Kur'an'ın 382. cüzü

Neml suresi 382. sayfa okunuşu ve Meali

  1. 382. sayfa mp3
  2. 382. sayfa png
  3. Okuma sayfa

Kur'an-ı Kerim | Kuran Kerim sayfaları | 382. sayfa türkçe okunuşu ve Meali, ( ) (tamami) arapça Oku ve Diyanet, Dinle ve İndir: Kutsal Kur'an'a dal. Kur'an'ın 382. Sayfa Sayfa Kurani Kerimi Okumak için hazırlanmış bu sayfada.

382. sayfa türkçe okunuşu - arapça oku


Neml Suresi

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ

اَمَّنْ يَبْدَؤُا الْخَلْقَ ثُمَّ يُع۪يدُهُ وَمَنْ يَرْزُقُكُمْ مِنَ السَّمَٓاءِ وَالْاَرْضِۜ ءَاِلٰهٌ مَعَ اللّٰهِۜ قُلْ هَاتُوا بُرْهَانَكُمْ اِنْ كُنْتُمْ صَادِق۪ينَ (64)
Emmen yebdeu-lḣalka śümme yu’îduhu vemen yerzukukum mine-ssemâ-i vel-ard(i)(k) e-ilâhun me’a(A)llâh(i)(c) kul hâtû burhânekum in kuntum sâdikîn(e)
قُلْ لَا يَعْلَمُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ الْغَيْبَ اِلَّا اللّٰهُۜ وَمَا يَشْعُرُونَ اَيَّانَ يُبْعَثُونَ (65)
Kul lâ ya’lemu men fî-ssemâvâti vel-ardi-lġaybe illa(A)llâh(u)(c) vemâ yeş’urûne eyyâne yub’aśûn(e)
بَلِ ادَّارَكَ عِلْمُهُمْ فِي الْاٰخِرَةِ۠ بَلْ هُمْ ف۪ي شَكٍّ مِنْهَا۠ بَلْ هُمْ مِنْهَا عَمُونَ۟ (66)
Beli-ddârake ‘ilmuhum fî-l-âḣira(ti)(c) bel hum fî şekkin minhâ(s) bel hum minhâ ‘amûn(e)
وَقَالَ الَّذ۪ينَ كَفَرُٓوا ءَاِذَا كُنَّا تُرَابًا وَاٰبَٓاؤُ۬نَٓا اَئِنَّا لَمُخْرَجُونَ (67)
Vekâle-lleżîne keferû e-iżâ kunnâ turâben ve âbâunâ e-innâ lemuḣracûn(e)
لَقَدْ وُعِدْنَا هٰذَا نَحْنُ وَاٰبَٓاؤُ۬نَا مِنْ قَبْلُۙ اِنْ هٰذَٓا اِلَّٓا اَسَاط۪يرُ الْاَوَّل۪ينَ (68)
Lekad vu’idnâ hâżâ nahnu ve âbâunâ min kablu in hâżâ illâ esâtîru-l-evvelîn(e)
قُلْ س۪يرُوا فِي الْاَرْضِ فَانْظُرُوا كَيْفَ كَانَ عَاقِبَةُ الْمُجْرِم۪ينَ (69)
Kul sîrû fî-l-ardi fenzurû keyfe kâne ‘âkibetu-lmucrimîn(e)
وَلَا تَحْزَنْ عَلَيْهِمْ وَلَا تَكُنْ ف۪ي ضَيْقٍ مِمَّا يَمْكُرُونَ (70)
Velâ tahzen ‘aleyhim velâ tekun fî daykin mimmâ yemkurûn(e)
وَيَقُولُونَ مَتٰى هٰذَا الْوَعْدُ اِنْ كُنْتُمْ صَادِق۪ينَ (71)
Ve yekûlûne metâ hâżâ-lva’du in kuntum sâdikîn(e)
قُلْ عَسٰٓى اَنْ يَكُونَ رَدِفَ لَكُمْ بَعْضُ الَّذ۪ي تَسْتَعْجِلُونَ (72)
Kul ‘asâ en yekûne radife lekum ba’du-lleżî testa’cilûn(e)
وَاِنَّ رَبَّكَ لَذُو فَضْلٍ عَلَى النَّاسِ وَلٰكِنَّ اَكْثَرَهُمْ لَا يَشْكُرُونَ (73)
Ve-inne rabbeke leżû fadlin ‘alâ-nnâsi velâkinne ekśerahum lâ yeşkurûn(e)
وَاِنَّ رَبَّكَ لَيَعْلَمُ مَا تُكِنُّ صُدُورُهُمْ وَمَا يُعْلِنُونَ (74)
Ve-inne rabbeke leya’lemu mâ tukinnu sudûruhum vemâ yu’linûn(e)
وَمَا مِنْ غَٓائِبَةٍ فِي السَّمَٓاءِ وَالْاَرْضِ اِلَّا ف۪ي كِتَابٍ مُب۪ينٍ (75)
Vemâ min ġâ-ibetin fî-ssemâ-i vel-ardi illâ fî kitâbin mubîn(in)
اِنَّ هٰذَا الْقُرْاٰنَ يَقُصُّ عَلٰى بَن۪ٓي اِسْرَٓاء۪يلَ اَكْثَرَ الَّذ۪ي هُمْ ف۪يهِ يَخْتَلِفُونَ (76)
İnne hâżâ-lkur-âne yakussu ‘alâ benî isrâ-île ekśera-lleżî hum fîhi yaḣtelifûn(e)

sayfa 383 arapça Kuran Kerim sayfaları

Sayfa 382 MP3 İndir



Neml suresi 382. sayfa Meali - Diyanet


Neml Suresi

Bismillahir rahmanir rahim

(64)- Yoksa, önce yaratan, sonra da yaratmayı tekrar edecek olan; size gökten ve yerden rızık veren mi? Allah'ın yanında başka bir tanrı mı? De ki: "Eğer doğru sözlülerden iseniz, açık delilinizi getirin."
(65)- De ki: "Göklerde ve yerde gaybı Allah'tan başka bilen yoktur." Ne zaman diriltileceklerini de bilmezler.
(66)- Ahirete dair bilgileri yeterli midir? Hayır; ondan şüphe etmektedirler. Hayır; ona karşı kördürler.
(67)- İnkar edenler: "Biz ve babalarımız toprak olduğumuzda mı, doğrusu bizler mi tekrar çıkarılacağız? Bununla biz de, daha önce babalarımız da, and olsun ki, tehdit edilmiştik. Bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir" dediler.
(68)- İnkar edenler: "Biz ve babalarımız toprak olduğumuzda mı, doğrusu bizler mi tekrar çıkarılacağız? Bununla biz de, daha önce babalarımız da, and olsun ki, tehdit edilmiştik. Bu, öncekilerin masallarından başka bir şey değildir" dediler.
(69)- De ki: "Yeryüzünde gezin, suçluların sonunun nasıl olduğuna bir bakın."
(70)- Onlara üzülme. Hilelerine karşı da sıkılma.
(71)- Onlar: "Eğer doğru söylüyorsanız, bildirin, bu sözünüz ne zaman yerine gelecektir?" derler.
(72)- De ki: "Acele ettiğiniz şeyin bir kısmı belki hemen başınıza gelir."
(73)- Doğrusu Rabbin, insanlara karşı lütuf sahibidir. Fakat onların çoğu şükretmezler.
(74)- Şüphesiz Rabbin onların gönüllerinin gizlediklerini de, açığa vurduklarını da bilir.
(75)- Gökte ve yerde gizli hiçbir şey yoktur ki apaçık bir kitapta olmasın.
(76)- Doğrusu bu Kuran, İsrailoğullarına, ayrılığa düştükleri şeyin çoğunu anlatmaktadır.

Kur'an 382. sayfa türkçe Tefsiri:

Es-Sa'di İbn Kesir El-Kurtubi
İngilizce Endonezce Fransızca
Almanca Hausa İspanyolca

Kur'an Surelerini İndirin ve Dinleyin:

Al-Bakara Aal-i İmran An-Nisa
Al-Ma'ida Yusuf İbrahim
Al-Hicr Al-Kehf Meryem
Al-Hac Al-Kasas Al-Ankabut
As-Secde Ya-Sin Ad-Duhan
Al-Fetih Al-Hucurat Kaf
An-Necm Ar-Rahman Al-Vakıa
Al-Haşr Al-Mülk Al-Hakka
Al-İnşikak Al-A'la Al-Gaşiye

Friday, July 12, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler