Alak suresi Türkçe okunuşu ve anlamı

  1. suresi dinle
  2. suresi oku
  3. Suresi Fazileti
  4. suresi mp3
Kuran surelerini listele | Alak süresi oku meali anlamı tamami - surah (العلق) | süresi numarası 96 - ayet sayısı 19 - Sure Mekke 'de nazil oldu - Kuran'da sayfa 597 - Türkçe (diyanet) ve Arapça.

Alak Suresini okunuşu anlamı türkçe arapça

bismillah & auzubillah

Alak Suresi dinle


اِقْرَأْ بِاسْمِ رَبِّكَ الَّذ۪ي خَلَقَۚ (1)
İkra/ bi-ismi rabbike-lleżî ḣalak(e)
خَلَقَ الْاِنْسَانَ مِنْ عَلَقٍۚ (2)
Ḣaleka-l-insâne min ‘alak(in)
اِقْرَأْ وَرَبُّكَ الْاَكْرَمُۙ (3)
İkra/ ve rabbuke-l-ekram(u)
اَلَّذ۪ي عَلَّمَ بِالْقَلَمِۙ (4)
Elleżî ‘alleme bil-kalem(i)
عَلَّمَ الْاِنْسَانَ مَا لَمْ يَعْلَمْۜ (5)
‘Alleme-l-insâne mâ lem ya’lem
كَلَّٓا اِنَّ الْاِنْسَانَ لَيَطْغٰىۙ (6)
Kellâ inne-l-insâne leyatġâ
اَنْ رَاٰهُ اسْتَغْنٰىۜ (7)
En ra-âhu-staġnâ
اِنَّ اِلٰى رَبِّكَ الرُّجْعٰىۜ (8)
İnne ilâ rabbike-rruc’â
اَرَاَيْتَ الَّذ۪ي يَنْهٰىۙ (9)
Era-eyte-lleżî yenhâ
عَبْدًا اِذَا صَلّٰىۜ (10)
‘Abden iżâ sallâ
اَرَاَيْتَ اِنْ كَانَ عَلَى الْهُدٰىۙ (11)
Era-eyte in kâne ‘alâ-lhudâ
اَوْ اَمَرَ بِالتَّقْوٰىۜ (12)
Ev emera bi-ttakvâ
اَرَاَيْتَ اِنْ كَذَّبَ وَتَوَلّٰىۜ (13)
Era-eyte in keżżebe ve tevellâ
اَلَمْ يَعْلَمْ بِاَنَّ اللّٰهَ يَرٰىۜ (14)
Elem ya’lem bi-enna(A)llâhe yerâ
كَلَّا لَئِنْ لَمْ يَنْتَهِ۬ لَنَسْفَعًا بِالنَّاصِيَةِۙ (15)
Kellâ le-in lem yentehi lenesfe’an bi-nnâsiye(ti)
نَاصِيَةٍ كَاذِبَةٍ خَاطِئَةٍۚ (16)
Nâsiyetin kâżibetin ḣâti-e(tin)
فَلْيَدْعُ نَادِيَهُۙ (17)
Felyed’u nâdiyeh(u)
سَنَدْعُ الزَّبَانِيَةَۙ (18)
Sened’u-zzebâniye(te)
كَلَّاۜ لَا تُطِعْهُ وَاسْجُدْ وَاقْتَرِبْ ۩ (19)
Kellâ lâ tuti’hu vescud vakterib

From : 1 - to : 19 - totals : 19


Alak suresi Hakkında

Alak sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 19 âyettir. İlk beş âyeti, Hira dağında Peygamberimiz (s.a.s.)’e ilk kez nâzil olan âyetlerdir. İsmini ikinci âyette geçen ve “asılıp tutunan şey” mânasına gelen اَلْعَلَقُ (alak) kelimesinden alır. اِقْرَاْ (İkra’) veاِقْرَاْ بِاسْمِ رَبِّكَ  (İkra’ bismi Rabbike) isimleriyle de anılır. Mushaf tertîbine göre 96, iniş sırasına göre birinci sûredir. 

Alak suresi Konusu

Kur’ân-ı Kerîm’in ilk inen âyetleri olan ilk beş âyette, İslâm’ın tesis ettiği dünya ve âhiret nizamının esasının, yaratan Allah’ı tanımak, O’nun adına okumak ve yazmak olduğuna dikkat çekilir. İlmin ehemmiyeti vurgulanır. İslâm medeniyetinin temelinin okuma, yazma, ilim ve irfan olduğu belirtilir. Bunlardan mahrum olan insanın azgınlaşma sebepleri üzerinde durulur. Peşinden, Peygamber (s.a.s.)’i namazdan alıkoyan bedbahtın hali, azgınlaşmanın bir misali olarak takdim edilir ve böylesini bekleyen fecî âkibet haber verilir. Sonuç olarak, tüm varlık ve benlikten sıyrılıp tam bir hiçlik duygusu içinde Allah’ın huzurunda secdeye kapanarak O’na yaklaşmanın yolları gösterilir.

İlk Beş Âyetin İnişi

Bu âyetler, senelerdir ilâhî kudret tarafından hususi terbiyeye tâbi tutulup peygamberliğe hazırlanan Resûlullah (s.a.s.)’e Hira dağında ilk vahyedilen âyetlerdir. Bu hâdisenin nasıl gerçekleştiğini Hz. Aişe sormuş ve Nebiyy-i Ekrem (s.a.s.) de anlatmıştı. Efendimiz (s.a.s.)’in anlattıklarını Aişe (r.a.) şöyle naklediyor:

“Resûlullah (s.a.s.)’e ilk vahyin başlaması sâdık rüyalar ile olmuştu. Onun gördüğü her rüya sabahın aydınlığı gibi açık ve net olarak aynen tahakkuk ederdi. Bu durum altı ay kadar devam etti. Sonra ona yalnızlık hali sevdirildi. Bu hal sebebiyle Hıra dağındaki mağarada halvete çekilmeye başladı. Birkaç gün bazan de günlerce orada kalıyor ve kendini ibâdete veriyordu. Zaman zaman ev halkının yanına gidiyor ve azığını alıp tekrar o mağaraya dönüyordu. Bu durum Hıra’da kendisine ilâhî vahiy gelinceye kadar bu şekilde devam etti. Yine bir gün Hira’da bulunuyordu ki ansızın vahiy meleği Cebrâil geldi ve «Oku!» dedi. O: «Ben okuma bilmiyorum» diye karşılık verdi.

Efendimiz olayın bundan sonraki seyrini şöyle anlatır:

“Melek beni yakalayıp takatim kesilinceye kadar sıktı ve sonra bırakıp tekrar «oku» dedi. Ben de ona «Ben okuma bilmiyorum» dedim. Bunun üzerine beni aynı şekilde tutup takatim kesilinceye kadar sıktı ve arkasından serbest bırakıp tekrar «oku» dedi. Ben yine ona «Ben okuma bilmem» diye cevap verdim. Bu cevap üzerine beni üçüncü kez tuttu ve takatim kesilinceye kadar sıkıp bıraktıktan sonra kendisi okumaya başladı. Alak sûresinin ilk beş âyetini okudu.”

Bu olaydan hemen sonra Nebiyy-i Ekrem Efendimiz’in kalbi korkudan titrer bir halde eşi Hz. Hatice’nin yanına döndü ve “Beni örtün, beni örtün!” buyurdu. Korku hali dininceye kadar bu halde kaldı. Sonra başından geçenleri eşine bir bir anlatarak “Kendimden korktum” diye ilave etti. Bunun üzerine asil bir hanımefendi olan Hz. Hatice kâinatın efendisine şunları söyledi:

“Hayır, asla öyle düşünme! Cenâb-ı Hakk’a yemin ederim ki, Allah hiçbir zaman seni üzüp mahcup etmez. Zira sen akrabanı görüp gözetirsin, işini görmekten aciz olanların yükünü kaldırırsın, yokluk içinde kıvranan fakirlere iyilik eder, onlara son derece faydalı olursun. Misafiri ağırlar ve Hak yolunda ortaya çıkan mühim hadise ve musibetlerde insanlara yardım edersin.”

Bu sözlerden sonra Hz. Hatice Resûl-i Ekrem’i amcazadesi Varaka b. Nevfel’e götürdü. Cahiliyye döneminde Hristiyanlığı kabul eden Varaka İbranice yazı bilir ve İncil’den zaman zaman bazı şeyler yazardı. İleri yaşlarında gözleri görmez olmuştu.

Hz. Hatice Varaka’ya:

“- Amcazadem, dinle de bak yeğenin neler söylüyor” dedi. Varaka:

“- Hayrola yeğenim ne oldu, söyle bakalım” diye sorunca Resûlullah (s.a.s.) gördüğü şeyleri bir bir kendisine anlattı. Bunun üzerine Varaka dedi ki:

“- Bu gördüğün, Allah Teâlâ’nın Musâ (a.s.)’a gönderdiği Nâmûs diye adlandırılan Cebrâil’dir. Âh! Keşke senin davet günlerinde genç olaydım. Kavmin seni yurdundan çıkaracakları zaman keşke hayatta olsaydım!” Bu sözler üzerine Allah Resûlü:

“- Onlar beni çıkaracaklar mı ki?” diye sordu. O da:

“- Evet, zira senin gibi bir şey getirmiş yani vahiy tebliğ etmiş bir kimse yoktur ki düşmanlığa uğramasın. Şayet senin davet günlerine yetişirsem sana var gücümle yardım ederim” cevabını verdi. Ondan sonra çok geçmedi, Varaka vefat etti. (Buhârî, Bed’ül-vahy 3; Müslim, İman 252)

Alak suresi Nuzül Sebebi

Mushaftaki sıralamada doksan altıncı, iniş sırasına göre birinci sûredir. Kalem sûresinden önce Mekke’de inmiştir. Baştan beş âyeti Hz. Peygamber’e gelen ilk vahiy olduğundan ilk inen sûre kabul edilir. Geri kalan on dört âyetinin ise sonraları Ebû Cehil hakkında indiği rivayet edilmiştir. Bazı Kur’an tarihçileri ilk inen sûrenin Müddessir, bazıları da Fâtiha olduğunu ileri sürmüşlerdir.

 Buhârî ve Müslim’de Hz. Âişe’ye isnad edilen rivayete göre Hz. Peygamber, içinde yalnız kalmayı âdet edindiği Hira mağarasında iken Ramazan ayının 27. gecesi (Pazar-Pazartesi) tan yerinin ağarmaya başlamasından az önce ufukta nurdan bir şekil görmüş; o zamana kadar hiç karşılaşmadığı bu nuranî varlığın (Cebrâil) kendisine seslendiğini duymuştur. Hz. Peygamber olayı şöyle anlatır: “Melek bana okumamı emretti. Kendisine okuma bilmediğimi söyledim. Beni kollarının arasına alıp kuvvetle sıktı; sonra ‘oku!’ dedi. Ben yine, ‘Okuma bilmem’ dedim. Beni tekrar kollarının arasına aldı, kuvvetle sıktı ve ‘oku!’ diye tekrar etti. Ben yine ‘Okuma bilmem’ dedim. Üçüncü defa kollarının arasına alıp daha kuvvetlice sıktıktan sonra bıraktı ve şöyle dedi: ‘Yaratan rabbinin adıyla oku; O, insanı alaktan (asılıp tutunan zigottan) yarattı. Oku! Rabbin sonsuz kerem sahibidir. O, kalemle (yazmayı) öğretendir. İnsana bilmediklerini öğretmiştir” (bk. Buhârî, “Bed’ü’l-vahy”, 3; Müslim, “Îmân”,

Alak suresi Fazileti


Kuran'dan bir başka sure türkçe yazılışı

Bakara suresi Âl-i İmrân Nisâ suresi
Mâide suresi Yûsuf suresi İbrâhîm suresi
Hicr suresi Kehf suresi Meryem suresi
Hac suresi Kasas suresi Ankebût suresi
As-Sajdah Yâsîn suresi Duhân suresi
fetih suresi Hucurât suresi Kâf suresi
Necm suresi Rahmân suresi vakıa suresi
Haşr suresi Mülk suresi Hâkka suresi
İnşikâk suresi Alâ suresi Gâşiye suresi

En ünlü Kur'an okuyucularının sesiyle Alak süresi indirin:

Alak Suresi mp3 : Alak suresini dinlemek ve indirmek için okuyucuyu seçin Yüksek kalitede tamamlayın
Alak Suresi Ahmet El Acemi
Ahmet El Acemi
Alak Suresi Bandar Balila
Bandar Balila
Alak Suresi Khalid Al Jalil
Khalid Al Jalil
Alak Suresi Saad Al Ghamdi
Saad Al Ghamdi
Alak Suresi Saud Al Shuraim
Saud Al Shuraim
Alak Suresi Salah Bukhatir
Salah Bukhatir
Alak Suresi Abdul Basit Abdul Samad
Abdul Basit
Alak Suresi Abdul Rashid Sufi
Abdul Rashid Sufi
Alak Suresi Abdullah Basfar
Abdullah Basfar
Alak Suresi Abdullah Awwad Al Juhani
Abdullah Al Juhani
Alak Suresi Ali Al Hudhaifi
Ali Al Hudhaifi
Alak Suresi Fares Abbad
Fares Abbad
Alak Suresi Maher Al Muaiqly
Maher Al Muaiqly
Alak Suresi Muhammad Jibril
Muhammad Jibril
Alak Suresi Muhammad Siddiq Al Minshawi
Al Minshawi
Alak Suresi Al Hosary
Al Hosary
Alak Suresi Al-afasi
Mishari Al-afasi
Alak Suresi Nasser Al Qatami
Nasser Al Qatami
Alak Suresi Wadih Al Yamani
Wadih Al Yamani
Alak Suresi Yasser Al Dosari
Yasser Al Dosari


Thursday, October 24, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler