Nahl suresi 82. ayeti okunuşu , Ayet kelimesinin türkçe karşılığı.
﴿فَاِنْ تَوَلَّوْا فَاِنَّمَا عَلَيْكَ الْبَلَاغُ الْمُب۪ينُ ﴾ [النحل: 82]
ayet arapça & türkçe okunuşuFe-in tevellev fe-innemâ ‘aleyke-lbelâġu-lmubîn(u) [Nahl: 82]
Meal Kur'an-ı Kerim - Diyanet
Eğer yüz çevirirlerse, sana düşenin sadece açıkça tebliğ olduğunu bil. [Nahl: 82]
Nahl Suresi 82. ayet tefsiri
Bu âyet-i kerîmelerde barınma ve giyimle alakalı nimetler sayılarak, bütün bunları ihsan edenin Allah Teâlâ olduğu haber verilir. Bu vesileyle sadece O’na kulluk ve teşekkür edilmesi emredilir. Bu nimetler hülâsa olarak şunlardır:
İçinde barındığımız, huzur ve sukûn bulduğumuz evler,
Hayvanların derilerinden yaptığımız, göçerken ve konarken kolaylıkla söküp taşıyabildiğimiz, fazla zaman harcamadan ve zorlanmadan bozup kurabildiğimiz çadırlar,
Belli bir zamana kadar kullanmak üzere hayvanların yünlerinden, tüylerinden ve kıllarından ördüğümüz, dokuduğumuz giyimlikler, döşemelikler ve ticaret için yaptığımız mallar, kumaşlar,
Altında sıcağın hararetinden gölgelendiğimiz dağ, ağaç, bulut gibi varlıkların gölgeleri,
Daha çok dağlık bölgelerde kalan insanların ve yolcuların kullandıkları dağlardaki barınaklar, mağaralar,
Sıcaktan ve soğuktan koruyan elbiseler ve savaşta kullanılacak çelikten yapılmış zıhlar.
Bunlar, ihtiyaçlarımızı karşılayıp Yüce Rabbimize teslimiyet arz etmemiz ve O’na huzur içinde kulluk yapmamız için lutfedilmiş nimetlerdir. Peygamberin vazifesi nimetlerin gerçek sahibi Allah’ı tanıtmak ve O’na nasıl kulluk yapılacağını öğretmektir. Buna rağmen insanların çoğu, Allah’ın hem yukarıda örnekleri verilen maddî nimetlerini, hem de peygamber gönderme gibi mânevî nimetlerini bilip tanıdıkları halde bunlara karşı nankörce bir tavır sergilemektedirler. Çünkü onların çoğu gerçekleri görmezden gelen, onların üzerini örtüp geçen kâfir kimselerdir.
Peki bunlar, ilâhî mahkemenin kurulup her kesin inceden inceye hesaba çekileceği o büyük günü hiç düşünmüyorlar mı:
Ömer Çelik Tefsiri
Nahl suresi 82 ayeti anlamı - okunuşu
Rasûlüm! Bütün bu nimetlere rağmen yine de yüz çevirirlerse, artık sana düşen, gerçeği apaçık bir şekilde anlatmandır.
Mokhtasar tefsiri
-Ey Peygamber!- Eğer iman etmekten ve senin getirdiğini doğrulamaktan yüz çevirirlerse, senin sorumluluğun tebliğ etmekle emrolunduğun şeyi apaçık bir şekilde tebliğ etmekten başka bir şey değildir. Onlara hidayeti benimsetmek/inandırmak senin görevin değildir.
Ali Fikri Yavuz
Eğer buna karşı yine yüz çevirirlerse (islâmı kabul etmezlerse), ey Rasûlüm, senin üzerine düşen ancak açık bir tebliğdir. (Bu âyet-i kerime kıtal âyetinden önce nâzil olmuştur)
İngilizce - Sahih International
But if they turn away, [O Muhammad] - then only upon you is [responsibility for] clear notification.
Nahl suresi okuAbdulbaki Gölpınarlı meali
Bütün bunlara rağmen yüz çevirirlerse şüphe yok ki sana düşen vazife, açıkça tebliğden ibarettir.
Azerice Bunyadov Memmedeliyev
(Ya Rəsulum! Əgər bütün bunlardan sonra müşriklər) yenə də (səndən) üz döndərsələr (ürəyini qısma)! Çünki sənin vəzifən ancaq (Mənim dinimi, hökmlərimi) açıq-aşkar təbliğ etməkdir!
Kuran Araştırmaları Vakfı
(Ey Resulüm!) Yine de yüz çevirirlerse, artık sana düşen ancak açık bir tebliğden ibarettir.
Nahl suresi (An-Nahl) 82 ayeti arapça okunuşu
﴿فَإِن تَوَلَّوْا فَإِنَّمَا عَلَيْكَ الْبَلَاغُ الْمُبِينُ﴾
[ النحل: 82]
English | Türkçe | Indonesia |
Русский | Français | فارسی |
تفسير | انجليزي | اعراب |
Türkçe Kur'an-ı Kerim ayetler
- Çoğunluk olmak iddianız sizi o kadar meşgul etti ki, mezarları ziyaretle oradakileri de sayacak kadar
- Hamd, göklerde olanlar ve yerde bulunanlar Kendisinin olan Allah'a mahsustur. O, Hakim'dir, her şeyden haberdardır.
- Göklerde olanlar da, yerde olanlar da O'nundur. O, çok yücedir ve büyüktür.
- Yoksa İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve torunlarının Yahudi veya Hıristiyan olduklarını mı söylüyorsunuz? Peki, siz
- Nuh: "Onların yaptıkları hakkında bir bilgim yoktur; hesabları Rabbime aittir, düşünsenize! Ben inananları kovacak değilim.
- Rabbi yine de onu seçip tevbesini kabul etti, ona doğru yolu gösterdi.
- O gün bir sarsıntı sarsar.
- Şuayb onlara: "Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim. Artık
- Onlara iki elçi göndermiştik; onu yalanladıkları için üçüncü biriyle desteklemiştik. Onlar: "Biz size gönderildik" demişlerdi.
- Onlar geçmiş birer ümmettir. Kazandıkları kendilerine, sizin kazandıklarınız da sizedir. Onların yapmış olduklarından sorumlu değilsiniz.
türkçe Kuran sureleri :
En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle surah Nahl indirin:
Nahl Suresi mp3 : Nahl suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Ahmed Al Ajmy
Bandar Balila
Khalid Al Jalil
Saad Al Ghamdi
Saud Al Shuraim
Abdul Basit
Ammar Al-Mulla
Abdullah Basfar
Abdullah Al Juhani
Fares Abbad
Maher Al Muaiqly
Al Minshawi
Al Hosary
Mishari Al-afasi
Yasser Al Dosari
Bizim için dua et, teşekkürler