Kur'an'ın 496. cüzü

Duhan suresi 496. sayfa okunuşu ve Meali

  1. 496. sayfa mp3
  2. 496. sayfa png
  3. Okuma sayfa

Kur'an-ı Kerim | Kuran Kerim sayfaları | 496. sayfa türkçe okunuşu ve Meali, ( ) (tamami) arapça Oku ve Diyanet, Dinle ve İndir: Kutsal Kur'an'a dal. Kur'an'ın 496. Sayfa Sayfa Kurani Kerimi Okumak için hazırlanmış bu sayfada.

496. sayfa türkçe okunuşu - arapça oku


Duhan Suresi

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ

وَاَنْ لَا تَعْلُوا عَلَى اللّٰهِۚ اِنّ۪ٓي اٰت۪يكُمْ بِسُلْطَانٍ مُب۪ينٍۚ (19)
Ve-en lâ ta’lû ‘ala(A)llâh(i)(s) innî âtîkum bisultânin mubîn(in)
وَاِنّ۪ي عُذْتُ بِرَبّ۪ي وَرَبِّكُمْ اَنْ تَرْجُمُونِۘ (20)
Ve-innî ‘użtu birabbî ve rabbikum en tercumûn(i)
وَاِنْ لَمْ تُؤْمِنُوا ل۪ي فَاعْتَزِلُونِ (21)
Ve-in lem tu/minû lî fa’tezilûn(i)
فَدَعَا رَبَّهُٓ اَنَّ هٰٓؤُ۬لَٓاءِ قَوْمٌ مُجْرِمُونَ (22)
Fede’â rabbehu enne hâulâ-ikavmun mucrimûn(e)
فَاَسْرِ بِعِبَاد۪ي لَيْلًا اِنَّكُمْ مُتَّبَعُونَۙ (23)
Fe-esri bi’ibâdî leylen innekum muttebe’ûn(e)
وَاتْرُكِ الْبَحْرَ رَهْوًاۜ اِنَّهُمْ جُنْدٌ مُغْرَقُونَ (24)
Vetruki-lbahra rahvâ(en)(s) innehum cundun muġrakûn(e)
كَمْ تَرَكُوا مِنْ جَنَّاتٍ وَعُيُونٍۙ (25)
Kem terakû min cennâtin ve ’uyûn(in)
وَزُرُوعٍ وَمَقَامٍ كَر۪يمٍۙ (26)
Ve zurû’in ve mekâmin kerîm(in)
وَنَعْمَةٍ كَانُوا ف۪يهَا فَاكِه۪ينَۙ (27)
Ve na’metin kânû fîhâ fâkihîn(e)
كَذٰلِكَ۠ وَاَوْرَثْنَاهَا قَوْمًا اٰخَر۪ينَ (28)
Keżâlik(e)(s) ve evraśnâhâ kavmen âḣarîn(e)
فَمَا بَكَتْ عَلَيْهِمُ السَّمَٓاءُ وَالْاَرْضُ وَمَا كَانُوا مُنْظَر۪ينَ۟ (29)
Femâ beket ‘aleyhimu-ssemâu vel-ardu vemâ kânû munzarîn(e)
وَلَقَدْ نَجَّيْنَا بَن۪ٓي اِسْرَٓاء۪يلَ مِنَ الْعَذَابِ الْمُه۪ينِۙ (30)
Ve lekad necceynâ benî isrâ-île mine-l’ażâbi-lmuhîn(i)
مِنْ فِرْعَوْنَۜ اِنَّهُ كَانَ عَالِيًا مِنَ الْمُسْرِف۪ينَ (31)
Min fir’avn(e)(c) innehu kâne ‘âliyen mine-lmusrifîn(e)
وَلَقَدِ اخْتَرْنَاهُمْ عَلٰى عِلْمٍ عَلَى الْعَالَم۪ينَۚ (32)
Ve lekadi-ḣternâhum ‘alâ ‘ilmin ‘alâ-l’âlemîn(e)
وَاٰتَيْنَاهُمْ مِنَ الْاٰيَاتِ مَا ف۪يهِ بَلٰٓؤٌا مُب۪ينٌ (33)
Ve âteynâhum mine-l-âyâti mâ fîhi belâun mubîn(un)
اِنَّ هٰٓؤُ۬لَٓاءِ لَيَقُولُونَۙ (34)
İnne hâulâ-i leyekûlûn(e)
اِنْ هِيَ اِلَّا مَوْتَتُنَا الْاُو۫لٰى وَمَا نَحْنُ بِمُنْشَر۪ينَ (35)
İn hiye illâ mevtetunâ-l-ûlâ vemâ nahnu bimunşerîn(e)
فَأْتُوا بِاٰبَٓائِنَٓا اِنْ كُنْتُمْ صَادِق۪ينَ (36)
Fe/tû bi-âbâ-inâ in kuntum sâdikîn(e)
اَهُمْ خَيْرٌ اَمْ قَوْمُ تُبَّعٍۙ وَالَّذ۪ينَ مِنْ قَبْلِهِمْۜ اَهْلَكْنَاهُمْۘ اِنَّهُمْ كَانُوا مُجْرِم۪ينَ (37)
Ehum ḣayrun em kavmu tubbe’in velleżîne min kablihim(c) ehleknâhum(s) innehum kânû mucrimîn(e)
وَمَا خَلَقْنَا السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضَ وَمَا بَيْنَهُمَا لَاعِب۪ينَ (38)
Vemâ ḣaleknâ-ssemâvâti vel-arda vemâ beynehumâ lâ’ibîn(e)
مَا خَلَقْنَاهُمَٓا اِلَّا بِالْحَقِّ وَلٰكِنَّ اَكْثَرَهُمْ لَا يَعْلَمُونَ (39)
Mâ ḣalaknâhumâ illâ bilhakki velâkinne ekśerahum lâ ya’lemûn(e)

sayfa 497 arapça Kuran Kerim sayfaları

Sayfa 496 MP3 İndir



Duhan suresi 496. sayfa Meali - Diyanet


Duhan Suresi

Bismillahir rahmanir rahim

(19)- "Allah'a karşı üstün gelmeye kalkışmayın; doğrusu ben size apaçık bir delil getirdim."
(20)- "Beni taşlamanızdan ötürü, benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a sığındım."
(21)- "Bana inanmazsanız, başımdan çekilin."
(22)- Bunlar, suçlu bir millet olduğu için, Rabbine yardım etmesi için yalvardı.
(23)- Allah da şöyle buyurdu: "Kullarımı geceleyin yola çıkar; şüphesiz takip olunacaksınız."
(24)- "Denizi sakin iken geride bırak, doğrusu onlar suda boğulacak bir ordudur."
(25)- Orada nice bahçeler, pınarlar, ekinler, güzel konaklar, eğlenip durdukları nimetler bırakmışlardı.
(26)- Orada nice bahçeler, pınarlar, ekinler, güzel konaklar, eğlenip durdukları nimetler bırakmışlardı.
(27)- Orada nice bahçeler, pınarlar, ekinler, güzel konaklar, eğlenip durdukları nimetler bırakmışlardı.
(28)- Bu böyledir; onları başka bir millete miras bıraktık.
(29)- Gök ve yer, onlar için gözyaşı dökmedi, onlar erteye bırakılmamışlardı.
(30)- And olsun ki, İsrailoğullarını, azgın bir zorba olan Firavun'un alçaltıcı azabından kurtardık.
(31)- And olsun ki, İsrailoğullarını, azgın bir zorba olan Firavun'un alçaltıcı azabından kurtardık.
(32)- And olsun ki, onların durumunu bilerek dünyaların üzerinde seçkin kıldık.
(33)- Onlara, her birinde açıkça bir imtihan bulunan, mucizeler verdik.
(34)- Doğrusu inkarcılar, "Ölum bir defadır, tekrar diriltilmeyeceğiz. Eğer doğru sözlü iseniz bize babalarımızı getirsenize" derler.
(35)- Doğrusu inkarcılar, "Ölum bir defadır, tekrar diriltilmeyeceğiz. Eğer doğru sözlü iseniz bize babalarımızı getirsenize" derler.
(36)- Doğrusu inkarcılar, "Ölum bir defadır, tekrar diriltilmeyeceğiz. Eğer doğru sözlü iseniz bize babalarımızı getirsenize" derler.
(37)- Bunlar mı daha üstün yoksa Tubba milleti ve onlardan öncekiler mi? Onları yok etmişizdir, çünkü onlar suçlu idiler.
(38)- Biz gökleri, yeri ve ikisinin arasında bulunanları oyun olsun diye yaratmadık.
(39)- Biz onları, ancak ve ancak gerektiği gibi yarattık, ama insanların çoğu bilmezler.

Kur'an 496. sayfa türkçe Tefsiri:

Es-Sa'di İbn Kesir El-Kurtubi
İngilizce Endonezce Fransızca
Almanca Hausa İspanyolca

Kur'an Surelerini İndirin ve Dinleyin:

Al-Bakara Aal-i İmran An-Nisa
Al-Ma'ida Yusuf İbrahim
Al-Hicr Al-Kehf Meryem
Al-Hac Al-Kasas Al-Ankabut
As-Secde Ya-Sin Ad-Duhan
Al-Fetih Al-Hucurat Kaf
An-Necm Ar-Rahman Al-Vakıa
Al-Haşr Al-Mülk Al-Hakka
Al-İnşikak Al-A'la Al-Gaşiye

Thursday, November 21, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler