Kur'an'ın 521. cüzü

Zariyat suresi 521. sayfa okunuşu ve Meali

  1. 521. sayfa mp3
  2. 521. sayfa png
  3. Okuma sayfa

Kur'an-ı Kerim | Kuran Kerim sayfaları | 521. sayfa türkçe okunuşu ve Meali, ( ) (tamami) arapça Oku ve Diyanet, Dinle ve İndir: Kutsal Kur'an'a dal. Kur'an'ın 521. Sayfa Sayfa Kurani Kerimi Okumak için hazırlanmış bu sayfada.

521. sayfa türkçe okunuşu - arapça oku


Zariyat Suresi

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ

قَالَ فَمَا خَطْبُكُمْ اَيُّهَا الْمُرْسَلُونَ (31)
Kâle femâ ḣatbukum eyyuhâ-lmurselûn(e)
قَالُٓوا اِنَّٓا اُرْسِلْنَٓا اِلٰى قَوْمٍ مُجْرِم۪ينَۙ (32)
Kâlû innâ ursilnâ ilâ kavmin mucrimîn(e)
لِنُرْسِلَ عَلَيْهِمْ حِجَارَةً مِنْ ط۪ينٍۙ (33)
Linursile ‘aleyhim hicâraten min tîn(in)
مُسَوَّمَةً عِنْدَ رَبِّكَ لِلْمُسْرِف۪ينَ (34)
Musevvemeten ‘inde rabbike lilmusrifîn(e)
فَاَخْرَجْنَا مَنْ كَانَ ف۪يهَا مِنَ الْمُؤْمِن۪ينَۚ (35)
Feaḣracnâ men kâne fîhâ mine-lmu/minîn(e)
فَمَا وَجَدْنَا ف۪يهَا غَيْرَ بَيْتٍ مِنَ الْمُسْلِم۪ينَۚ (36)
Femâ vecednâ fîhâ ġayra beytin mine-lmuslimîn(e)
وَتَرَكْنَا ف۪يهَٓا اٰيَةً لِلَّذ۪ينَ يَخَافُونَ الْعَذَابَ الْاَل۪يمَۜ (37)
Ve teraknâ fîhâ âyeten lilleżîne yeḣâfûne-l’ażâbe-l-elîm(e)
وَف۪ي مُوسٰٓى اِذْ اَرْسَلْنَاهُ اِلٰى فِرْعَوْنَ بِسُلْطَانٍ مُب۪ينٍ (38)
Vefî mûsâ iż ersenâhu ilâ fir’avne bisultânin mubîn(in)
فَتَوَلّٰى بِرُكْنِه۪ وَقَالَ سَاحِرٌ اَوْ مَجْنُونٌ (39)
Fetevellâ biruknihi ve kâle sâhirun ev mecnûn(un)
فَاَخَذْنَاهُ وَجُنُودَهُ فَنَبَذْنَاهُمْ فِي الْيَمِّ وَهُوَ مُل۪يمٌۜ (40)
Fe-eḣażnâhu ve cunûdehu fenebeżnâhum fî-lyemmi ve huve mulîm(un)
وَف۪ي عَادٍ اِذْ اَرْسَلْنَا عَلَيْهِمُ الرّ۪يحَ الْعَق۪يمَۚ (41)
Vefî ‘âdin iż erselnâ ‘aleyhimu-rrîha-l’akîm(e)
مَا تَذَرُ مِنْ شَيْءٍ اَتَتْ عَلَيْهِ اِلَّا جَعَلَتْهُ كَالرَّم۪يمِۜ (42)
Mâ teżeru min şey-in etet ‘aleyhi illâ ce’alet-hu ke-rramîm(i)
وَف۪ي ثَمُودَ اِذْ ق۪يلَ لَهُمْ تَمَتَّعُوا حَتّٰى ح۪ينٍ (43)
Vefî śemûde iż kîle lehum temette’û hattâ hîn(in)
فَعَتَوْا عَنْ اَمْرِ رَبِّهِمْ فَاَخَذَتْهُمُ الصَّاعِقَةُ وَهُمْ يَنْظُرُونَ (44)
Fe’atev ‘an emri rabbihim fe-eḣażet-humu-ssâ’ikatu vehum yenzurûn(e)
فَمَا اسْتَطَاعُوا مِنْ قِيَامٍ وَمَا كَانُوا مُنْتَصِر۪ينَۙ (45)
Femâ-stetâ’û min kiyâmin vemâ kânû muntasirîn(e)
وَقَوْمَ نُوحٍ مِنْ قَبْلُۜ اِنَّهُمْ كَانُوا قَوْمًا فَاسِق۪ينَ۟ (46)
Ve kavme nûhin min kabl(u)(s) innehum kânû kavmen fâsikîn(e)
وَالسَّمَٓاءَ بَنَيْنَاهَا بِاَيْدٍ وَاِنَّا لَمُوسِعُونَ (47)
Ve-ssemâe beneynâhâ bi-eydin ve-innâ lemûsi’ûn(e)
وَالْاَرْضَ فَرَشْنَاهَا فَنِعْمَ الْمَاهِدُونَ (48)
Vel-arda feraşnâhâ feni’me-lmâhidûn(e)
وَمِنْ كُلِّ شَيْءٍ خَلَقْنَا زَوْجَيْنِ لَعَلَّكُمْ تَذَكَّرُونَ (49)
Vemin kulli şey-in ḣalaknâ zevceyni le’allekum teżekkerûn(e)
فَفِرُّٓوا اِلَى اللّٰهِۜ اِنّ۪ي لَكُمْ مِنْهُ نَذ۪يرٌ مُب۪ينٌۚ (50)
Fefirrû ila(A)llâh(i)(s) innî lekum minhu neżîrun mubîn(un)
وَلَا تَجْعَلُوا مَعَ اللّٰهِ اِلٰهًا اٰخَرَۜ اِنّ۪ي لَكُمْ مِنْهُ نَذ۪يرٌ مُب۪ينٌ (51)
Velâ tec’alû me’a(A)llâhi ilâhen âḣar(a)(s) innî lekum minhu neżîrun mubîn(un)

sayfa 522 arapça Kuran Kerim sayfaları

Sayfa 521 MP3 İndir



Zariyat suresi 521. sayfa Meali - Diyanet


Zariyat Suresi

Bismillahir rahmanir rahim

(31)- İbrahim: "Ey Elçiler! Göreviniz nedir?" dedi.
(32)- Elçiler: "Suçlu bir milletin üzerine, Rabbinin katından işaretli olarak, aşırı gidenlere mahsus sert taşlar göndermekle görevlendirildik" dediler.
(33)- Elçiler: "Suçlu bir milletin üzerine, Rabbinin katından işaretli olarak, aşırı gidenlere mahsus sert taşlar göndermekle görevlendirildik" dediler.
(34)- Elçiler: "Suçlu bir milletin üzerine, Rabbinin katından işaretli olarak, aşırı gidenlere mahsus sert taşlar göndermekle görevlendirildik" dediler.
(35)- Bunun üzerine, suçlu milletin arasında bulunan müminleri çıkardık.
(36)- Zaten orada, kendini Allah'a vermiş sadece bir tek ev halkı bulduk.
(37)- Can yakıcı azabdan korkanlar için, o beldede bir işaret, bir kalıntı bıraktık.
(38)- Musa'nın başından geçenlerde de ibret vardır: Onu apaçık delille Firavun'a gönderdik.
(39)- Firavun, erkaniyle birlikte hakdan yüz çevirdi; "sihirbazdır veya delidir" dedi.
(40)- Sonunda onu ve ordularını yakalayıp denize attık. O, kınanmayı haketmişti.
(41)- Ad milletinin başından geçende de ibret vardır: Onların üzerine, uğradığı her şeyi bırakmayıp toza çeviren kuru bir rüzgar gönderdik.
(42)- Ad milletinin başından geçende de ibret vardır: Onların üzerine, uğradığı her şeyi bırakmayıp toza çeviren kuru bir rüzgar gönderdik.
(43)- Semud milletinin başına gelende de ibret vardır: Onlara, "Bir süreye kadar zevklenin" denmişti.
(44)- Onlar Rablerinin buyruğundan çıkmışlardı; bunun üzerine kendilerini gözleri göre göre yıldırım çarptı.
(45)- Ayağa kalkacak güçleri kalmadı, yardım da görmediler.
(46)- Daha önce de Nuh milletini cezalandırmıştık. Çünkü onlar da yoldan çıkmış bir milletti.
(47)- Göğü, gücümüzle Biz kurduk; şüphesiz biz onu genişleticiyiz.
(48)- Yeryüzünü biz yayıp döşedik: Ne güzel döşeyiciyiz!
(49)- İbret alasınız diye her şeyi çift çift yaratmışızdır.
(50)- De ki: "Öyleyse Allah'a koşusun; doğrusu ben sizi O'nun azabı ile açıkça uyaranım."
(51)- "Allah'ın yanında başkasını tanrı kılmayın; doğrusu ben sizi O'nun azabı ile açıkça uyaranım."

Kur'an 521. sayfa türkçe Tefsiri:

Es-Sa'di İbn Kesir El-Kurtubi
İngilizce Endonezce Fransızca
Almanca Hausa İspanyolca

Kur'an Surelerini İndirin ve Dinleyin:

Al-Bakara Aal-i İmran An-Nisa
Al-Ma'ida Yusuf İbrahim
Al-Hicr Al-Kehf Meryem
Al-Hac Al-Kasas Al-Ankabut
As-Secde Ya-Sin Ad-Duhan
Al-Fetih Al-Hucurat Kaf
An-Necm Ar-Rahman Al-Vakıa
Al-Haşr Al-Mülk Al-Hakka
Al-İnşikak Al-A'la Al-Gaşiye

Friday, July 12, 2024

Bizim için dua et, teşekkürler