لنا أعمالنا ولكم أعمالكم سلام عليكم لا نبتغي الجاهلين
سورة: القصص - آية: ( 55 ) - جزء: ( 20 ) - صفحة: ( 392 )English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Bir de Allah, böylece iman edenleri günahlardan arıtmak, inkarcıları ise yok etmek ister.
- "Rabbimiz! Doğrusu Sen gizlediğimizi de, açığa vurduğumuzu da bilirsin. Yerde ve gökte hiçbir şey Allah'tan
- Hanginizin aklından zoru olduğunu yakında sen de göreceksin, onlar da görecekler.
- Babalarından, soylarından, kardeşlerinden bir kısmını seçtik ve doğru yola eriştirdik.
- Musa: "Rabbim, katından bir doğruluk rehberini kimin getirdiğini, dünyanın sonunun kimin olacağını daha iyi bilir.
- Orada ondokuz bekçi vardır.
- İsmail, İdris ve Zülkifl hakkında anlattığımızı da an; onların her biri sabredenlerdendi.
- Melekler şöyle derler: "Bizim her birimizin bilinen bir makamı vardır. Şüphesiz biz sıra sıra duranlarız,
- Yeryüzünde, sarsılmayasınız diye, sabit dağlar, nehirler ve belki yolunuzu bulursunuz diye yollar ve işaretler meydana
- Rabbiniz sizi daha iyi bilir. Dilerse size merhamet eder veya dilerse size azabeder. Biz seni
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Kasas indirin:
Kasas Suresi mp3 : Kasas suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Abdul Rashid Sufi
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler