Kur'an'ın 163. cüzü

Araf suresi 163. sayfa okunuşu ve Meali

  1. 163. sayfa mp3
  2. 163. sayfa png
  3. Okuma sayfa

Kur'an-ı Kerim | Kuran Kerim sayfaları | 163. sayfa türkçe okunuşu ve Meali, ( ) (tamami) arapça Oku ve Diyanet, Dinle ve İndir: Kutsal Kur'an'a dal. Kur'an'ın 163. Sayfa Sayfa Kurani Kerimi Okumak için hazırlanmış bu sayfada.

163. sayfa türkçe okunuşu - arapça oku


Araf Suresi

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ

حَق۪يقٌ عَلٰٓى اَنْ لَٓا اَقُولَ عَلَى اللّٰهِ اِلَّا الْحَقَّۜ قَدْ جِئْتُكُمْ بِبَيِّنَةٍ مِنْ رَبِّكُمْ فَاَرْسِلْ مَعِيَ بَن۪ٓي اِسْرَٓاء۪يلَۜ (105)
Hakîkun ‘alâ en lâ ekûle ‘ala(A)llâhi illâ-lhakk(a)(c) kad ci/tukum bibeyyinetin min rabbikum feersil me’iye benî isrâ-îl(e)
قَالَ اِنْ كُنْتَ جِئْتَ بِاٰيَةٍ فَأْتِ بِهَٓا اِنْ كُنْتَ مِنَ الصَّادِق۪ينَ (106)
Kâle in kunte ci/te bi-âyetin fe/ti bihâ in kunte mine-ssâdikîn(e)
فَاَلْقٰى عَصَاهُ فَاِذَا هِيَ ثُعْبَانٌ مُب۪ينٌۚ (107)
Feelkâ ‘asâhu fe-iżâ hiye śu’bânun mubîn(un)
وَنَزَعَ يَدَهُ فَاِذَا هِيَ بَيْضَٓاءُ لِلنَّاظِر۪ينَ۟ (108)
Veneze’a yedehu fe-iżâ hiye beydâu linnâzirîn(e)
قَالَ الْمَلَاُ مِنْ قَوْمِ فِرْعَوْنَ اِنَّ هٰذَا لَسَاحِرٌ عَل۪يمٌۙ (109)
Kâle-lmeleu min kavmi fir’avne inne hâżâ lesâhirun ‘alîm(un)
يُر۪يدُ اَنْ يُخْرِجَكُمْ مِنْ اَرْضِكُمْۚ فَمَاذَا تَأْمُرُونَ (110)
Yurîdu en yuḣricekum min ardikum(s) femâżâ te/murûn(e)
قَالُٓوا اَرْجِهْ وَاَخَاهُ وَاَرْسِلْ فِي الْمَدَٓائِنِ حَاشِر۪ينَۙ (111)
Kâlû ercih veeḣâhu veersil fî-lmedâ-ini hâşirîn(e)
يَأْتُوكَ بِكُلِّ سَاحِرٍ عَل۪يمٍ (112)
Ye/tûke bikulli sâhirin ‘alîm(in)
وَجَٓاءَ السَّحَرَةُ فِرْعَوْنَ قَالُٓوا اِنَّ لَنَا لَاَجْرًا اِنْ كُنَّا نَحْنُ الْغَالِب۪ينَ (113)
Vecâe-sseharatu fir’avne kâlû inne lenâ leecran in kunnâ nahnu-lġâlibîn(e)
قَالَ نَعَمْ وَاِنَّكُمْ لَمِنَ الْمُقَرَّب۪ينَ (114)
Kâle ne’am ve-innekum lemine-lmukarrabîn(e)
قَالُوا يَا مُوسٰٓى اِمَّٓا اَنْ تُلْقِيَ وَاِمَّٓا اَنْ نَكُونَ نَحْنُ الْمُلْق۪ينَ (115)
Kâlû yâ mûsâ immâ en tulkiye ve-immâ en nekûne nahnu-lmulkîn(e)
قَالَ اَلْقُواۚ فَلَمَّٓا اَلْقَوْا سَحَرُٓوا اَعْيُنَ النَّاسِ وَاسْتَرْهَبُوهُمْ وَجَٓاؤُ۫ بِسِحْرٍ عَظ۪يمٍ (116)
Kâle elkû(s) felemmâ elkav seharû a’yune-nnâsi vesterhebûhum vecâû bisihrin ‘azîm(in)
وَاَوْحَيْنَٓا اِلٰى مُوسٰٓى اَنْ اَلْقِ عَصَاكَۚ فَاِذَا هِيَ تَلْقَفُ مَا يَأْفِكُونَۚ (117)
Veevhaynâ ilâ mûsâ en elki ‘asâk(e)(s) fe-iżâ hiye telkafu mâ ye/fikûn(e)
فَوَقَعَ الْحَقُّ وَبَطَلَ مَا كَانُوا يَعْمَلُونَۚ (118)
Feveka’a-lhakku vebetale mâ kânû ya’melûn(e)
فَغُلِبُوا هُنَالِكَ وَانْقَلَبُوا صَاغِر۪ينَۚ (119)
Feġulibû hunâlike venkalebû sâġirîn(e)
وَاُلْقِيَ السَّحَرَةُ سَاجِد۪ينَۚ (120)
Veulkiye-sseharatu sâcidîn(e)

sayfa 164 arapça Kuran Kerim sayfaları

Sayfa 163 MP3 İndir



Araf suresi 163. sayfa Meali - Diyanet


Araf Suresi

Bismillahir rahmanir rahim

(105)- Bana Allah'a karşı ancak gerçeği söylemek yaraşır. Size Rabbinizden bir mucize getirdim, İsrailoğullarını benimle beraber gönder" dedi.
(106)- Firavun: "Bir mucize getirdiysen ortaya koy bakalım, doğru sözlülerden isen bunu yaparsın" dedi.
(107)- Musa, asasını yere atar atmaz apaçık bir yılan (ejderha) oluverdi; elini çıkardı, bakanlar bembeyaz olduğunu gördüler.
(108)- Musa, asasını yere atar atmaz apaçık bir yılan (ejderha) oluverdi; elini çıkardı, bakanlar bembeyaz olduğunu gördüler.
(109)- Firavun milletinin ileri gelenleri, "Doğrusu bu bilgin bir sihirbazdır, sizi memleketinizden çıkarmak istiyor" dediler. Firavun: "Ne buyurursunuz?" dedi.
(110)- Firavun milletinin ileri gelenleri, "Doğrusu bu bilgin bir sihirbazdır, sizi memleketinizden çıkarmak istiyor" dediler. Firavun: "Ne buyurursunuz?" dedi.
(111)- "Onu ve kardeşini eğle; şehirlere toplayıcılar gönder, bütün bilgin sihirbazları sana getirsinler" dediler.
(112)- "Onu ve kardeşini eğle; şehirlere toplayıcılar gönder, bütün bilgin sihirbazları sana getirsinler" dediler.
(113)- Sihirbazlar Firavun'a geldi, "Yenecek olursak bize şüphesiz bir mükafat var değil mi?" dediler.
(114)- Firavun, "Evet, yenerseniz gözdelerden olacaksınız" dedi.
(115)- Sihirbazlar: "Ey Musa! Marifetini ya sen ortaya koy veya biz koyalım" dediler.
(116)- Musa: "Siz koyun" dedi. Sihirbazlar marifetlerini ortaya koyunca insanların gözlerini sihirlediler ve onları ürküttüler, büyük bir sihir yaptılar.
(117)- Biz de Musa'ya, "Asanı koyuver" dedik, o da koydu; hemen onların uydurduklarını yutmaya başladı.
(118)- Hak tahakkuk etti, onların yaptıkları boşa gitti.
(119)- İşte orada yenildiler, küçük düştüler.
(120)- Sihirbazlar secdeye kapanıp, "Alemlerin Rabbine, Musa ve Harun'un Rabbine inandık" dediler.

Kur'an 163. sayfa türkçe Tefsiri:

Es-Sa'di İbn Kesir El-Kurtubi
İngilizce Endonezce Fransızca
Almanca Hausa İspanyolca

Kur'an Surelerini İndirin ve Dinleyin:

Al-Bakara Aal-i İmran An-Nisa
Al-Ma'ida Yusuf İbrahim
Al-Hicr Al-Kehf Meryem
Al-Hac Al-Kasas Al-Ankabut
As-Secde Ya-Sin Ad-Duhan
Al-Fetih Al-Hucurat Kaf
An-Necm Ar-Rahman Al-Vakıa
Al-Haşr Al-Mülk Al-Hakka
Al-İnşikak Al-A'la Al-Gaşiye

Friday, July 12, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler