Tevbe suresi 74. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.

  1. Ayet
  2. mp3
  3. Sayfada
Tevbe suresi 74 ayeti okunuşu - Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Resmi Kur'an-ı Kerim Sayfasıdır , Abdulbaki Gölpınarlı meali, Kuran Araştırmaları Vakfı & ayet nasıl okunur : Tevbe suresi - At-Tawbah aya 74 (The Repentance).
  
   

﴿يَحْلِفُونَ بِاللّٰهِ مَا قَالُواۜ وَلَقَدْ قَالُوا كَلِمَةَ الْكُفْرِ وَكَفَرُوا بَعْدَ اِسْلَامِهِمْ وَهَمُّوا بِمَا لَمْ يَنَالُواۚ وَمَا نَقَمُٓوا اِلَّٓا اَنْ اَغْنٰيهُمُ اللّٰهُ وَرَسُولُهُ مِنْ فَضْلِه۪ۚ فَاِنْ يَتُوبُوا يَكُ خَيْرًا لَهُمْۚ وَاِنْ يَتَوَلَّوْا يُعَذِّبْهُمُ اللّٰهُ عَذَابًا اَل۪يمًا فِي الدُّنْيَا وَالْاٰخِرَةِۚ وَمَا لَهُمْ فِي الْاَرْضِ مِنْ وَلِيٍّ وَلَا نَص۪يرٍ ﴾ [التوبة: 74]

ayet arapça & türkçe okunuşu

Yahlifûne bi(A)llâhi mâ kâlû velekad kâlû kelimete-lkufri vekeferû ba’de islâmihim vehemmû bimâ lem yenâlû(c) vemâ nekamû illâ en aġnâhumu(A)llâhu verasûluhu min fadlih(i)(c) fe-in yetûbû yeku ḣayran lehum(s) ve-in yetevellev yu’ażżibhumu(A)llâhu ‘ażâben elîmen fî-ddunyâ vel-âḣira(ti)(c) vemâ lehum fî-l-ardi min veliyyin velâ nasîr(in) [Tevbe: 74]


Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet

And olsun ki, müslüman olduktan sonra inkar edip küfür sözünü söylemişler iken, söylemedik diye Allah'a yemin ettiler, başaramayacakları bir şeye giriştiler; Allah ve Peygamberi bol nimetinden onları zenginleştirdi ve öç almaya kalktılar. Eğer tevbe ederlerse iyiliklerine olur; şayet yüz çevirirlerse, Allah onları dünya ve ahirette can yakıcı azaba uğratır. Yeryüzünde bir dost ve yardımcıları yoktur. [Tevbe: 74]


Tevbe Suresi 74. ayet tefsiri

Burada münafıkların sergiledikleri bir kısım menfi tutum ve davranışlar gözler önüne serilmektedir. Yalan yere yemin etmeleri, içlerinde gizledikleri küfrü ifşâ eden sözler söylemeleri, dıştan müslüman gözüktükleri halde içlerinin küfürle dolu olması ve İslâm sayesinde eriştikleri bolluk ve refaha teşekkür edecekleri yerde nankörlük edip müslümanlardan öç almaya kalkışmaları bunlardan bazılarıdır. Âyet-i kerîmenin iniş sebebiyle ilgili bazı rivayetler vardır. Bunlardan önemli gördüğümüz iki rivayete yer vermemiz, şüphesiz âyetin daha kolay anlaşılmasına yardımcı olacaktır:

Tebük seferi sırasında birisi Cuheyne, diğeri de Ğıfâr’dan iki kişi kavga etmişti. Ğıfâr’dan olan Cuheyne’liyi bastırınca Cuheyneliler Ensar’ın anlaşmalı dostları olduğu için münafıkların reisi Abdullah b. Übeyy: “ Ey Evs oğulları, kardeşinize yardıma koşun. Vallahi bizim ve Muhammed’in misali aynen «Köpeğini semirt seni yesin» diyen adamın söylediği gibidir. Vallahi, eğer Medine’ye dönecek olursak içimizden daha aziz ve güçlü olan, daha zelil olanı oradan çıkaracaktır ” demiş ve onun bu sözünü duyan bir müslüman da gelip Peygamberimiz ( s.a.s. )’e haber vermişti. Allah Resûlü ( s.a.s. ) de Abdullah’ı çağırtarak yanına getirtti, o da böyle bir şey söylemediğine dair yemin etmeye başladı. İşte bunun üzerine “ Din ve Peygamber aleyhine olumsuz bir şey söylemediklerine dair Allah adına yemin ediyorlar. Halbuki onlar dinden çıkmalarına sebep olan o sözü söylediler ” ( Tevbe 9/74 ) âyet-i kerîmesi nâzil oldu. ( Taberî, Câmi‘u’l-beyân, X, 237; Vâhidî, Esbâbu’n-nüzûl, s. 257 )

Diğer rivayet ise şöyledir:

Resûlullah ( s.a.s. )’in yanında olanlardan bir grup münafık onu öldürmeyi plânladılar ve plânı tatbik için fırsat kollamaya başladılar. Nihayet bir gece bir geçitte plânlarını uygulayabileceklerini düşündüler. Tam geçitten geçeği sırada Efendimiz ( s.a.s. )’i binitiyle birlikte vadiye itmeye karar verdiler. Bu sebeple bir kısmı ilerlerken bir kısmı da geride kaldı. O gece Resûlullah ( s.a.s. )’in binitini çeken Ammâr b. Yâsir, arkadan süren de Huzeyfe idi. Huzeyfe birden develerin tırnak sesini duyup geri dönünce bu kişilerle karşılaş: “ Uzaklaşın ey Allah’ın düşmanları ” diye bağırınca o mel’unlar isteklerine kavuşamadan oradan uzaklaşmak durumunda kaldılar. Resûl-i Ekrem ( s.a.s. ) de ilerleyerek konaklayacakları yere ulaştı. Âyetin “ Ellerinin erişemeyeceği bir takım kötülüklere, cinâyetlere yeltendiler ” ( Tevbe 9/74 ) kısmı işte bu menfur teşebbüse işaret etmektedir. ( Vâhidî, Esbâbu’n-nüzûl, s. 257 )

Münâfığın bir özelliği de Allah’ın verdiğine razı olmamak, kanaat getirmemek ve şükrünü ifâ edip edemeyeceğini düşünmeden daha fazlasını istemektir. Bunun gerçekleşmesi için de Allah’a tutamayacağı sözler vermesidir:


Ömer Çelik Tefsiri
Tevbe suresi Diyanet

Tevbe'den 74 Ayeti'ni dinle


Tevbe suresi 74 ayeti anlamı - okunuşu

O münafıklar din ve Peygamber aleyhine olumsuz bir şey söylemediklerine dair Allah adına yemin ediyorlar. Halbuki onlar dinden çıkmalarına sebep olan o sözü söylediler, İslâm’a girdikten sonra tekrar inkâra saplandılar ve ellerinin erişemeyeceği bir takım kötülüklere, cinâyetlere yeltendiler. Onların bu düşmanlıklarının tek sebebi, sonsuz lutuf ve bereketi sayesinde Allah’ın ve Râsûlullah’ın onları maddî ve mânevî nimetlerle zenginleştirmiş olmasından başka bir şey değildir. Her şeye rağmen eğer tevbe ederlerse kendileri için hayırlı olur. Yok, eğer yüz çevirirlerse Allah onları dünyada da, âhirette de can yakıcı bir azap ile cezalandıracaktır. Yeryüzünde de onlar için ne bir dost ne de bir yardımcı olacaktır.


Mokhtasar tefsiri

Münafıklar, Allah`a yalan yere yemin ederler. Sana sövdüklerine ve senin dinini ayıpladıklarına dair onların sözleri sana ulaştığı halde o sözleri söylemediklerini söylerler. Onlar, kendilerini küfre sokan o sözleri kesinlikle söylediler ve iman eder gibi gözüktükten sonra küfürlerini ortaya koydular. Başaramayacakları bir şey olan Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-`i öldürmeye yeltendiler. Onlar inkâr edilmez bir şeyi inkâr ettiler. İnkâr ettikleri bu şey; Yüce Allah`ın onları, Peygamberi Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-`e bahşettiği ganimetlerle zenginleştirmesiydi. Eğer onlar, nifaklarından Allah`a tövbe ederlerse, tövbe etmeleri onların nifak üzerine devam etmelerinden daha hayırlıdır. Eğer Allah Teâlâ`ya tövbe etmekten yüz çevirirlerse; Allah onlara, dünyada öldürülme ve esir edilme ile azap edecek; ahirette ise elem verici ateş ile azap edecektir. Onların, kendilerini ateşten kurtaracak bir yardımcıları da dostları da yoktur.


Ali Fikri Yavuz

Münafıklar Allah’a yemin ediyorlar ki, (Peygamberle alay ve ona hakaret sözünü) söylemediler. And olsun ki, o küfür kelimesini söylediler; ve İslâmı kabul ettiklerini açıkladıktan sonra da kâfir oldular; ve muvaffak olamadıkları cinâyeti (Peygambere sûlikasdi) kurdular. Münafıkların Peygambere ve müminlere kin beslemeleri, ancak Allah ile Rasûlünün onları ihsanından zenginleştirmiş olmasıdır. Bununla beraber eğer nifaklarından tevbe ederlerse, haklarında hayırlı olur. Şayet yüz çevirirlerse; Allah, onları dünya ve âhirette acıklı bir azaba uğratır. Artık onların yeryüzünde ne bir dostu, ne de bir yardımcısı yoktur


İngilizce - Sahih International


They swear by Allah that they did not say [anything against the Prophet] while they had said the word of disbelief and disbelieved after their [pretense of] Islam and planned that which they were not to attain. And they were not resentful except [for the fact] that Allah and His Messenger had enriched them of His bounty. So if they repent, it is better for them; but if they turn away, Allah will punish them with a painful punishment in this world and the Hereafter. And there will not be for them on earth any protector or helper.

Tevbe suresi oku

Abdulbaki Gölpınarlı meali


Söylemediklerine dair yemin ederler Allah adına, fakat andolsun ki, küfür sözünü söyledi onlar ve Müslüman olduklarını izhar ettikten sonra kafir oldular, elde edemedikleri şeyi de yapmaya çalıştılar, bu öç almaya kalkışmaları da ancak Allah'ın ve Peygamberinin, lütfedip onları zenginleştirmesine karşılıktı. Tövbe ederlerse hayırlı olur onlara, fakat yüz çevirirlerse Allah, onları dünyada da, ahirette de elemli bir azapla azaplandırır ve yeryüzünde onlara ne bir dost bulunur, ne bir yardımcı.


Azerice Bunyadov Memmedeliyev


(Münafiqlər) Allaha and içirlər ki, (Peyğəmbər haqqında nalayiq sözlər) deməyiblər. (And olsun ki) onlar küfr sözünü demiş, islamı (zahirən) qəbul etdikdən sonra kafir olmuş, müvəffəq ola bilmədikləri bir işə (Təbuk döyüşündən qayıdarkən Peyğəmbərə qarşı hazırladıqları sui-qəsdə) girişmişdilər. (Münafiqlərin Peyğəmbərə və mö’minlərə qarşı) kin-küdurət bəsləmələrinin səbəbi yalnız Allahın və Peyğəmbərinin Öz ne’mətləri ilə onları varlandırmasıdır. Bununla belə, əgər (ikiüzlülüklərindən və digər yaramaz əməllərindən) tövbə etsələr, onlar üçün xeyirli olar. Yox, əgər (imandan) üz döndərsələr, Allah onları dünyada və axirətdə şiddətli bir əzaba mübtəla edər. Yer üzündə onların nə bir dostu, nə də bir imdada yetəni var!


Kuran Araştırmaları Vakfı


(Ey Muhammed! O sözleri) söylemediklerine dair Allah'a yemin ediyorlar. Halbuki o küfür sözünü elbette söylediler ve müslüman olduktan sonra kafir oldular. Başaramadıkları bir şeye (Peygambere suikast yapmaya) de yeltendiler. Ve sırf Allah ve Resulü kendi lütuflarından onları zenginleştirdiği için öç almaya kalkıştılar. Eğer tevbe ederlerse onlar için daha hayırlı olur. Yüz çevirirlerse Allah onları dünyada da, ahirette de elem verici bir azaba çarptıracaktır. Yeryüzünde onların ne dostu ne de yardımcısı vardır.

Tevbe suresi (At-Tawbah) 74 ayeti arapça okunuşu

﴿يَحْلِفُونَ بِاللَّهِ مَا قَالُوا وَلَقَدْ قَالُوا كَلِمَةَ الْكُفْرِ وَكَفَرُوا بَعْدَ إِسْلَامِهِمْ وَهَمُّوا بِمَا لَمْ يَنَالُوا ۚ وَمَا نَقَمُوا إِلَّا أَنْ أَغْنَاهُمُ اللَّهُ وَرَسُولُهُ مِن فَضْلِهِ ۚ فَإِن يَتُوبُوا يَكُ خَيْرًا لَّهُمْ ۖ وَإِن يَتَوَلَّوْا يُعَذِّبْهُمُ اللَّهُ عَذَابًا أَلِيمًا فِي الدُّنْيَا وَالْآخِرَةِ ۚ وَمَا لَهُمْ فِي الْأَرْضِ مِن وَلِيٍّ وَلَا نَصِيرٍ
[ التوبة: 74]

yahlifune billahi ma kalu ve lekad kalu kelimetel küfri vekeferu bade islamihim vehemmu bima lem yenalu vema nekamu illa en agnahümül lahü verasulühu min fadlih feiy yetubu yekü hayral lehüm veiy yetevellev yüazzibhümül lahü azaben elimen fid dünya vel'ahirah vema lehüm fil 'ardi miv veliyyiv vela nesir

يحلفون بالله ما قالوا ولقد قالوا كلمة الكفر وكفروا بعد إسلامهم وهموا بما لم ينالوا وما نقموا إلا أن أغناهم الله ورسوله من فضله فإن يتوبوا يك خيرا لهم وإن يتولوا يعذبهم الله عذابا أليما في الدنيا والآخرة وما لهم في الأرض من ولي ولا نصير

سورة: التوبة - آية: ( 74 )  - جزء: ( 10 )  -  صفحة: ( 199 )


English Türkçe Indonesia
Русский Français فارسی
تفسير انجليزي اعراب

Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler

  1. Size belgeler geldikten sonra kayarsanız, biliniz ki Allah güçlüdür, Hakim'dir.
  2. İçinizden ölenlerin bırakmış olduğu eşler kendi kendilerine dört ay on gün beklerler; müddetleri sona erdiğinde,
  3. De ki: "İnsanlar ve cinler, birbirine yardımcı olarak bu Kuran'ın bir benzerini ortaya koymak için
  4. Onlar, eşleri ve cariyeleri dışında, mahrem yerlerini herkesten korurlar. Doğrusu bunlar yerilemezler.
  5. İnkar edenler, gönüllerindeki cahiliyye çağının asabiyet ateşini ateşlendirdiklerinde, Allah, Peygamberine ve inananlara huzur indirdi; onların
  6. Kendilerine yazık edenlerin melekler canlarını aldıkları zaman onlara: "Ne yaptınız bakalım?" deyince, "Biz yeryüzünde zavallı
  7. Fakat, tevbe eden, inanıp yararlı iş işleyen kimsenin, kurtuluşa erenler arasında bulunması umulur.
  8. Ey insanoğlu! Seni yaratıp sonra şekil veren, düzenleyen, mütenasip kılan, istediği şekilde seni terkip eden,
  9. Gökten bereketli bir su indirdik, kullara rızık olmak üzere onunla bahçeler, biçilecek taneli ekinler, küme
  10. Her birine misaller vermiştik ama, dinlemedikleri için hepsini kırdık geçirdik.

türkçe Kuran sureleri :

Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Tevbe indirin:

Tevbe Suresi mp3 : Tevbe suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Tevbe Suresi Ahmed El Agamy
Ahmed Al Ajmy
Tevbe Suresi Bandar Balila
Bandar Balila
Tevbe Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al Jalil
Tevbe Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al Ghamdi
Tevbe Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al Shuraim
Tevbe Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit
Tevbe Suresi Abdul Rashid Sufi
Abdul Rashid Sufi
Tevbe Suresi Abdullah Basfar
Abdullah Basfar
Tevbe Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al Juhani
Tevbe Suresi Fares Abbad
Fares Abbad
Tevbe Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al Muaiqly
Tevbe Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al Minshawi
Tevbe Suresi Al Hosary
Al Hosary
Tevbe Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasi
Tevbe Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Sunday, November 17, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler